"Senin Rüyan hiç iyi gözükmüyor.Ama benim olmayı kabul ederse çok iyi olur."
"Hakan bırak Rüyayı. Ne yapacaksan bana yap!"
"Demek Rüyayı önemsiyorsun. "
Hakan a Rüyayı önemsiyorum dersem zarar verir.Önemsemiyorum dersem de kötü işleri için kullanabilir.
Offf ! Ne yapmam lazım ? Hiç bir fikrim yok.
İlk defa böyle kararsız kalıyorum.
RÜYANIN AĞZINDAN
Savaş neredesin yardım et bana ! Her yerim ağrıyordu ve morarmıştı. Bu pislik herif bana dayak atmıştı.
" Pislik bırak beni! "
Sesim çaresiz bir şekilde çıkmıştı.
Birde Savaşla konuşuyor sesini de açmıştı benim duyabilmem için.
"Savaş önemsiyorsun değil mi? "
Savaştan ses gelmiyordu.
Yoksa beni önemsemiyor muydu?
Ah tabi ya beni önemsemek zorunda değilki ben niye üzülüyorum.
Beni kim önemser?
Bu zavallı kızı kim önemseyecek?
" Yoksa önemsemiyor musun? " Savaş yine hiç bir şey demedi .
"Hakan bırak Rüyayı! "
"Düşüneyim.... Tabikide Hayır. "
"Bırakmazsan seni ---"
Hakan Savaşın sözünü kesti ve konuştu.
"Ne yaparsın bana ?"
"Nazlının yanına yollarım seni ."
Savaş Nazlı deyince bu Hakan mıdır nedir duraksadı biraz.
Nazlı kimdi ?
Kim bu Nazlı denen kız?
Yoksa Savaşın sevdiği kız mı?
Güzel midir?
Savaş onu gerçekten seviyor mu?
Aklımda bu düşünceler ve daha fazlası dolanıp duruyordu.
Aklımdan çıkmayacak gibi kazınmışlardı.
Hakan Savaşın yüzüne kapattı telefonu.
"Nazlı kim ?"
Hakan bana şaşkın ve alaycı bir ifade ile baktı .
"Öğrenmek mi istiyorsun? Hem böylece Savaşın sırlarını da öğreniceksin. "
"Ne sır---"
Lafımı bölen kapıdan giren adamdı.
Bu adamı bir yerden tanıyorum.
Bu adam Enesti.
Hakan için mi çalışıyordu?
" Abi Umut ve diğer adamlar geldiler. "
" Tamam . "
Umut mu ? Umut ..... Bu Savaşın adamlarındandı.
Beni kurtarmaya geldiler.Allahım çok şükür. Dualarım kabul oldu sonunda.
Enes gidince Hakan beni kolumdan çekiştirmeye başladı.
" Bırak beni !"
"Uzatma da yürü işte !"
Hakan ile beraber koşarak çıktık bu evden.
Dışarı çıkınca Hakan beni siyah bir arabaya bindirdi.
Camları bile siyahtı .
Kurtulamamıştım.
Bendeki şanssızlık işte.
Umut ve diğerleri arka kapıdan girdiler.
Biz ise ön kapıdan çıktık.
Belki bir gün kurtulurum umuduyla dışarıyı seyretmeye başladım.
Genellikle ormanlık bir alandan gidiyorduk.
İnsan bile olmayan bir yere geldiğimizde araba durdu.
Hakan her zamanki yaptığı gibi benim kolumdan çekerek arabadan indirdi .
"Bırakın beni ya !"
"Kahrolası çeneni kapat ve yürü !"
Hakanın dediğini yaptım ve küçük görünen depoya doğru yürüdüm.
Depo hiç de küçük değildi .
Dışarıdan küçücük görünüyordu.
Depoda konteynırlar Labirent gibi odalar vardı.
Buradan kaçmaya çalışsam kaçma imkanım hiç yoktu .
Her yerde bir adam vardı.
Biri görmezse diğeri görürdü.
Enes beni bir sandalyeye oturttu. Kalkmaya çalıştım çırpındım ama hiç bir şey yapamadım.
" Bırak beni! "
Sesim çok güçsüz çıkmıştı.
"Sus yoksa şurada işini bitiririm. "
Enes in dediği ile sustum.
Bana her türlü şey yapabilirlerdi.
Bu yüzden susmam en iyisi.
Beni sandalyeye sıkıca bağladı.
Ağzımı da bir bezle bağlayıp burayı terkettiler.
Yalnız kaldım her zamanki gibi.
Uykum gelmişti.
Gözlerim kapanmaya başladı.
Kendimi uykunun kollarına teslim ettim.
****
"Uyan Rüya. "
Gözlerimi açtığımda yanımda Savaş vardı.
Beni sandalyeye bağlayan ipleri çözüyordu.
Bordo bir kazak ve siyah bir pantolon giymişti.
Her zamanki gibi nefes kesiciydi.
İpleri çözüp benim yüzüme baktı.
Sonra ağzımdaki bezi de çözüp beni kucağına aldı ve ilerlemeye başladı.
Hakan ve diğer adamlar neredeydi ?
Savaş onlara nasıl görünmeden geçebilmişti?
Aman boşver buradan kurtuluyorum ya önemli olan o.
Depodan çıkınca Savaş beni arabasının ön koltuğuna bindirdi.
Kendisi de sürücü koltuğuna oturdu.
Savaşın yüzünü incelemeye başladım.
Ona baktığımı fark edince bana baktı ve konuşmaya başladı.
" Seni özlemişim. "
Multimedia Rüya.
Biliyorum bölüm biraz gecikti.
Anlayışla karşılayacağınızı umuyorum.
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROMANTİK PSİKOPAT
Ficção Adolescente"Senden bir cevap bekliyorum ve sen hala bana cevap vermedin Savaş . " "Hiç bir şey anlamıyorsun ki Rüya . " Neyi anlamıyor muşum ? "Ben neyi anlamıyor muşum ? " Hafif gülümseyerek " Lanet olsun ! " dedi ve devam etti. "Lanet olsun ki ! " "Lanet...