11 BÖLÜM

42 10 57
                                    

Bölümü okumadan önce size bir duyurum var, aklıma gelen ve uzun zamandır yapmayı düşündüğüm bir şey var. On ikinci bölümü daha geç yayınlayacağım çünkü daha uzun bir bölüm olmasını istiyorum ve bundan dolayı da bana biraz zaman gerekiyor. Eğer Bizim Hikayemiz'i okuyorsanız oradaki bölümler aksatmamaya çalışacağım çünkü bölümler daha kısa ve 73 gibi daha ağır değil. Aynı şekilde diğer bölümlerde de böyle devam ettirmeyi düşünüyorum umarım verdiğim sözü tutabilirim. Çünkü dayanamayıp erken de yayınlayabilirim, bilmiyorum yani ruh halime bağlı.


Kimi insanın yüreği karanlık, kimininki aydınlıktır. Geceyle, gündüz gibi! Dünyanın kötülerle dolu olduğunu düşünüp küsme, herkesin iyi olduğunu düşünüp hayal kırıklığına uğrama! Kendini koru kızım, insanlara karşı kendini koru!

SerenadZülfü Livaneli

Özüm çantasına alıp evden çıkarken son bir kez evden çıkacağına dair bağırırken bodrum katından gelen onaylama seslerinden emin olunca evden çıktı.

Servisin gelemesine daha beş dakika vardı ve bu beş dakikada ne yapacağını bilmiyordu.

Telefonunu çıkarıp rasgele bir şarkı açtı, şarkıya eşlik ederken bir yandan da servisin gelmesini bir yandan istemiyordu.

Derslerden birinde sunum yapacaktı fakat heyecandan cümleleri karıştıracak diye enidişe duyuyordu.

Şarkının melodisi kulaklarını büyülerken ders konusunu unutmayı çalıştı, biraz daha düşünürse kafayı yiyecekti.

Kaybettiğimiz şeylere kızdım

Kızdım sokaklarca

Seninle farklı cehennemlerde olsam da

Aynı

Ruhum hep aynı sokaklarda

(Aynı)

Etrafına baktığında hâlâ servisin geldiğini görmedi.

"Abi, nerede kaldı bu servis?" diye sordu kendi kendine.

Cevabını almayacağını bile bile kendine soruyordu. Aradan birkaç dakika geçtikten sonra servisi görmesiyle birlikte kalp atışları hızlandı, servis önünde durunca sertçe yutkundu.

Servis kapısının açılışını izlerken bir yandan da kulaklarını çıkartıp telefonla çalan şarkıyı kapatmaya çalışıyordu.

"Yine dondu, lanet telefon!" diye söyledi ve servise bindi.

Gözleri ile Sedef'i ararken sonunda bulunca küçük bir gülümseme oluşurken servistekilerin alayla gülümsemelerini fark etti ve gülümsemesi soldu.

Bir şey demeyerek Sedef'in yanına otururken Sedef'in soruları ile şaşkınlığını gizleyemedi.

"Kanka, ne oldu hemen anlat! Orta'ya gittiğinde çocuk dans ne dedi, numaralarınızı verdiniz mi?" diye art arda sorular sorarken Özüm sıkıntıyla boynunu kütletti.

"Özüm, şöyle şeyler yapma kaç defa dedim sana zararlı diye." diye söylendi Sedef.

"Tamam kızım, her şeyi anlatacağım. Merak ettiğin için değil seni susup ders çalışmak için." dediğinde Sedef üzgün bir şekilde baktı.

"Kalbimi kırdın ama neyse."

*****

Özüm derin derin nefes alıp verirken bir yandan da aklındaki cümleleri odaklanıp  tekrar ediyordu.

73Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin