STRAY KİDS - BANG CHAN - HAYAL ET ( 2 )

875 25 16
                                    

Gün doğduğunda yerinden sevinçle kalkarak okul için hazırlandın ve hemen evden çıktın.

Bugün ilk aşkın chan'ın doğum günüydü. Sende kendi başına ufak bir organizasyon yapmıştın. 
Okula vardığında etrafına bakındın ve chan ile göz göze geldin. Okulun tüm kızları başına doluşmuş doğum gününü kutluyordu. Sen chana hafif bir tebessüm edip sınıfına doğru yola koyuldun.

Sınıfına varıp sırana oturduğunda chan'da bir anda sınıfa girip yanına oturdu.

"(Adın) ya! Neden gelip beni kurtarmıyorsun? Kızlar yesin mi beni?"

Sen chan'ın tepkisine gülerken chan başını omzuna yaslamıştı.

"Bugün ayın kaçı?"

"3 ekim. Ne oldu?"

Chan başını omzundan kaldırıp sana baktı.

"Bugün birşey var gibiydi. Ne vardı bugün?"

Birkaç dakika düşünürmüş gibi yaptın ve heyecanla chan'a döndün.

"Bugün jb oppa ile buluşmam vardı. İyiki hatırlattın."

Chan'ın gülen yüzü solarken sen gülmemek için zor duruyordun.

"Hatta dur ben bir arayım."

Telefonunu çıkartıp jb'yi aradın. Telefonunu kulağına koyunca chan da telefona kulağını yaslamıştı.

"Güzelim."

"Jaebum oppa. Nasılsın?"

"İyiyim canım. Akşam için hazırlık yapıyorum."

Chan başını sana çevirip baktığında gülerek ayağa kalkıp konuşmaya devam ettin.

"Nerede buluşacaktık oppa?"

"Han nehrin de."

Dibinden ayrılmayan chan kendince "Han nehri demek" diye mırıldandığında sen jb ile vedalaşıp telefonu kapatmıştın.

"Sonra görüşürüz (adın)."

Chan senin cevap vermeni beklemeden sınıftan çıkınca sen uzun süredir tuttuğun kahkahayı patlattın.

"Şapşal."

...

"Neredesin (adın)."

"Yoldayım oppa geliyorum. Herşey hazır değil mi?"

"Evet. Seni bekliyorum."

"Tamam oppa görüşürüz."

Telefonunu kapatıp küçük çantanın içine atıp camdan dışarıya baktın. Aklına chan'ın gün boyunca asık olan suratı gelince gülmekten kendini alamadın.

Han nehrine vardığında hemen taksiden inip jaebum'un yanına gittin. Etrafa kısa bir göz gezdirip jaebum'a döndün.

"İyiki varsın oppa. Teşekkür ederim."

jaebum ile sarıldıktan sonra planın son kısmına geçiş yaptınız ve jaebum chan'ı aradı.

"naber chan?"

"iyi hyung sen?"

"bende iyiyim. Şey arkadaşlarla ufak parti gibi birşey düzenledik de seninde gelmen lazım. Herkes burada güzel bir takım giyinip gel sana konum atacağım."

"peki hyung."

Jaebum telefonu kapattığında sen jaebuma yine sarılmıştın.

"ne kadar teşekkür etsem az oppa. iyi ki varsın."

...

yarım saat kadar bir süre sonra bulunduğunuz yere yaklaşan bir taksi gördüğünüzde sen hemen oradan uzak bir yere gittin ve jaebum'un konuşmasını bekledin. Chan taksi den inince gözlerin parıldamıştı. Medyadaki gibi giyinmişti ve göz alıcıydı.

"hoşgeldin chan."

"hoşbulduk da hyung hani kimse yok burada."

"sen öyle san. (adın)!"

ismini duyduğunda kendinden emin adımlarla onlara doğru yürümeye başladın. Chan seni gördüğünde gözlerine inanamadı. Siyah uzun elbisen ile sende göz alıcı görünüyordun. 

yanlarına vardığında jaebuma bakıp başını salladın.

"o zaman iyi ki doğdun chan. Size iyi akşamlar. Ben kaçar."

"sağol oppa. teşekkürler."

jaebum yanınızdan uzaklaşırken sen bakışlarını chana çevirip baktın ve gülümsedin.

"iyi ki doğdun bang chan."

chan gülümseyerek sana yaklaştı ve sıkıca sarıldı.

"teşekkür ederim (adın). İyi ki varsın."

Ayrılıp yüzüne baktın. Birlikte masaya geçip oturdunuz. Bunu artık söylemek zorundaydın yoksa kendini çok üzecektin.

"(adın)"

"chan"

ikinizde aynı anda söylediğinizde gülümseyerek yine birbirinize aynı anda söylemesini söylediğinizde yine güldünüz.

"O zaman birlikte."

sen başını olumlu anlamda salladığında ikizde aynı anda 'seni seviyorum' dediniz.

"Gerçekten mi?"

"Evet. Şuna fark etmiş olsam da seni seviyorum (adın)."

utançla gülümseyip başını eğerek bir süre durduktan sonra yemeğinizi yediniz. Çalan dans müziği ile dans da ettikten sonra ufak bir öpücük ile günü noktaladınız.

...umarım beğenirsiniz...

seldef06 istek için teşekkür ederim :)

...30 Ağustos 2020...

Güney Kore'nin Yıldızları...[TAMAMLANDI√]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin