What Should I Say?

10.2K 886 330
                                    

Jeongguk: Ah evet neden sordun?

kth_official: Yani bilmem yüzünü merak etmiştim. Gerçekten sen misin diye merak ettim.

Jeongguk: Evet anlıyorum.

kth_official: Her neyse Jungkook, iyi geceler.

Jeongguk: Sana da iyi geceler Taehyung. Kendine iyi bak.

Jungkook, elinden telefonu bıraktı ve elleriyle başını ovmaya başladı. Günlerdir düzgün uyumamıştı. Üstünde bir yük var gibiydi, asla atamadığı bir yük.

Şaşkındı ayrıca şu günlerde. Onca zamandır takip ettiği ve neredeyse hayranlık duyduğu modelle arkadaşmışçasına konuşuyordu. Ona içini döküyordu.

Jungkook bunları düşününce gülümsedi. Sonunda gerçek bir arkadaş bulduğunu düşünüyordu. Kim bilir belki buluşurlardı bile.

Odanın ışığını kapatmak için ayaklandığında, aşağıdan gelen tıkırtıları farketti. Evde tek başına olması lazımdı, peki o zaman bu sesleri kim yapıyordu?

Eline odada bulduğu bir beyzbol sopasını aldı ve yavaşça odanın kapısını açtı. Şimdi bir kadın konuşuyordu. Ağzını yaya yaya konuşmasından sarhoş olduğu belliydi. Fakat tanımıyordu bu kadını, hiç aşina değildi sesine.

Biraz daha ilerleyince merdivenlerden aşağısını görebiliyordu artık. Lambayı açma konusunda kararsızdı fakat ani bir cesaretle düğmeye doğru yürüdü ve alt katı aydınlattı.

Gördükleri onu büyük bir hayal kırıklığına uğratırken dudaklarından dökülen küfrü engelleyemedi.

Babası en fazla 25 yaşında olan bir kızla yiyişiyordu. Hem de bu evde. Annesiyle birlikte kaldıkları evde.

Belli ki ikisi de sarhoştu. Lambayı açtığında bile herhangi bir tepki vermemişlerdi.

Yanlarına hızlıca indi ve sesli bir şekilde öksürdü. Kimsenin taktığı yoktu. Duymadıklarını var sayıp daha yüksek bir şekilde öksürdü. Öksürüğün işe yaramadığını anladığında seslenmenin en iyisi olacağına karar verdi.

"Baba!"

Orta yaşlarındaki adam sesi duyunca kadından ayrıldı ve yüzünü şaşkın bir hâl aldı. Belli ki beklemiyordu oğlunun evde olmasını. Sahi neden bu eve gelmişti ki? Kendisi de bilmiyordu.

"Oğlum, bak yanlış bir anlaşılma var, açıklayabilirim."

Adam yalpayarak oğluna doğru ilerlediğinde Jungkook bir iki adım geri çekildi. İyi hissetmiyordu. Ve bu durumda tam olarak napılması gerektiğine karar veremiyordu.

"Aşkım devam etmeyecek miyiz?"

Sarhoş olan kadın ağzını yaya yaya saçma sapan birkaç şey zırvalayınca Jungkook yüzünü buruşturdu. Şu an hiç bulanmadığı kadar bulanıyordu midesi.

"Baba, her ne yapıyorsan yap ama lütfen kendini savunmaya çalışma. Yaptığın ortada, senden tiksiniyorum gerçekten. Bari boşanana kadar bekleseydin. Hem de buraya bizim evimize gelmişsin. Gram değer vermediğin ne kadar da belli."

Genç adam arkasına bakmadan montunu alıp dışarı çıktığında ne zamandır tuttuğu gözyaşlarının akmasına izin verdi.

Diary | Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin