DELICATE | Vhyun ✓

19

Priscilla Ahn-Dream (Selena Gomez Cover)

❄

19

Tozlu Sandık

"Yugyeom meyve tabağıma sende ki çilekleri koymayı kes artık !" Chaeyoung kaşlarını çatarak Yugyeom'a bakarken hiç dokunmadığım meyve tabağıma baktım.

Bunu ben önermiştim aslında ama şuanlık canım bir şey yemek istememişti.Jeongyeon yaptığı yeni poğaçalardan getirmek istediğinde hemen atılıp meyve tabağının daha iyi gideceğini söylemiştim.O poğaçalardan tekrar yemeye hiç niyetim yoktu tabii ki.Yine de Chaeyoung bir tane istemişti poğaçalardan ya çok kibardı ya da kötü bir ağız tadı vardı.

"Çilek sevdiğin için sana koyuyorum Chaeyoungie ayrıca çileğin mevsimi daha gelmedi ki bunlar hormonlu mudur acaba ?" Dahyun babasından çatı katı anahtarını almaya gittiği için bu şapşallarla kalakalmıştım.

"Gyeomie bunu neden bu kadar umursar oldun ? Çilek işte dışarıdan aldığımız her şeyde bir katkı maddesi var zaten." Diyerek omuz silkti Chaeyoung sonra durup ona döndü.

"Ama aslında haklısın bu çilekler arasında tatsız olanlar da var." Dedi ve Dahyun içeri girdi.Güneş görmüş çiçek gibi açmıştım.Birden canlandım.

"Hey geri döndüm.Anahtarı aldım ama babam çatı katında güzel ve uygun kıyafet bulabilmemiz konusunda umutlanmamamız gerektiğini söyledi." Dedi dudaklarını birbirine bastırarak.

"Pekâla o zaman şöyle yapalım..." diyerek söze girdiğimde herkesin bakışları bana döndü.Az zamanımız olduğu için öneride bulunacaktım ve bunun ucunda Dahyun ile baş başa kalmak olduğu için hiç çekinmemiştim.Evet biraz çıkarcı olmak gerekiyordu...

"Chaeyoung kıyafet konusunda güzel seçimler yapabilir zaten görevi de buydu.Yugyeom ile birlikte alışverişe çıkıp kıyafetleri ayarlarsalar vakit kazanırız.Dahyun ile ben de burada ki kıyafetlere bakar işe yarayanları alır sizi de bilgilendiririz." Dediğimde Dahyun ellerini çırptı.

"Çok iyi bir fikir !" Dedi neşeyle.Eskisi gibi kahverengi olan saçlarını dikkatsizce bileğindeki tokayla dağınık bir topuz yaparken o sıra Chayoung ve Yugyeom çoktan çekip gitmişti.Ben Dahyun'a öylece bakarken Dahyun üst tavana yetişmek için küçük tahta tabureyi koyup üstüne birden çıkmasıyla hemen eğilip tabureyi sıkıca tuttum.

"Endişelenme bu tabure babam kadar sapasağlam hiçbir şey olmaz." Diyerek gülümsedi.Sırıttım ben de.

Tavanda ki bölmenin kilidine anahtarı takıp açtı hafifçe çektikten sonra tabureden inip yarıda kalan merdiven tamamen aşağı kadar inmiş oldu.

"Yukarıda bolca örümcek ağları var eminim, benimle bu tehlikeli yola girmeye var mısın ?" Dedi elini uzattığında gülerek sol elimle elini tutup sağ elimde hazır ettiğim fenerimin ışığını yakıp yakıp söndürdüm.

"Hazırım !" Kıkırdayarak elimi daha sıkı tuttuğunda yaklaşıp burnundan öptüm.

"Önden ben gideyim güzel yüzünüze örümcek ağı yapışmamalı Dubu hanım." Dediğimde gülümsemesi hiç solmadan genişledi.Neşeli kıkırtısı en sevdiğim şarkılara bin basardı.