Araba gözden kaybolunca içeri girdim ve hazırlamak için Chaewon'u çağırdım.
"Kyungsoo onlar kimdi?"
"Onlar?"
"Arabadan inen ve sonra arabayla gelen."
"İkisi de arkadaşım."
"Çok mu yakınsınız."
Kai'ye cevap verirken bir yandan Chaewon'a giydireceğim kıyafetleri yatağın üzerine bırakmıştım. Kai'nin sorusuyla da aklıma gelen ihtimalle gülümsedim.
"Onlar sevgili Kai."
"Oh, içim rahatladı."
"Ne? Ne dedin sen?"
Dediğini aslında anlamıştım ama neyse Kendisinden bir kez daha duymak güzel olurdu.
Gülerek ensesini kaşıdı ve "bir şey demedim." dedi. Tabi canım demedin. Neyse.
Bu sırada Chaewon yanıma gelmişti. Üstündeki kıyafetleri çıkarıp yatağın üstüne koyduklarımı giydirdim. Ardından kendim de giyinmek için dışarı çıkmasını söyledim. Kai'nin üstündede benim kıyafetlerim olduğu için onunda değiştirmesi gerekiyordu. Ve benim de.
"Dışarı çıkasana. Üstümü değiştireceğim."
"Niye? Benden utanıyor musun?"
"Hayır. Neden utanayım?"
Bir şey demeden odadan çıktı. Sanırım beni giyinmem için yalnız bırakmaya karar vermişti. Bende o gittiğinde eşofmanımı çıkarttım ve yerine siyah bir pantolon giydim. Üstümdekini çıkaracağım esnada Kai tekrardan odaya elinde kıyafetlerle girdi.
"Hey! Üstümü değiştiriyorum."
"Değiştir. Ne zararım var ki? Yoksa sen benden utandın mı?"
"Ne utanması ya."
Ona arkamı dönüp öyle çıkardım. Her ne kadar birazcıkta rahatsız olsam da boş vermeye çalışıp değiştirdim. Hoodiemi giyip tekrardan ona döndüm. Çoktan hazırlanmıştı. Cidden hızlı giyiniyordu. Bende son olarak parfümümü sıkıp telefonumu ve cüzdanımı aldım.
"Bende parfümü kullanabilir miyim?"
Omuz silkip parfümü koyduğum yerden alıp ona verdim. İlk önce kokladı ve sonra boynuna, biraz da kıyafetine sıktı.
"Ne kadar da güzel kokuyor. Ben böyle güzel parfüm seçemiyorum. Koku zevkin güzelmiş."
"Ben seninki de güzel. Ben seviyorum kokusunu."
"Ya cidden mi?"
Kokusunu beğendiğimi söylemem hoşuna gitmişti. Başımla onaylayıp oradan ayrıldım. Dış kapının eşiğine gelince Chaewon'u çağırdım. Yanıma gelince montunu ve ayakkabısını giydirdim. Kai de yanımıza gelince askılıktan montunu ona uzattım. O da hazır olunca evden çıktık ve ben kapıyı kilitledim.
İlk önce Chaewon'u bindirecektim ama bu yeni arabada çocuk koltuğu yoktu. Bir an önce yenisini almam gerekiyordu. Arka kapıyı açıp Chaewon'u koltuğa oturtup emniyet kemerini taktım.
"Baba koltuğum nerede? Ne oldu?"
Güzel soru. Şimdi yine ufaklığa yalan söylemek zorundaydım.
"Yenisini almaya karar verdim."
"Neden ki? Ben onu seviyordum."
"Olsun. Şimdiki alacağımızıda sevesin tamam mı?"
Gülümseyip başını aşağı yukarı salladı. Bende yanağından bir makas alıp yerime geçtim. Emniyet kemerimi taktıktan sonra Chanyeol'un evine doğru sürmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DILEMMA|| KAISOO
Fanfictionbir tetikçi, bir kaçak ve kimsenin bilmediği adım adım çözülecek sırlar "nothing is as it seems"