12

3.2K 219 56
                                    


Gözlerimi kırpıştırarak açıp bedenimde ki ağırlığı hissedince sonuna kadar açtım. Geceliğimin açıkta bıraktığı belim ve göbeğimi mengene gibi sarmış bir kol ve saçlarımın arasında boyun girintimde hissettiğim yakıcı nefesle yerimde kıpırdandım. Belimi saran kol beni iyice kendi bedenine bastırınca nefes alışım hızlandı.

Allah'ım sana geliyorum. Bu gencecik kulunu hele ki şu günahlara gitmişken yanına alma Allah'ım.

Tekrar kalkmaya yeltendiğim sırada kapıdan gelen anahtar sesiyle yutkundum. İşte şimdi ayvayı yemiştik. Annemin söyledikleriyle tuttuğum nefesimi usulca bıraktım. "Arkada anahtar takılı herhalde Halit uyanmışlardır kapıyı çalalım." kalkmak için bir girişimde bulunmayacak kadar aptallaşmıştım. Dirseğimi Cenk'in herhangi bir yerine geçirerek "kalk." diye kısık sesle konuştum. "hıı." diye tepki verdi. "annemler geldi bıraksana beni." diye tekrar fısıldadığım sırada kapı zili çaldı. Sırıtarak kalkıp şakağıma bir öpücük konduran Cenk'e gözlerimi kısarak bakıp hemen kalktım. Zaten uyanmıştı. Anahtarı da kapıya takan oydu büyük ihtimalle bu rahatlığı ondandı. Stemlerimi sonraya saklayıp koşarak odama girdim. Üzerime dolaptan bulduğum eşofman ve tişörtü geçirip salondan gelen seslerle yüzümü buruşturdum. Kapıyı açmıştı. İçeri girdiğimde yalandan esneyerek gidip babama sarıldım. "Hoşgeldiniz babacığım." derken sert olmaya çalışan bakışlarımı Cenk'in gülümseyen yüzüne diktim.

"Sağ olasın oğlum sen olmasan gece vakti yollara düşecektik."diyen anneme bakıp başımı önüme eğdim. Bilseydi şu koltukta koyun koyuna yattık yine bu kadar sevecen bir şekilde Cenk'i yepeşlermiydi acaba? Babamın kollarından çıkıp koltukta rahat rahat oturan Cenk'e başımla git işareti yaptım. Bu olanlar hızlı ve fazlaydı. O buradayken ailemden utanmam doğaldı. Üstelik onlar Cenk'i abim olarak görürken biz çoktan başka bir boyuta geçmiştik. Gitmesi için yaptığım hareketi net şekilde anlamasına rağmen sanki beni görmüyormuş gibi "Öğlen oldu uyanmışlardır dedik ama kusura bakma oğlum." diyen babama baktı. Yuh öğleye kadar uyumuşmuyduk gerçekten. "Gece geç yattık Halit amca." diyen Cenk'e sen bittin oğlum bakışları atıp hemen araya girdim. "Ya baba pencerenin önünden biri geçti de korktum uyuyamadım." dedim. Babam gülerek "Kızım seni bordo bereliye emanet ettik. Gönül rahatlığı ile uyusaydın. Cenk abin varken sana bir şey yapacak adamın aklına şaşarım." deyince bu sefer bende sırıttım. "Öyle tabi baba Cenk abimin asker olduğunu unutmuşum." derken Cenk'in abi deyince düşen yüzünü zevkle izledim. Adam babamın karşısına geçmiş geç yattık diyor ya genişliğe bakar mısınız.

Yüzü düşse de "Bundan sonra bana emanet siz merak etmeyin Halit amca." diyerek beni bilmem kaçıncı kez şaşırttı. Söylediği şey nereye çeksen oraya gidecek cinstendi.

Babam bir şey demeyip sadece tebessüm ederek başını sallarken annem elini Cenk'in dizine koyup "Fisun da çok mutlu sadece görev çıkınca gidecek oğlum bundan sonra yanımda olacak bir de kendine yakışır biz kız bulursa değmeyin keyfime diyor." diye şakıdı. Ben ona yakışır bir kızmıyım diye düşünmeden edemedim. Çünkü Cenk babasız büyümesine rağmen ergenlik çağında bile annesini üzecek hiç bir şey yapmayan bir adamdı. Sırf annesi üzülecek diye babası ile bile yüz göz olmuyor annesini de asla bu konu için suçlamıyordu. Hal ve hareketlerine bakılırsa beni yanına çoktan yakıştırmıştı. Yüzümde oluşan aptalca gülümsemeyi silip etrafıma baktım. Birileri anlayacak diye ödüm kopuyordu. Aramızda henüz adını koyamadığımız hadiseler yaşanıyor, ve sonuca bağlanamadığı için dile dökemiyorum. Ne kadar zor bir durum olsada kendimi ondan alamıyorum. Ne yapacağım nasıl olacak hiç bir fikrim yok. Cenk'e kalsa sanki her şeyi bir kalemde döküp elimden tutup aileme karşı bile beni sahiplenecekti. Ama olmazdı. Bu fikre alışması gereken ilk başta ben olduğum için artık daha dikkatli davranacaktım.

Bıçak KesiğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin