Yanlış Anlaşılmalar

169 17 1
                                    

(Min Ha)
Okula gidip Esin'i bulmam gerekiyordu, ona her şeyi detaylıca anlatmazsam içim rahat etmeyecekti. Anlatsam bile artık aramızda bir şey olmayacaktı ama en azından onu sevdiğimi bilmesini isterdim.
Sınıfa doğru ilerlemeye başladım ama her iki adımda bir durdurulup tebrik ediliyordum ve bu cidden sinir bozucuydu.
Sınıfa gittiğimde Esin'i göremedim, büyük ihtimalle terasa çıkmıştı.
Hızla terasa çıktım ve Esin'i gördüm. Arkası bana dönük dikiliyordu.
"Esin.." Dedim. Arkasına dönüp bakmadı.
Yanına yaklaştım ve kolundan tutup onu kendime çevirdim.
"Beni dinlemeni istiyorum."
"Neyini dinlemem gerek? Evleneceğini mi? Bana seni seviyorum derken başka kızlarla evlilik planları yaptığını mı? Gerek yok Min Ha bunu gayet iyi anladım. Ve teşekkürler beni bu rüyadan uyandırdığın için."
"Neden konuşmama izin vermiyorsun!"
"Konuş o halde!"
"Onunla evlenmek istemiyorum ama zorundayım."
"Hah.. Demek doğruymuş. Sun-Hee hamile değil mi?"
"Hayır saçmalama ben sana öyle bir şey yapmam! Şirketimizin kârı için onunla evlenmem gerekiyor, babası ve o bana çok baskı yapıyorlar buda yetmezmiş gibi annem bir çözüm yolu aramak yerine beni bir iş gibi düşünüp evlenmeye teşvik ediyor! Bir yanda sevdiğim bir kız varken bir yanda nefret ettiğim bir kızla sırf ailen zorladığı için evlenmek ne kadar zor haberin var mı? Onlara hayır diyemiyorum çünkü kendi hatamın bedelini ödüyorum ama ne var biliyor musun günden güne ölüyorum!"
Bunları söylerken Esin sessizce beni dinledi. Sözlerimi bitirdiğimde ağzını açıp bir şey demedi.
"Yani.. Sen.. Evlenmek zorundasın." Dedi en sonunda.
Başımla onayladım.

"Bu tekrar birlikte olabiliriz anlamına gelmiyor. Neden anlattın bana bunları?" 

"Haklısın. Sadece seni sevdiğimi bilmeni istedim." 

Esin hiçbir şey söylemedi. Gözlerini kaçırdı benden ve bir süre bekledikten sonra yanımdan ayrılıp gitti. Terasta yalnız başıma kalmıştım. 

(Chung Ho)

"Ben acıktım hadi bir şeyler yemeye gidelim." dedi Bon-Hwa. Aslında bende acıkmıştım o yüzden karşı koymadım. 

Birlikte ramen yemeye gittik ve hiç konuşmadık. 

"İstersen bir kaç gün bizde kal." dedi Bon-Hwa.

"Gerek yok. Size gelirsem de annen hemen anneme söyleyecektir, eve gitmek en mantıklısı." 

"Eğer annenden zaten izin aldığını söylersen haber vermez."

"Haklısın bu yaralarla başkasında kalmama izin verir ya annem.." 

"Daha ne yapayım aklıma bir şey gelmiyor."

"Boşver, eve gitmek daha mantıklı. En azından benden duymuş olur." 

"Kim yaptı bunu sana dediğinde Min Ha mı diyeceksin?"

"Saçmalama daha büyük bir olay çıkabilir, cüzdanımı çalmaya çalışan gaspçılar yaptı derim."

"Bir de iyi çocuk sanırdık seni.. Sende de ne cevherler varmış öyle iki dakikada yalan buldun." 

Sırıttım ve ramenimi bitirdim. 

Şimdi asıl düşündüğüm Min Ha ve Esin'di. Min Ha evleniyordu, Esin ne yapacaktı? Belki bir arkadaş için hiç de doğru olmayan bir şey yapacaktım ama umurumda değildi. Esinle şansımı deneyecektim.

Koreli ÇocukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin