-Savaş'ın anlatımı ile-
"Begüm her saniye ölüme biraz daha yaklaşırken, biz etrafımızda silahlarla bekliyoruz. Ama Alper bekleyecek gibi durmuyor. En son Alper'in Ege'ye bir şey işaret ettiğini gördüm... Ve haklıymışım. Ege birden ayağa kalkıp, Begüm'ün vurulmadan önce ayarladığı bombayı eline aldı."
"Bana yaklaşayım demeyin. Alper, Begüm'ü götürün."
"Oyuncak değil o, elinde ki bombayı yavaşça yere bırak. Hepimizi öldürmeye mi çalışıyorsun?"
"Eğer sesini kesmezsen, onlar bu depodan çıkınca bombayı gözümü bile kırpmadan patlatırım. Ailem zaten geride kaldı, elimde ki 5 kişiyi de size verecek değilim."
Ege adamları oyalarken ben dışarıya çıkıp 2 arabayı çalıştırdım. Alper'de Begüm'ü kucağına aldı.
"Çok kan kaybediyor, nereye götüreceğimizi bile bilmiyoruz."
Alper sinirle söylendi. Ve birden bana döndü.
"Bunun tek sorumlusu sensin. O adamı vurmasaydın, onlar da onu vurmayacaktı."
Dilan birden aramıza girip Alper'in üstüne yürüdü.
"Alper ciddi olamazsın! Begüm'ün kafasına sıkacaklardı. Eğer 2 saniye daha o adamı vurmasaydık Begüm şu an da ölü olurdu."
"Acı içinde ki gülümsemesiyle cevap verdi..."
"Begüm çoktan öldü... Arkadaşımı en geç bir saat içinde kaybedeceğim...Ve bizim bir saat içinde gidecek hiçbir yerimiz yok. İsyan bizi bulacak, Ege ve Mira depoda ölecek."
Dilan yine Dilan olmaya devam edip, sakinleşmemiz için ortaya laf attı.
"Begüm ne derdi hatırlıyor musun?"
Yırtıcı bakışını attıktan sonra, bana bakarak cevap verdi.
"Umut her şeydir."
Ve arabanın arka kapısını açtı. Dilan üstünde ki hırkayı dişiyle yırtıp Begüm'ün yarasına bastırdı. Alper'de direksiyona geçti ve kapıyı kapatmadan hemen önce bana döndü.
"Dikkat et, birilerinin ölümüne sebep olma."
"Dikkat et, birini kurtarmaya çalışırken iki kişiyi ateşe atma. Yanında ki diğer kızda, sizin arkadaşlığınız gibi değerli."
Dilan'ın bakışını görmek için bile tekrar söyleyebilirdim.
"Her neyse, gidin hadi. Ben Depo'da olacağım."
Dilan kafa sallayıp kapıyı kapattı ve gittiler. Tek umudum bugün birisi ölmesin... Ya hepimiz yaşayacağız, ya da hepimiz öleceğiz.
Kimsenin ölmemesi için içimden tek cümle geçti. Umut her şeydir...
Depoya girmedim, yıkık bir duvardan içeriyi izledim. Ege'nin elinde hâlâ bomba var. Mira kutuların arkasında bekliyor.
"Şu an gösteriş yaptığımı mı sanıyorsunuz? Çok ciddiyim. Hayatın bir öneminin kaldığını sanmıyorum...daha doğrusu inanmıyorum. Ha şimdi ölmüşüm ha birkaç sene sonra."
"Edebiyat yapacak bir zamanda değiliz. Sana elindekini bırakmanı emrediyorum."
İsyan gibi İsyan'da çalışan adamlarda aynı. Hepsi kötü, hepsi fikirsiz.
Adamlar silahları Ege ve Mira'ya tutarken, Mira birden ayağa kalkıp adamların üstüne yürüdü."
"Emrediyorsun öyle mi? Hadi ama sağ kol. Biz senin askerlerin değiliz. Bu yanında ki enayilere benzer halimizde yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEY ALTI
ActionFarklı yerlerde yaşayan 5 genç; sahte bir haberle, acımazsız düşmanların eline düşer. Bu gençler geldiğinde DENEY ALTI başlayacaktır. Gençlerin duygusunu ellerinden almaya çalışan bu düşmanlar, daha önceki deneyler gibi olmadığını anlarlar. Deneyler...