İNTİKAM ATEŞİ (Tamamlandı)

Bölüm 47

Fatih bey sonunda ablamı istemişti. Bende biraz Çağatayı terletmek istiyordum.

- eeee efendim ziyaretinizi kabul gördük fakat delikanlı hakkında soracaklarımız var bizimde elbette . Dedim. Fatih bey de kaşının birini kaldırıp
- tabi sor kızım dedi.

- şimdi malumunuz biz çagatayla tanıştık tanışalı ne iş yaptığını bilemedik. Sürekli yanımızdaydı ablamla evlendiğinde onu nasıl geçindirecek bunlar önemli konular malumunuz. Eniştem olacak adamın ablama iyi bakıp bakamayacagından emin ol olmalıyım. dedim.

Ben böyle söyleyince sanki fatih beyin hoşuna gitmiş gibi hafif bir tebessümün ardından sahte kızgınlıkla oğluna baktı.

- bak çağatay gördün mü işi olmayan adama kız vermezler demedim mı sana oğlum işinin başına geç kız vermezler diye dedi.

Çağatay ise oturduğu yerden birden kalkıp

- okyanus sen ne biçim arkadaşsın neden kalleşlik ediyorsun benim de işim var tabi ama pek gitmiyorum merak etme ben aç kalırım ama ablanı aç bırakmam o benim hayatımın kadını. dedi.

Sonlara doğru sesi giderek azalmıştı. Daha sonra kalktığı yere gerı oturdu. Babası da oğlunun mahcupluğunu anlamış olacakki

- merak etmeyin kızım kardeşinize bakacak kadar işimiz gücümüz yerinde oğlumda çalışır aslında ama bu aralar kafası başka şeylerle meşgul deyip ablama göz kırptı.

Fatih bey ablama göz kırptı hani şu bana ahkam kesen adam inanamaz gözlerle ona bakıyordum. Sanırım tek şaşıran ben değildim. Salonda bulunan herkes böyle bir şeyi beklemediği için fatih beye bakıyordu.

- Eee ne var canım sizde nehir artık benim kızımdır onunla da şakalasamayacak miyim dedi.

- şakalaşırsınız tabi de ben daha kızı vermedim ki dedim fatih bey de nasıl olmuş aldık edasıyla bana bakarken çağatay yine yerinde duramamıştı 

- nehir bu kız ne diyor seni bana vermemiş bak şunu bil bana vermezse seni kaçırırım haberin olsun dedi.

Onun bu sözleri üzerine ablam hariç hepimiz kahkaha attık. Ablam ise utancından kıpkırmızı olmuştu.

- tamam tamam  sakın ol çağatay sadece ufak bir sakaydı ablamı sana vermeyip de seni kendime düşman etmek istemem. Her neyse fatih bey izninizle bir kaç bir şey söylemek istiyorum .

- tabi kızım buyur

- şimdi fatih bey ben eskileri açmayı pek seven biri değilim ama yinede ablam için yapacağım. Sizinle ilk karşılaştığımız da bana karşı takındığınız tavrın zerresini ablama karşı kullanırsanız çagatayın ablamı ne kadar sevdiğini umursamam. Oğlunuzun ablamı üzdüğünü saçının teline zarar verdiğini görürsem yine ne kadar aşığım dese de umursamam. Kısacası uzatmak istemiyorum her evlilikte olan kavgalar haricinde ablamın gerçekten üzüldüğünü hissedersem emin olun ablamı yanınızda  1 dakka bile tutmam. Ablam benim herşeyimdir canımdır. Size canımı emanet ediyorum lütfen ona gerektiği gibi değer verin. Gördüğünüz üzere ne annemiz ne de babamız yanımızda değil sadece iki kardeşiz bizi güçsüz görüp de sakın ola ablama yanlış yapmayın. Bilmem anlatabildim mı derdimi? dedim.

Fatih bey ise yaşının verdiği olgunlukla
- okyanus ilk karşılaştığımız da her baba gibi evladımın canının yanmasına karşılık verdiğim bir tepkiydi. Emin ol ki benim tek bir evladım var ablan da benim öz kızım gibi olacaktır. Gözün arkada kalmasın. Ha dersen ki çağatay bir şey yapar mı ? Hele bir ablanı üzsün asıl o zaman Ben oğlumu ne yaparım ? İçin rahat olsun kızım dedi.