eymanurParilti Okuruma ithafen 🤗🕊
Bir kelebeğin yarını planlaması gibiydi umutlarım...Imkansız ama güzel.
Bazı anlar vardır hiç yaşanmasın isteriz.. yada rüya olsun. Ne rüya ne de yaşanmamışlık olur... Bu anlar bazen hayatımızın en güzel zamanları için açılan üzücü bir kapıdır. Belki bu anlar bize herşey bitti dedirtip umutlarımızı yıkar. Ama yaşadığımız şeyler aldığımız darbeler kırılan her umut biraz daha bağlar bizi hayata.
Her ne kadar bunu duymaya hazırlasamda odayı dolduran ses beni derinden sarsmıştı. Ne diyeceğimi şaşırmış ayaklarım beni taşımaz hale gelmişti. Güçlü mü durmalıydım yoksa acizliğimi belirtip son umuduma mı tutunmalıydım. Dik başlılığımı korumalıydım ama dolan gozlerim bana hiç yardımcı olmuyor durumu daha da çıkmaza sokuyordu.
Bardan ne arada çıktığımı bilmiyordum. Sadece beynimde "kovuldun çocuk" demesi yankılanıyordu. Evet belki basit bir kovulmaydı ama benim için son umuttu. Sürekli başa sarıyordum ne yaparsam yapayım bir yerlerde barınamıyordum. Ne yapıyordum ben bu insanlara?Yavaş Yavaş inanıyordum babamın dediklerine....Ben uğursuzdum.
Elimdeki son umudu da kaybetmiş bir şekilde evin yolunu tutmuştum. Yanağımdan süzülen bir iki yaşın bıraktığı izin üzerini yalayarak sızısını bırakıyordu rüzgar. Her zaman ki gibi bir boşluğa düşmüştüm... Yine yolunu şaşırmış düştüğüm denizin dalgalarının savurduğu yere gidiyordum. Her ne kadar karşı koysamda... Ben o denizde boğulmaya mahkumdum.
Yaşamayı seviyorum evet ama bu dünya beni istemiyor gibi ,fazlaymışım gibi,ben ölsem bütün sorunlar çözülecekmiş gibi hissetiriyordu bana. Hayatım boyunca kimseyi kırmamaya çalışmıştım işte tam bu yüzden paramparça olan bendim.
Kısa bir yürüşün ardına boş banka kuruldum. Bedenimin yaşı 17 olmasına rağmen 60 yaşındaki bir ninenin ruhunu taşıyordum.
Derin bir nefesi ciğerlerime hapsedip seslice dışarı verdim. Yaşadıklarımın filmden farkı yoktu.Çocuk parkı gecenin sessizliğine bürünmüştü. Gündüzler cıvıl cıvıl olan park bu saatlerde yıkık harabeye dönüşüyordu...tıpkı benim gibi.Belki annem hayatta olsaydı bunların hiçbiri olmayacaktı.
Uzaklara dalmış ney düşünüyosun güzel kızım dedi bir kadın sesi.
Önümde eğik olan başımı beni ürküten sese döndüm. Aramıza koyduğu çicek sepeti çiceklci olduğunu belli ediyordu.Dolu olan gözlerimin bulanıklaştırdığı görüntüyü netleştirmek adına bir kaç kez gözlerimi kırpıştırdım.
Kadını baştan aşağı süzdüğümde 40 lı yaşının sonunu yaşayaj bir kadına benziyordu. Gözlerinin altındaki morluklar,yüzündeki kırışıklar yorulan bir kadın olduğunu ortadaydı.
Bakışları beni bulduğunda omuzlarımı silkip önüme döndüm.Her neye üzülüyorsun bilmiyorum ama şunu sakın unutma...Senin yaşamını dileyen bir sürü insan var.
Demesiyle sinirlerim alt üst olmuştu. Alaycı bir şekilde gülüp yanımdaki kadına döndüm.
Ayyaş bir baba, herkes tarafından dışlanmak mı diliyorlar?
Bir süre bekledikten sonra cevap vermeyeceğini anlayıp derin bir nefes alarak devam ettim.
Hiç birşey görüldüğü gibi değil...
Bu sefer alayla gülen kişi kadın oldu. Gülüşü buruk bir hal alırken konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAMEL (DÜZENLENECEK/ARA VERİLDİ)
ChickLitGeriye doğru adım attığımda bir elleri belime gitmişti. Birbirine çarpan bedenlerimizle ellerim gögsünden ittirmek için kuvvet uygulamaya başlamıştı. Bedenimi uzaklaştıramayacağımı anladığımda bu sefer eli boynuma gitmiş kendine bastırmıştı. Uzun so...