"Ne yaptınız dün gece bakalım" sabah dışarda yaptığımız kahvaltıdan sonra eve gelmiştik dün gece çok güzeldi toprağı sevdiğimi bir kez daha anlamıştım çok da eğlenmiştik. Tabi gecenin bir yarısı canımın çikolata çekmesi ve toprağın o saatte bana puding yapması da bu eğlenceden biriydi sadece toprağın imtihanı aklıma gelince hafifçe bir gülümseme geçti yüzümden
"Oo bu daldı gitti baksana" yengemin lafı ile sanki bir rüyadan uyanmış gibi kafamı kaldırdım
"He anlamadım" dedim kaşlarımı çatarak
"Boşver anlama devam et sen hayal kurmaya" birşey demeyip telefonu elime aldım evde canım çok sıkılmıştı ne yapsam diye düşünüyordum göbeğim de sağ olsun her işi yapmam için pek bir faydası dokunuyor.
"Ev Kübra olmadan pek sıkıcı ya" diye yakındı yengem gerçekten de öyleydi kübranın değerini şimdi anladık.
"Evet ya napsak" diye ikimiz de düşünmeye başladık
"Dışarı mı çıksak acaba akşam hep beraber abinler de gitmeden" yengemin fikrini biraz düşündüm bence güzel fikirdi
"Önce yemek yeriz ordan da tatlı yemeye" ikimizin de gözleri parlayınca telefonu elime aldığım gibi kübrayı aradım"Alo yeni gelin"
"Yenge"
"Ben mi uyandırdım" bir yandan da yengem ile pis pis sırıtıyorduk.
"Yok yenge kahvaltı hazırlıyorduk" arkadan 'Kübra nereye kayboldun'
Sesini duyunca
"Neyse neyse ben seni tutmayayım bu akşam yemek yemeğe çıkacağız yeri akşam mesaj atarım ona göre kendinizi ayarlayın"
"Tamam yenge akşam haberleşiriz"
"Abime selam söyle"
"Tamam söylerim"***********************
"Toprak hadi da bebişlerim tatlı istiyor" iki saattir Mustafa abi ve toprağı ikna etmeye çalışıyorduk elinde sonunda bizim istediğimiz olucak ama biraz uğraşıcağız
"Kim gelicek" Mustafa abinin sorusu üzerine ona döndüm
"Biz baran gelir Derya gelir arda abimler birde Aras abimler"
"İsmimi duydum orda" merdivenlerden inen baran bizi duymuş olmalı ki hemen yanımıza geldi
"Baran dışarı çıkalım diyoruz Derya da gelicek hem ama abinler sorun çıkartıyor" baran Derya'nın ismini duyunca gözleri ışıldadı"Tamam gidelim işte abi hem yengemler hamile vallahi size ödetirler bunu" baran bana göz kırpıp kolunu omzuma attı. Toprak anında baranın kolunu tutup geri attı
"Baran adam gibi dur" sesindeki tını öyle bir korkunçtu ki anlatamam beni bu kadar kıskanması çok hoşuma gidiyordu hemde"Tamam haber verin herkese"
Yengemle sırıtıp beşlik çaktıktan sonra telefonlara sarıldık o kübrayı bende defne yengemleri halledicektim hemen yengemi aradım ne kadar arasam da açmadı duymuyordu ve ben abimi aramak zorunda kalmıştım sıkıntı ile bir nefes verip abimin numarasını tuşladım."Alo Asya" abim telefonu bir heves ile açmıştı
"Alo şey biz bu akşam dışarı çıkacaktık da siz de gelin demek için aradım ben" abim bozulmuş bir ifade ile
"Tamam gelmeye çalışırız" hiç birşey demeden telefonu kapattım.Planımız tıkır tıkır işliyordu önce bir yemek yeri ayarlamaydık
Hazırlanmak için odaya çıktım yavaşça bir yandan da nereye gidsek diye düşünüyordum. Dalgınlıktan kapıyı çalmadan pat diye içeri girdim girmemle gözlerimin pörtlemesi bir oldu çünkü Toprak işten geldiği takım elbisesini çıkartmış altına kot giymiş değiştirdiği gömleğinin düğmelerini kapatıyordu. Gözlerimi sonunda!
kaslarında çekip gözlerine çevirdiğim de güldüğünü gördüm. Tamam toprağı fazlası ile yarı çıplak görmüştüm ama şuan ayrıydı hormonlar diye geçirdim aklımdan
Gözlerimi kaçırıp koşarak banyoya girmeye çalıştım evet çalıştım çünkü toprak o kaslı kolları ile beni tuttu."Benden kaçma" eğer ben kaçmazsam sen benden kaçarsın düşündüklerimi bir bilsen
"Kaçmıyorum acelem var"
"Tabi canım inandım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zorunlu Aşk
General FictionBu onların hikayesidi bir o kadar masum bir o kadarda acılıydı her ikisininde hikayesi başka bir acı içeriyordu asya acılarıyla güçlendi toprak ise yaşadıkları ile, kalbi bir taştan farksızdı bir o kadar da yumuşakdı... //\\ //\\ //\\ //\\ //\\...