İNTİKAM ATEŞİ (Tamamlandı)

Bölüm 46

Ablamın yakında iyileşecek olması hepimize mutluluk gözyaşları döktürüyordu. Çağatay ablamın iyileşeceğini öğrenince deli gibi koşup babasına sarıldı.

- baba hazırlan düğünümüz var dedi.

Biz duydugumuzla ağzımı açık kalmıştı. Çağatay baya baya ablamla evleneceğine kendini o kadar inandırmıştı ki babasına düğün hazırlığı yapmasını söylüyordu. Benden kız almak o kadar kolay olmayacaktı. Ablam önce bir iyileşsin de yeni plânlarımıza bakacağız ;)

Artık hastanede nöbetleşe durmaya karar vermiştik. İlk nöbet çagataydaydı. Daha sonra ben gidecektim. Ablam iyileşene kadar bu şekilde devir teslim yapacaktık.

Bu yüzdende Edis ile beraber hastaneden ayrılıp eve geldik. İkimizde yorgun olduğumuz için duş alıp yatma kararı almıştık.

Ben duşumu aldıktan sonra aklıma gelen ilk fikre uyup edisin odasına gittim. Edis de duşunu almış yatağa yatmıştı. Nefes alışverişinden uyuduğunu anlamıştım. Bende hemen yanına sokulup kucakladım. Oda sanki beni bekliyormuş gibi bana doğru dönüp beni çenesinin altına doğru çekmişti.

Onun sıcaklığıyla beraber bende hemen uykuya daldım.

Kalktığım da gece yarısını geçiyordu. Edis de yanımda yoktu. Aşağıya indiğimde bir şeyler hesaplıyor gibi bir hali vardı. Yanına vardığımda kafasını kağıtlardan kaldırıp bana baktı.

- bir sorun mu var

- okyanus sana anlatmalıyım biliyorsun yani şey daha önce de sana söylemiştim. Benim sporcumla ilgili. İşte tedavisi için para gönderecektim fakat elimde pek yok yani şey..

- tamam sorun yok yarın çeki bozdururuz yarısını kendi hesabına aktarırsın ne istersen onu yaparsın olur mu canını sıkma lütfen dedim.

Edis de minnettar gözlerle bana baktı.

- teşekkür ederim okyanus beni bu kadar anlayabiliyor olman beni çok şaşırtıyor dedi.

Bende kalkıp ona sarıldım .

-hadi gidelim uyumaya yarın hallederiz dedim. Oda benimle birlikte kalkıp edisin odasına gidip uyuduk.

Sabah uyandığımızda Edisle birlikte kahvaltı yapıp doğruca bankaya gittik. Bankada çeki tahsil ettirdikten sonra Edis sporcusunun hesabına 200 bini yatırdı .

Kendisine sorduğum da bu kadar parayla onları uzun bir süre idare edebileceğini söyledi. Bende onun bu kararına saygı duyduğumu belirttim.

Bankadan çıktıktan sonra hayatımız rutin hale gelmişti. Hastaneyle ev arasında gidip geliyorduk. Ablam 3 gün sonra gözlerini açmış fakat bacaklarını hareket ettiremediğini söylemişti. Bu yüzden de doktor fizik tedaviye yönlendirdi. Yaklaşık 1 aylık süre sonunda ablamın son fizik tedavisi bittikten sonra bizi taburcu etmeye karar verdiler.

Bugünde hastaneden çıkışımızı alıp eve gidecektik. Şimdi de ablamın çıkış işlemlerini yaptırdıktan sonra ablamı tekerlekli sandalyeyle hastaneden tam çıkarmak üzereydik ki karşımızdaki süprizle birlikte olduğumuz yerde kalakalmıştık.

Çünkü çağatay elinde ki kalpli balonlarla karşımızda dikiliyordu. Ama asıl önemli nokta balonlar değildi etrafta ne kadar insan varsa hepsinin elinde bir şeyler vardı. Pankartlar balonlar konfetiler çiçek yaprakları daha bir sürü şey vardı.

Çağatay ise meşalelerle yapılmış kalbin ortasından çıkıp ablama doğru geldi. Ablamı kucağına alıp kalbin ortasında geldi. Etraftan biri sandalye getirdiğinde çağatay da ablamı oturttu. Daha sonra da diz çöküp ablama evlenme teklifi etti. Ablam ilk önce şaşırsa da daha sonra gücünün yettiğince evet diyerek bağırdı. Etraftaki herkes ellerinde ki çiçekleri atmaya başladı. Konfetileri de birer birer patlatıyorlardı. Çagatay da ablamın parmağına yüzüğü takıp ayağa kalktı. Ablamı da kucağına alıp bir kaç tur döndürdükten sonra ablamın çığlıklarıyla ablamı döndürmeyi bırakıp kaldırdığı tekerlekli sandalyeye tekrar oturttu.