A Girl From Other Planet •Taelice

16.Bölüm

Uzun bir bölüm!
Umarım beğenirsiniz :)

"Seninle sonsuza kadar öpüşebilirim."

"Ben de Taetae."

"Taetae hadi kalk."

"Ama daha öpüşecektik."

"Ne diyorsun, anlamıyorum."

Gözümü açınca şaşkınlıkla bana bakan Lalisa'yı fark ettim. Anaskm rüyamı ifşa ettim!

"Rüyanda öpüştüğümüzü mü gördün sen?" Diye imalı imalı konuşunca "Yoo ne alaka?" Dedim. Gülmeye başladığında sert bakışlarımı yolladım. Ağzını fermuar yapıp sustu. Güzel!

"Sen beni neden uyandırmıştın?" Diye sordum tişörtümü çıkarırken.

Arkam dönüktü ve o benim sırtımı görüyordu. "J-Jungkook" diyebildi sadece. Çok çekici bir erkek olduğumu biliyorum. Sonuçta abiniz star bebeyim!
(Aklıma ilk bölüm geldi shjsj)

"Evet, Jungkook?" Diyerek önüme döndüm. Amacım onu daha da zorlamaktı. Çünkü şerefsizlik budur.

Bakışlarını yere indirip "Seni bekliyor." Dedi.

"Neden ki?"

"Bilmiyorum." Diyip odada çıktı. Ben de üstümü giyinip salona geçtim. Jungkook telefonla konuşuyordu.

-Tamam geleceğiz baba.

Telefonu kapatınca bana döndü. "Hyung kırmızı alarm!"

"Düşündüğüm şeyi söyleme!"

"Aile yemeği"
"Aile yemeği"

Diyerek aynı anda bağırarak salonda bir ileri bir geri yürümeye başladık. Aile yemekleri çok gergin olur. Okuldaki başarımız, kız arkadaş, hedefler, şirket falan konuşulur. Kısacası sorguya çekiliriz. Yani bu bir kabus!

"Zaten babamın erken gitmesinden belliydi bunun olacağı." Dedim tırnaklarımı kemirirken.

"Ve daha büyük bir sorunumuz var."

Jungkook durduğunda ben de durup işaret parmağımı ona uzattım. "Hayır hayır söyleme! Hazır değilim!"

"O da gelecek." Parmağını uzattığı kişiye baktım. Tabiki Lalisa'ydı.

O şaşkın şaşkın bize bakıyor, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Koltuğa oturup başımı iki elimin arasına aldım. "İşte şimdi sıçtık! Feci sıçtık!"

Lalisa daha fazla sessiz kalamayıp bağırmaya başladı. "Biri sakin olup bana ne olduğunu anlatabilir mi?"

Jungkook bir köşesine sindiği koltuktan kalkıp Lalisa'nın yanına gitti. "Aile yemekleri bir kabustur." Diyerek ses tonunu sanki dedektiflik filmindeymiş gibi gizemli  çıkarıyordu.

"12 ayın birinde aile yemeğimiz olur. Bu aile yemeği okulumuzun tatile gireceği zamanlara denk getirilir ki başarımız, hedeflerimiz konuşulsun."

İkimizi işaret ederek aynı ses tonuyla konuşmaya devam etti.
"Ama bunun yanı sıra asıl zor sorular vardır. 'Mesela kız arkadaşın var mı?'
'Okul bitince evlilik düşünüyor musun?' Gibi." 

"Neden bu kadar gerildiğinizi anlamadım."

"ÇÜNKÜ SEN DE GELİYORSUN VE SANA DA BİR SÜRÜ SORU SORACAKLAR!"

Ayağa kalkıp "Bağırma lan kıza!" Dedim Jungkook'a.

"Hyung konumuz bu mu şuan? Gerginlikten ses tonumu mu kontrol edebiliyorum?"