DILEMMA|| KAISOO

party

"Hyung hiçbir yerde kayıt çıkmadı."

"NE DEMEK ÇIKMADI!"

"Çıkmadı demek. Baktığımız hiçbir yerde çıkmadı. Luhan da sürekli soru sormaya başladı neden arıyorsunuz diye. Onu da geçiştiriyorum. Uğraşıyorum hyung işte. Bana bağırıp durma."

"Sen de istediğimi yap."

"Kolaysa sen yap. Bir yandan Luhan'ı geçiştiriyorum bir yandan da bulmaya çalışıyorum. Kolay olmadığını da biliyorsun."

"Bu açıklamaların umrumda değil. Bana onun hakkında bilgiler bulunca gel. Şimdi çıkabilirsin.

、、、、、、、、、、、、、、、、

"Baba"

"Baba uyan."

"BABA!"

"BABA UYAN!"

Chaewon bir yandan bana bağırıyor bir yandan da sarsıyordu. Biraz kendime gelemeye çalıştım. Algılarım hala açılmamıştı. Uykuluydum.

"Baba uyan diyorum."

"Telefonun çalıyor."

"Ne? Kim arıyor?"

"Lay."

"Tamam ver."

Şimdi bir de Lay hyung'tan azar yiyecektim. Kim bilir kaçıncı kez arıyordu.

"Hyung"

"KYUNGSOO!"

"Hyung bağırma lütfen."

"NE HALT YİYORSUN DA AÇMIYORSUN TELEFONU?"

"Hyung sadece uyuyordum."

"Bu saatte ne uykusu Kyung?"

"Saat kaç ki?"

"Saat sekizi çeyrek geçiyor."

"Baya olmuş."

"Kyung sen tavuk musun da erkenden yattın?"

"Bana tavuk deme Lay. Başım ağrıdığı için erkenden yattım."

"Niye demeyecek mişim? Tavuksun işte. Tavuuuk."

"Hyung seninle uğraşmayacağım. Niye aradın?"

"Chaewon için bir parti düzenlemeye karar verdim."

"Hyung ne gerek vardı buna?"

"Olur mu Kyung? Ufaklık için bir parti mutlaka yapılmalı. Sen yapmazsın diye ben yapıyorum zaten."

"Hyung, sana ne dersem diyeyim o partiyi yapacaksın değil mi?"

"Aynen öyle Kyung."

"Peki madem istediğin gibi olsun. Ne zaman?"

"Ha şöyle. Yarın ikindi vakti yapmayı düşünüyorum."

"Peki. Benim yapmam gereken bir şey var mı?"

"Kyung sen gelsen yeter. Ayrıca sakın ufaklığı siyah giydirme. Onu prenses gibi giydirip öyle getir. Duydun mu beni? Prenses gibi."

"Duydum hyung. Başka?"

"Ha bir de Kai'ye haber ver. O da gelsin. Hem bu vesileyle tanışmış oluruz."

"Veremem Lay."

"Kyung, sesin sinirli geldi. Ne oldu?"

"Biz onunla tartıştık. Haber veremem."

"Kyung ya ben de bir şey oldu zannettim. Olur böyle tartışmalar ilişkilerde. Barışırsınız merak etme. Hadi yarın görüşürüz. Öptüm. Bay."