"Sevgilim olur musun?"
Karşımdaki uzun siyah saçlı, çekik gözlü kızın gözlerine diktim gözlerimi.
Lalisa'yla uzaktan yakından alakası yoktu. Bu yüzden onu unutmamda bana yardımcı olabilecek en iyi kişi Irene'di.
"Taehyung? Sen iyi misin?"
Saçımı düzeltmek için elimi saçıma götürmüştüm ki terlediğimi fark ettim.
"Huh? Evet, ben iyiyim. Sen nasılsın?"
Bardaki yüksek sesten dolayı bağırarak konuşuyordum. Ya da gerginliğimden ve biraz da kafamın güzel olmasından dolayı.
Elini alnıma götürüp konuştu. "Yanıyorsun Taehyung. Gidelim buradan. Sen iyi değilsin."
Elimi tutup beni dışarı sürükledi.
"Kabul ettin mi? Olacak mısın sevgilim?"
Kafasını bana çevirip gözlerime baktı.
Tipimin nasıl gözüktüğünü tahmin edebiliyorum. Saçlarım terli ve dağılmış, gözlerim kırmızı.
Diğerleri gittikten sonra 2 saat daha barda kalmıştım. Irene barın sahibinin kız kardeşiydi. Bugün abisinin doğum gününü kutlamak için buraya gelmişti ve doğum günü bittiğinden beri benimle. Çünkü berbat bir haldeyim.
Irene Wendy ve Yerim'in arkadaşı. Biz bu bara geldiğimiz zamanlar bir iki muhabbetimiz olmuştu.
"Sen kendinde değilsin."
Cevap verip önüne döndü ve boş sokakta arabama doğru beni sürüklemeye devam etti.
"Hiç bu kadar kendimde olmamıştım." dedim sırıtarak.
Sonra beni sürüklemeyi bıraktı ve bana dönüp bir süre yüzüme baktı.
"Sevgilim olmanı istiyorum." Dedim fısıldayarak.
Yüzünü yaklaştırdığında ben de yakınlaştım.
Dudaklarımızın buluşacağı anda bir ağlama sesi duydum.
Zihnimin derinliklerinden gelen bir ağlama sesi.
Bir kız hıçkırarak ağlıyordu ve o, Lalisa'ydı.
Gözlerimi açıp hemen geri çekildim. "B-ben üzgünüm.." diyip bir iki adım uzaklaştım.
"Önce sevgilim olur musun diyorsun sonra seni tam öpeceğim sırada geri çekiliyorsun. Anlamıyorum cidden!"
Bir şey söylemek için ağzımı açtığım anda "Aish boşversene" diyip yürümeye başladı.
O gittiğinde boş sokakta tek başıma kaldım.
Yine yalnız
Karanlık
ve sessiz.
Yere çöküp başımı iki elim arasına aldım. Gitmiyordu sesler. Ağlama sesleri zihnimden gitmiyordu.
"Yeter. Lütfen sus artık.." dedim güçsüz bir sesle. O kadar güçsüzdüm ki şuan yere yığılabilirdim.
"Yalvarıyorum sana... ağlama lütfen."
Sesimi ben bile zor duymuştum. Konuşmak zor geliyordu. Boğazımdaki yumru konuşmama hatta yutkunmama engel oluyordu.
Onun göz yaşları alev gibi içimi yakarken kendimden nefret ettim.
Ağlamasına engel olmam gerekiyordu.
Ben bunu nasıl yapacağımı biliyordum.
Titrek bir nefes verip gözlerimi yumdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Girl From Other Planet •Taelice
Fiksi Penggemar"Yani sen uzaylı olduğunu mu söylüyorsun?" Çapkın Kim Taehyung ve başka bir gezegenden gelen Lalisa Manoban'ın hikayesi... Taelice #1 (17/07/2020)