●《TUTSAK》●

1.3K 66 12
                                    

★Minik yıldızı parlatmayı unutma★

'Beden değil ruh tutsak edilir bazen'

Azel'in dudaklarından dökülen sözcükler midemde uyuyan küçük kelebekleri kanatlandırmıştı.Biraz önce bana en ufak merhamet göstermeyen adam bana teşekkür etti. Gözlerime değen gözlerinde farklı bir ifade vardı hem de çok farklı...Mutlu olmuştum. İnanması güçtü ama celladın beni mutlu etmişti. İnanılır gibi değildi.

"Ay ben şok"

İç sesimin şoku ile inanmıştım. İç sesimde şok olmuşsa gerçekten teşekkür etmişti. Kanatlanan minik kelebekler midem de bir oraya bir buraya coşarken yüzüme yayılan gülümsemeye engel olamamıştım. Alnıma yaslanan alınla gülümsemek derinleşti. Gözlerim bu sefer Azel'in dudaklarına gittiğinde onunda bir tebessüm ettiğini gördüm. İşte şimdi daha heyecanlanmıştım. Ellerim titremeye başlamıştı.

"Sırf gülümsedi,iki kelime etti diye yaptıklarını unutacak mısın ipek? Bir kere de beni şaşırt be bir kere de şaşırt."

İç sesimde olmasa hemen unutacağım herşeyi.

Tezgahta duran ellerim titreyerek Azel'in kaslı göğsündeki yerini aldı. Hafifçe yutkunarak saçımın bir tutamını kulağımın arkasına sıkıştırdım. Bu yakınlık beni hem korkutuyor hem heyecanlandırıyordu.

"Rica ederim"

Göğsündeki elimle onu geri ittirmeye çalıştım. Milim kımıldamadı aksine yüzündeki içten gülümseme muzip bir gülümsemeye verdi yerini.

"Çekilir misin?"

"Neden?"

Neden,neden,neden bende bilmiyordum cevabını. Biliyordum ama iki cevabın arasında kalıyordum. Vakit yoktu cevap vermezsem yanlış anlayabilirdi.

"Çok açım kahvaltı yapmam gerek"

Evet en mantıklısı buydu. Yine paçayı kurtarmanın verdiği rahatlıkla içimdeki gergin nefesi dışarı bıraktım.

"Çok mu?"

"Çok" uzatabildiğim kadar uzamıştım. Bir çocuk edasıyla. Elleri saçlarımı bulduğunda nefesimi tutmuş heyecanımı bastırmaya çalışıyordum.

"Nefes al"

"Ne"

"Heyecandan nefes almayı unutuyorsun!"

Yüzümün buruşmasına engel olamadım. Ben sadece heyecanımı anlamasın diye nefesimi tutuyordum. Aksi takdirde onun bana dokunuşu nefesimi sıklaştırıyordu. Beni etkileyebildiğini bilsin istemiyordum.

"Yok,tutmuyorum"

Sesimi ne kadar kontrol etmek istem de vücudumda hissettiğim heyecan daha ağır basmış sesim titremişti. Göğsündeki elim yeniden haraketlendiğinde aynı sonucu almıştım.

"Seni etkiliyorum.."

"Hayır hayır etkilemiyorsun!."

Evet etkilenmiyordum. Kesinlikle etkilenmiyordum ondan.Yani inşallah öyledir diye geçirdim.

"Sesin.."

Parmakları dudaklarımın üzerine yerleşerek gezinmeye başladığın da yakınlığımdan dolayı olan heyecanıma heyecan katmıştı. Kahretsin ki bu benim ondan etkilendiğimin en büyük kanıtıydı.

KARAMEL (DÜZENLENECEK/ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin