Tawan'ın kapısını bilmem kaçıncı defa tıklattığımda, sonunda içerden yaklaşan ayak sesleri duyuldu ve kapı aralandı.
"Nerdesin? Bir şey oldu sandım." onu itekleyerek içeri girdim. Bana bir şeyleri anlatmaktan vazgeçmeden onu konuşturmalıydım.
Tawan ardımdan kapıyı kapatıp ayaklarını sürte sürte karşımdaki koltuğa oturdu. Ben de onun yatağının üzerindeydim.
Gözlerimi yüzüne diktim. Berbat haldeydi, onu ilk defa böyle görüyordum. Bu korkunç hissettiriyordu, gülmesini ve saçma sapan şeyler yapmasını özlemiştim.
"Neyin var senin? Birisi bir şey mi yaptı?" Kafasını olumsuz anlamda salladıktan sonra yorgun sesiyle mırıldandı: "Ben bir şey yaptım." En yakın arkadaştan duyulacak en son şeydi bu belki de. Başımıza bela açtım demenin diğer yoluydu.
"N'aptın?" bir süre cevap vermedi. Söyleyip söylememekte tereddüt ediyordu. Kötü bir şey yaptıysa tabi ki ona bağırıp kızacaktım ama şimdilik konuşması için anlayışlı arkadaş rolü yapmak zorundaydım: "Her ne yaptıysan, sana asla kızmayacağım. Konuş artık."
Yerimden kalkıp, onun yanına oturmak üzereyken "Biriyle yattım." diye mırıldandı. Yere kapaklandım. Telaşla oturduğu yerden kalkıp kollarımdan tutarak beni tekrar yatağa oturttu. Elim ayağım boşalmış gibi hissediyordum. Felç geçiriyordum adeta.
"Pekala..." bu çok normal bir şeydi ama Tawan'ı bu kadar üzdüyse konu sadece bu kadar değildi. "...bu çok normal?"
"Hayır değil."
"Cumartesi gecesi mi oldu?" kafasını olumlu anlamda salladığında devam ettim: "Sarhoştun, bu sayılmaz." kendimi çocuk avutuyor gibi hissediyordum. Aklıma gelen düşünceyle hemen irkildim: "Yoksa rızan mı yoktu?!"
"Bağırma, vardı."
"Sorun ne o zaman? Senin gibi abaza birinin buna sevinmesi lazım."
"Aşık oldum!" onun bağırmasından değil de söylediği şeyden dolayı irkilmiştim. Zaten birinden hoşlanmıyor muydu?
"Tek gecelik bir ilişki yaşadın ve şimdi aşıksın öyle mi?" kendini kandırıyordu. Sadece duygusal bir boşlukta olmalıydı.
"Evet, inanmıyor musun?"
İnanmıyordum.
"İnanıyorum tabi ki.""Win..." eğilip, kollarımdan tutarak beni sarstı: "...ne yapacağım?"
"Onunla konuştun mu?"
"Evet, ona ondan hoşlandığımı bu sabah okulda söyledim. Bana yaşananların sarhoşlukla olduğunu ve peşini bırakmamı söyledi."
"Delirdin mi! Daha cumartesi tanıştınız, gidip pazartesi günü duygularını mı açtın?"
"Evet." omuz silkti. Bu durumdan hiç pişman değildi. Utanması arlanması da yoktu.
"Yanlış yapmışsın, önce arkadaş olarak yaklaşmalıydın."
"Onun arkadaşlığını istemiyorum. Yeterince arkadaşım var zaten."
"Kim bu? Biz tanıyor muyuz?"
"Ben de tanımıyorum."
Gözlerim kocaman açıldı. Tanımadığı birine mi aşık olmuştu? Bu hikaye bi' yerden tanıdık geliyordu. "Tawan sen delirdin mi? Adını falan da mı bilmiyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Killing Yourself || brightwin
Fanfiction"Böyle anlarda konuşulmaz, bilmiyor musun?" Boynuna kollarımı dolayıp, alınlarımızı birbirine yasladım. "Bilmiyorum." diye fısıldadı. "O zaman seni susturana kadar öpeceğim." -- "Tenimde izler bırakırken ne konuşulacağını hala bilmiyorum." "Böyle z...