5.bölüm(yüzleşme vakti için başlangıç)🥀

606 32 55
                                    

İyi okumalar







Yazarın anlatımı ile;

       Ceren hem şaşkınlık hemde mutlulukla cafeden dışarı çıkıp seslendi;

"Cem.." Cem şaşkınlıkla Ceren'e bakarken Cenk konuştuğu telefonu hızlıca kapatıp arkasına döndü.

"Ceren."

Ceren ile Cem şaşkınlıkla sarılırken Umut mutlulukla Ceren'e bakıyor ve gülümsüyordu.  Cenk ise şaşkınlıkla bakıyor ve yerinden bir milim kıpırdamıyordu.  Sarılan ikili ayrılırken Cemre'de dışarı çıkmış öylece Cem'e bakıyordu.

Cemre'nin en büyük aşkıydı Cem Ceren'ler sayesinde tanışmışlardı ama Cem'in sevgilisi olduğu için duygularını kalbine gömmüş uzaktan izlemişti sevdiği adamı. Ceren Umut'a bakıp gülümserken Cem ise Cemre'ye bakıyor ona sarılmak için Cemre'den bir hareket bekliyordu. 

"Vayy..  Demek bu yakışıklı senin oğlun ha.." dedi Ceren. Cem yüzündeki okunabilir şokla Ceren'e dönerken Umut atladı lafa

"Hayır. Cem abi benim baban değil bak benim babam orda." dedi arkadaki duran Cenk'i göstererek. Ceren gözlerini Umut'un gösterdiği yere doğru çevirdi.  Gördüğü kişi kalbini sıkıştırırken sendeledi. Cenk ise hızla adımlarla onların yanına yaklaşıp Umut'un kolundan tutarak yürümeye başladı. Sendeleyen Ceren'i Cemre tutmuş ve en yakındaki sandelyeyi çekerek otutturmuştu. Ceren'in kendinden habersiz akmaya başlayan göz yaşları ile Cem'e döndü. 

Cem çaresizce Ceren'e bakarken Şeyma dün akşam duyduğu ismi nerden duyduğunu şimdi hatırlamıştı.  İçinde olayların doğruluğunu tartmaya çalışırken Cem Cenk'in arkasından gitmek için hareketlenmişti. Şeyma ağabeyinin arkasından koşarken Ceren çaresizce Cemre'ye döndü. İkisinin de aklından aynı şeyler geçiyordu. Umut'un Ceren'in oğlu olabileceği. 

"Olabilir mi?" diye dile getirdi Ceren akıllarından geçen düşünceyi

"Olabilir, ama olmayabilirde.." Ceren akan göz yaşlarını silerken çaresizce bakıyordu etrafa. Her şeyi unutmak, hayallerini eksik de olsa gerçekleştirmek için geldiği bu yer onu daha da mahvetmekten öteye geçirmemişti. 

"Nasıl öğrenicem? Cenk'e sorsam asla doğruyu söylemez."  Cemre bir yandan dudaklarını kemiriyor bir yandan da nasıl öğreniceklerini düşünüyordu. 

"Kimlik, kimliğine bakıcaz. Orada ne zaman doğduğu falan yazıyordur." 

"Nereden bulucaz kimliğini?" dedi Cemre.  Ceren hızla oturduğu yerden kalkmış, baş dönmesini yok sayarak savsak adımlarla içeri adımladı. Telefonunu eline alıp aklına gelen ilk ismi ararken Cemre ise onun ne yapmaya çalıştığını anlamamış öylece duruyordu.

"Alo Doruk. Nasılsın."

"İyiyim arkadaşım sen nasılsın."

"Ben iyiyim de senden bir şey isteyebilir miyim?"

"Tabi. Söylemen yeterli."

"Umut, Umut Karaçay'ın kimliği lazım bana sen kayıtlardan bulabilir misin?"

"Bulurum da sorun ne?"

"Anlatırım ama senin hızlı olman lazım."

"Hmm. Tamam 5 dakika sonra WatsApp dan bakabilirsin."

"Teşekkür ederim." Ceren telefonu kapatırken Cemre ise onun içten içe olan sevincini ve merakını torpulemek istedi. Sonuçta bu Cenk'ti sağı solu belli olmazdı.

"Ceren, canım biliyorum zor ama, kaptırma kendini. Bak her şey olabilir." Ceren belli belirsiz gülümsemesini dudaklarından silerken gözlerinde ki Umut kırıntıları yok oluyordu.

Umut'un HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin