Diğer bölüm bildirimi çoğunuza gitmemiş o yüzden onu okumadıysanız önce diğer bölümü okuyun <3
Geç kaldığım kafeye koşa koşa girip Ashton'ın yokluğumu fark etmemesi için dua etmeye başlamışken kapıda beni karşılayan Ashton'a görünmeden içeri girmeye çalışma çabalarım boşa çıkmıştı "Kendini saklamaya çalışırken mal gibi görünüyorsun."
"Merhaba Ashton, sormadan önce söyleyeyim hastaneden geliyorum."
Gece tutan alerjim yüzünden doğru düzgün uyuyamamış ve sabahın köründe hastaneye gitmiştim.
Kavuna alerjim vardı ama evde bulduğum kavunu görünce kendime hakim olamayıp yemiştim. Sonuç bacaklarım ve kollarım kabarmıştı. Salaklığım yüzünden şu an iğrenç görünüyordum.
"Haberim var o yüzden kızmıyorum. Kötüysen çalışmayabilirsin." başımı iki yana sallayıp iyi olduğumu mırıldanıp içeri girerken fazla dolu olmadığını görüp rahatlamıştım.
Bugün hava çok güzeldi ve insanlar bunu denize girerek değerlendiriyorlardı.
Sanırım babamdan çocuklar ve kendim için bir haftalık tatil rica etsem beni kırmazdı.
Michael barından bana el sallarken ona aynı şekilde karşılık verip mutfağa girdiğimde Luke ve Calum ile karşılaşmıştım.
Calum'a hastanedeyken mesaj atıp geç kalacağımı söylediğimde haliyle nedenini sormuş ve endişelenmişti. Ona kavunla girdiğim savaşı kavunun kazandığını söylediğimde de yanıma geleceğini söylemiş ben de önemli bir şey olmadığını söyleyip attığı mesajları açmamıştım.
Bu yüzden şu an birazcık sinirli gözüküyor olabilirdi ama kollarımın halini görünce bana kıyamazdı.
"Merhaba Prenses Hemmings ve Çirkin Ördek Yavrusu Hood." çantama asılıp yüzlerine gülümseyerek bakıyorken Luke bize malzeme verdiği için sinirli sinirli duruyor Calum ise sert gözükmeye çalışmasına rağmen alttan alttan gülüyordu.
"Sen neden hastanedeydin bakalım Chanel Oberlin?" Luke bana soru sormaktan kendini alıkoyamazken Calum'a bakıp sinsice sırıttım.
"Kavunla girdiğim savaşı kaybettim." kollarımı onlara doğru uzatıp biraz olsun aydınlanmalarını sağlarken Calum'un birden bana sarılması üzerine şaşırmıştım.
"Beni korkuttun."
"Sadece yememem gerekirken kavun yediğim için her yerim kabardı. Bu neredeyse hep olur. Lanet olasıca kavunu çok severim ama o beni sevmiyor."
"Yeme o zaman?" Luke olaya mükemmel mantığıyla dahil olurken yüzümü buruşturmuştum.
Bu çocuğun bu kadar mantıklı olması sinirimi bozuyordu.
"Canın acıyor mu?"
"Calum seni yerim." söylediğimle yüzü gülerken Luke sipariş bırakmaya gideceğini söyleyip mutfaktan çıkmıştı.
"Ciddiyim Gloria, canın acıyor mu?" elleri kabarmış kollarımı okşarken başımı iki yana salladım. Doktor birkaç krem vermişti ve onları sürünce kaşıntıları geçmişti.
Büyük bir merakla kollarımı inceleyen Calum gözüme o kadar tatlı görünüyordu ki birden çenesini kaldırıp onu öpmüştüm.
Sıcacık havada bile vücudumu titretmeyi nasıl başardığını hala çözememiştim.
"Tadın Brendon gibi." Calum dudağını ısırmış yüzüme bakarken ondan uzaklaşıp deli gibi gülmeye başlamıştım. Umarım bana o gün öyle dediğinde ne hissettiğimi anlayabilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sassy || Hood
Fanfic"Bu Calum, büyük ihtimal aramızdan en az onu seveceksin." Ashton bana bunları söylediğinde fazlaca yanılıyordu aslında. Çünkü ben zaman geçtikçe aralarından en çok onu sevdiğimi fark etmiştim. #calumhood 1 | 04.08.20 , 31.10.20 #lukehemmings 1 | 05...