5. Bölüm

181 139 2
                                    


Ne yapacağımı bilmiyordum.

Duvarların arkasına saklanmış olanları izliyordum.

Gözlerim bir yaşını serbest bıraktı. Neden ağlıyordum. Kalbimin ağzında attığını hissetim.

Deniz dudaklarını hemen sarışın kız' ın dudaklarından çekmişti.

Kız' a bir şey' ler söylediğinde dudaklarını okumaya çalışmıştım.

Yine de ne söylediğini anlamamıştım.

Ben bunu neden merak ediyordum ki?

Bir yanım neler olacak diye merak ederken diğer yanımda kendi işine bak diyordu.

Deniz kız' a söylediklerini bitirdikten sonra bar' a girmişti.

Ne söylemişti acaba?

Ben de birkaç dakika sonra gözyaşlarımı silerek bar' a girdim. Ve bir vişne suyu daha aldıktan sonra masaya oturdum.

Asena " Nerede kaldın? " diye Deniz' e sorduğunda Deniz " Geldim işte." diye geçiştirdi.

Kaşlarım kendiliğinden çatılmıştı. Bakışlarımı gören Deniz bana gözlerini kırpmıştı.

Kaşlarım daha çok çatılırken vişne suyundan bir yudum daha aldım.

Sonra vişne suyu' nu yine kafama diktim.

Sonra masada neredeyse hiç içilmemiş içki şişesine elime aldım.

Küçük bardağa içkiyi doldururken Deniz hariç herkes bana bakıyordu.

" Neden öyle bakıyorsunuz? " dediğimde bakışlarını benim üzerimden çektiler.

O iğrenç görüntüyü aklımdan silmek için bu lanet sıvıyı içiyordum. Birkaç saatliğine unutmak için içiyordum.

Tadına baktığımda ağzım biraz yanmıştı. Ama tadı fena değildi.

Birkaç bardak daha içtiğimde bedenimi uyuşmuş gibi hissediyordum.

Malya bardağı elimden alıp " Yete içtin, sarhoş olacaksın." dediğinde kaşlarımı çattım.

" Eğlenmeye geldik ama." dedim bardağı elinden alarak.

Bardağa yine içki koyduktan sonra kafama diktim.

Deniz' in telefonu çaldığında hepimizin bakışları ona yöneldi. Deniz " Bunu açmam gerekiyor." diyerek telefonunu alıp, dışarı çıkmıştı.

Birkaç dakika sonra ayağa kalkmıştım.

" Yüzümü yıkayıp geliyorum." dedim ve lavaboya gittim. Çeşme' den akan suyu defalarca yüzüme çarptım. O lanet sıvıyı içmem yine de işe yaramamıştı.

O iğrenç görüntüyü unutamıyordum.

Dışarı çıktığımda Deniz ile göz göz'e gelmiştim. Ağacın gövdesine yaslanmış telefon ile konuşuyordu.

Yanına gidip, telefonunu elinden almıştım. Ekrana baktığımda Derin yazıyordu. Telefonu kapattım.

" Demek biraz önce öptüğün kızın adı Derin." dedim telefonu ona vererek.

" Sen iyi misin? "

" İyiyi desem ne değişecek? " diye sordum sorusuna soru ile karşılık vererek.

Ben onun sadece gölgelerine sığınacaktım.

Ne dudakları' nın arasına ne de deniz'i andıran gözlerine sığınacaktım. Sadece gölgelerine sığınacaktım.

" İyiyim demekten yoruldum Deniz."

Yüzümü yüzüne yaklaştırdım. Gözlerim kirli dudaklarına kaydı. Dudaklarımı dudaklarıma bastırdım. Ellerimi boynuna doladım.

Deniz beni kendine daha çok çekerken ellerimi vanilya kokan, yumuşak saçlarına geçirdim.

Dudaklarımı dudaklarından çektim.

" Seni seviyorum Deniz." dedim nefeslerimin arasından. Sanki söylediklerimi ve davranışlarımı başkası kontrol ediyormuş gibi.

Bu sefer Deniz alt dudağımı esir aldığında onu öpmeye devam ettim..

💜💜💜💜💜💜💜💜💜

Umarım bölümü beğenmişsinidir 😊

Oylarınızı ve yorumlarınınızı eksik etmeyin 💭

Bu arada fotoğrafta eklediğim kişi
Kumsal Aden🌼

Karakter tantımı istiyorsanız yorumlara yazmanız yeterli 😇

Gölgelere Sığınmak (DÜZENLENECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin