[𝚃𝚊𝚖𝚊𝚖𝚕𝚊𝚗𝚍ı]
Büyülü topraklarda yetişen özel bir çiçek ilk açtığında parlar ve etrafa ömrü boyunca yayacağı kokunun ilk seferini serbest bırakır. Büyüleyicidir...
Bu büyülü çiçek ezildiğinde ise acısını belli eden bir koku yayar ve gittikçe...
Regulus gözlerini açtığında derse sadece 15 dakika vardı. Dehşetle doğrulurken belindeki kolu yavaşça çekip yanındaki bedene baktı. Severus yüzünde huzurlu bir ifadeyle uyuyordu ve muhtemelen içkinin de etkisiyle oldukça derin bir uykudaydı.
Regulus ona gülümsedi. Yalnız, üzgün ya da arada arada kalmış hissettiğinde Severus hep yanında olurdu. Kendi abisinden daha çok abilik etmiş, Regulus'u her daim koruyup kollamıştı. Regulus onu yıllarca abi olarak görmüştü ama son bir, bir buçuk yılda duyguları değişmişti.
Belki de ona duyduğu hayranlık ve bağlılığı yanlış yorumlamış, hissettiği şeyleri hoşlantı ya da aşkla karıştırmıştı. Severus'u hala seviyordu ama eskisi gibi olmadığını bütün hücrelerinde hissediyordu. Severus'a duyduğu hisler oldukça saf ve masumdu.
Yani gerçek bir aşkta, eninde sonunda tutku olurdu. Aşık olduğunuz kişiyi arzulardınız. Ama Regulus, Severus'la sevişmeyi hiç düşünmemişti. Öpmek istemişti ama daha ilerisini hiç hayal bile etmemişti. Severus'tan önce hoşlandığı ya da aşık olduğunu düşündüğü kişileri arzuladığı olmuştu.
Şimdi her şey daha kolaydı. Severus'la araları eskisinden de iyiydi, şu sıralar onun aklı biraz havada olsa da, her şey iyiydi. Onu abisi gibi görüyor, her geçen gün çocuksu hoşlantısı daha da azalıyordu. Bunda Peter'ın etkisi çok büyüktü tabii. Özellikle Severus ve James'in ilişkisini öğrenişinden sonra depresyona girmemesinin tek sebebi oydu. Bilirsiniz, o sıralar hala Severus'a aşıktı. Ve onları öpüşürken görmek de hiç iyi gelmiyordu.
Aklına Peter gelirken yataktan çıktı ve güldü. Aralarında bir yaş olsa da Peter bazen aşırı çocuklaşıyordu. Sürekli saçmalıyor, yemek yemediğinde çığırından çıkıyordu. Ve Regulus ne zaman ona yaklaşmaya kalksa anında kızarıp saçma saçma konuşuyor ya da kaçıyordu. Regulus onu özlediğini hissetti, halbuki daha dün görmüştü.
Yüzünde buruk bir gülümseme olurken derin bir nefes aldı. Peter'a her şeyi anlatmak istiyordu. Ailesini, Ölüm Yiyenlik meslesini ama çekiniyordu. Genç adamın ne tepki vereceğini hiç kestiremiyordu. Regulus'tan soğur muydu? Korkar mıydı? Küçük görür müydü? Yoksa yanında olup destekler miydi?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Regulus onun yakında öğreneceğini biliyordu. Severus en kısa sürede bu konuyu Sirius'la konuşurdu ve o da arkadaşlarına anlatırdı. Derin bir nefes alıp Severus'u dürttü.
"Severus. Severus." Uyanmayacağını anladığında hızlı hızlı dürttü. "Sev uyan! Bak, KSKS dersine geç kalacaksın."
Sonra ümitsizce saate baktı. Kendisi de Biçim Değiştirme'ye geç kalacaktı. Aklına McGonagall'ın tepkisi gelirken yutkundu. Neyse ki Severus tam o an uyanmıştı. "Ne?"
