Gözlerimi açtığımda pek bir şey değişmemişti çünkü her yer yine karanlıktı. Gözlerimi ovuşturmak için kollarımı kaldırmaya çalıştım ama bu pek mümkün olmadı çünkü benim ellerim bağlı neredeyim ben ve ne ara buraya geldim. Gözlerimi kapatıp biraz düşündüm en son ah doğru ya o çocuk ve ağzıma kapatılan bez ben yani ben KAÇIRILDIM.
Yerimde doğrulmaya çalıştım ama ayaklarım bağlı olduğu için buda mümkün olmadı. Ağzımda bağlıydı ne oluyoruz ve buna yapan kim ama bir elime geçsin onun ben herneyse bağırmaya çalıştım sövüyordum ama ağzım bağlı olduğu için bu daha çok uğultu gibi çıkıyordu. Bir anda bir erkek kahkahası duydum gözlerimi etraf netleşsin diye kapatıp açtım iki tane erkek bedeni gördüm. Ban biraz daha yaklaşınca öndeki kişiyi görmemle hem sinir bütün hücrelerimi kapladı hemde kahkaha atasım geldi zevkle
"Sümsük Miran" dedim arkasındaki kişiyi tam seçemedim
"Göddaşın da var demek" dedim tekrardan sonunda bizim mirancık konuşabildi
"Ah asya ah çok cesursun ama seninki biraz aptallığa kaçıyor" dedi aptal olsam bundan sanane diye bağırasım geldi ama bağırmadım.
"En azından cesur gibi görünen bir aptal olabiliyorum ama sen daha onu bile olamıyorsun be Miran" dedim sonda dudak büzerek ağzımdaki bezi açtığı için gayet rahat konuşabiliyordum. Tekrar arkasında ki kişiye baktım ama yine tanıyamadım çünkü yüzü belli olmuyordu karanlıktan
"Kimi ayarttın" dedim kafamı yana eğerek
"Öğrenince bence çok şaşırıcaksın delikanlı kız" dedi arkasında ki biraz daha yaklaştı kim olduğunu anlayınca hem şaşırdım hemde meraklandım sen ne alakasın
"Selim" dedim bir sen eksiktin
"Beni tanımana şaşırdım ben beni tanımazsın diye düşünüyordum" dedi
"Sen ne alakasın" dedim merakla
"Aynen ben ne alakayım demi ebn kimim ki zaten kullanıp bir kenara ailenle attığın bir eşya" dedi ne zırvalıyor bu konuşmama izin vermeden devam etti
"Aileniz söz tutma konusunda hiç iyi değil" dedi te Allahım bende mi sıkıntı
"Anlamıyorum açık konuş selim" dedim gözlerimi kısarak benim sorumu es geçip saçmalamaya devam etti
"Keşke bende zorlasaydım seni toprak gibi belki şuan onu değil beni seviyor olurdun" dedi ne zorlaması beynim nerdesin artık bir devreye gir düşünmem gerek çünkü benim
"Ne zorlaması ne saçmalıyorsun sen" dedim tekrardan miransa kenara geçmiş sessizce bizi izliyordu.
"Senin ailen benim aileme bir söz verdi ama nerde söz tutan kimse yok" sikicem sözünü ama he konuşmamamı fırsat bilip devam etti
"Biz senle beşik kertmesiyiz asya" dedi hay ebn sizin bir bu eksikti başımda umursamaz bir tavırla
"Ee bundan banane sadete gel" dedim dümdüz
"Amaçlar aynı yere varıyor diyelim bizim ortaklığa" diye sessizliğini bozdu Miran"Amacınız ne anlamıyorum ama olucak belli yeriniz toprağın altı hoş özellikle seni Miran toprak kabul eder mi bilemedim" dedim sonda dudak büzerek Miran sinirlenmeye başladı ever amacına ulaştım
"Senin yerinde olsam o çeneni kapatırım yoksa" dedi Miran sümsüğü
"Yoksa" dedim kaşlarımı kaldırarak Miran bir anda arkama geçti ve saçımı çekti
"Yoksa canın acır belki de toprakla yaşamadığın şeyleri benle yaşarsın" dedi kulağıma doğru tam ağzımı açmıştım ki selim
"Miran böyle anlaşmamıştık" dedi onun lafını es geçip hala arkamda olan Miran'a
"Pislik şerefsizin önde gidenisin sen toprağın değil tırnağı hiç bir şeyi bile olamazsın Miran Atahan" dedim dişlerimin arasından saçımı biraz daha çekti şerefsiz
"Bakıyorum da çok çabuk kabullenmişsin toprağı" dedi saçım hala acıyordu
"Saçımı bırak piç kurusu" dedim biraz daha çekti saçımı
"Miran anlaşmada bu yoktu" dedi selim ne anlaşması ben hiç bir şey anlamıyorum Miran onu boş verip
"Duyamadım asya Karaman pardon asya Karabey demem gerekiyordu değil mi?" dedi
"Evet Karabey diceksin ama ağzına hiç yakışmıyor aslında senin de kanında az da olsa var ama hiç bir özelliğini taşımıyorsun babaannenden olsa gerek" dedim sonda gülerek saçımı bir anda bırakınca
"Elinin" diye mırıldandım. Miran gülüp karşıma oturdu
"Şu şahane planınızı anlatsanıza bana" dedim dalga geçerek
"Gayet şahane bir plan" dedi ve devam etti
"Abilerin ve o pek sevgili kocanın seni bulabileceğini düşünüyorsun demi evet doğru düşünüyorsun" çok zekisin sen ya
"Şimdide diceksin peki selim ne alaka" gözüm bir kaç saniyeliğine selime kaydı
"Selim seni bende öcümü alacağım" dedi zevkle sırıtarak bir kahkaha patlattım
"Ne oldu yoksa toprak küçükken elinden oyuncağını mı aldı" dedim dudak büzerek
"Peki ya sen güya arkadaş dost bla bla demi eğer ki bu imkansız planınız başarılı olursa ne zannediyorsun seni seveceğimi mi ah selim beni hiç tanıyamamışsın" dedim kafamı olumsuz bir şekilde sallayarak selim sırıttı ve
"Beni sevmeni istemiyorum sevsen de sevmesen de bu işin sonunda herkes amacına ulaşacak" dedi içimden 'omocono oloşocak' demek gelsede demedim sadece gülmekle yetindim
"Eee biraz daha anlatın şu hayal gibi planınızı" dedim
"Öküzün" dedi Miran toprağa öküz dediğimi nerden biliyor sanki içimi okumuş gibi
"Telefonunu karıştırdık sadece" dedi pişkin pişkin
"Size sözüm olsun özellikle Miran sümsüğü ikinizin ölümü bizzat benim ellerimden olucak".....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorunlu Aşk
General FictionBu onların hikayesidi bir o kadar masum bir o kadarda acılıydı her ikisininde hikayesi başka bir acı içeriyordu asya acılarıyla güçlendi toprak ise yaşadıkları ile, kalbi bir taştan farksızdı bir o kadar da yumuşakdı... //\\ //\\ //\\ //\\ //\\...