Past

9K 650 486
                                    

•Jungkook•
Arkamızda bıraktığımız olayların bizde bıraktığı izleri silmek zordur. Başa çıkamayız bunlarla bazen. Aklımızı durmaksızın meşgul ederler. Gözyaşlarımıza neden olurlar. Bir türlü kabul edemeyiz. İçimizden gelmez kabullenmek. Kayıplar yaşarız. Yokluğuna alışamayız, alışırsak ihanet edermişiz gibi gelir.

Ama insanoğlu zorunludur buna. Kayıplara ve kazançlara alışmak zorundadır. Yoksa yaşayamaz devam edemez hayata.

Elimdeki çiçekleri mezarlığın tek boş köşesine bıraktıktan sonra oturdum. Daha sık gelir olmuştum buraya. Onunla konuşmak iyi geliyordu belki de.

"Bencilsin biliyorsun değil mi? Beni tek başıma bırakıp gittin. Annem ve babam sen gittiğinden beri kavga edip duruyor. Dün akşam... Dün akşam başka biriyle bastım babamızı. İnanabiliyor musun?"

Elimin tersiyle yüzümü ıslatan yaşları sildim.

"O gün seni yalnız başına göndermeseydim markete belki de böyle olmazdı."

Her seferinde kendimi suçluyordum. Onunla gitseydim her şey çok daha farklı olur muydu diye kendimi yiyip bitiriyordum.

"Özür dilerim Seokjin"

...

Taehyung elindeki kahve bardağını yanı başındaki tezgaha bıraktı. Gece boyu uyuyamamıştı. Jimin'in anlattıkları beyninde dolanıp durmuştu.

Sabaha karşı artık uyumaya çalışmanın gereksiz olduğunu anlayıp aşağı indiğinde, Jimin'i bıraktığı yerde bulamamıştı. Kanepede uyuduğunu zannediyordu.

Ağlayarak olanları anlatmış, sonrasında sızıp kalmıştı. Çok ağır gelmişti belli ki yaşadıkları.

Taehyung ise tam olarak ne yapacağını kestiremiyordu. Kendini bir şeyleri unuttuğuna, hazmettiğine dair ikna etmişti fakat Jimin'i o hâlde görmek anılarını depreştirmişti.

Sahi ne garip bir gençlik geçirmişti. Düşündükçe kendisi de şaşırıyordu.

Bu kısır döngüye giren düşünceleri yüksek sesle çalan telefon böldü.

"Alo"

"Alo efendim, biliyorum bu hafta tatildesiniz fakat imzalanması gereken yeni bir sözleşme var. Geçen gün bahsettiğim saat firması hakkında."

"Tamam, nereye gelmem gerekiyor?"

"Konum atacağım size efendim."

"Peki, iyi günler Baekhyun."

"İyi günler efendim."

Taehyung telefonu kapattı ve derin bir soluk verdi. Bu iş de nereden çıkmıştı? Kafasını dinlemek istiyordu.

Yine de fazla oyalanmadan çıktı evden. Belki iş aklını meşgul eder diye düşünmüştü.

12 Ocak 2013

Elindeki çiçeklerle koşan en yakın arkadaşına baktı, son derece mutlu gözüküyordu. Sevdiği kızla sevgiliyken mutlu görünüyordu. Tae'nin sevdiği kızla sevgiliyken.

"Çok beğenecek."

Çiçeklere bir kez daha uzaktan baktı.

"Evet, sever çiçekleri."

Jimin gülümseyerek onayladı. Taehyung ise içindeki öfkeyi bastırmaya çalışıyordu. Öyle ki Jimin'in yüzüne bir yumruk geçirecekmiş gibi hissediyordu kendini.

Diary | Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin