Medya: Hermes
Bölüm Şarkıs: Shawn Mendes- StitchesOy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ❤️
***
Üstümü değiştirdikten sonra dışarı çıkmak istedim ancak ayağımın ağrısı birden artmıştı ki bu da yürümeme engel oluyordu. Dağılmış yatağa tekrardan uzandım, duvarı izlerken bir an aklıma dün Hades'in verdiği kutu geldi. Doğrulup komidinin üzerinde duran kutuyu aldım. Ahşap kutunun önündeki ufak kiliti kaldırarak kutuyu açtım. İçinde bir kolye vardı, yalnızca kolye. Kolyeyi çıkartıp incelemeye başladım. Uzay boşluğunu hatırlatan bir görüntüsü vardı, baktıkça insanı içine çekiyordu resmen. Mor ve siyah geçişleri ve içinde sakladığı yıldızlar evreni içine hapsetmiş gibiydi. O kadar zarif bir görüntüsü vardı ki içimden onu takmak geldi. Saçlarımı önüme çekip kolyeyi rahatça takmaya çalıştım. Kilidini taktığıma emin olduktan sonra çekmeceden bir el aynası çıkarıp üstümde duruşunu inceledim. Oldukça hoştu, memnun bir yüz ifadesiyle aynayı yerine koydum. O an aklıma bir soru takıldı. Hades neden bu kolyeyi bana verdi? Sonuçta daha önce hiç tanışmadık... Kafama takılan sorular beni iyice gererken kolyeyi çıkartıp kutuya geri koydum. Kutuyu çekmeceye yerleştirirken kapı çalındı.
"Gel!"
Gelen Morpheus'du. İçeri geçip kapıyı kapattı. Ayağıma bakarken konuştu.
"Nasıl oldun?"
"Pek iyi olduğumu iddia edemem. Dün kullandığım ilaçların etkisi geçmeye başladı."
"Çok acıyor mu?"
Canımın yandığı düşüncesi bile onu böyle üzerken içimden ona kocaman sarılasım gelmişti. Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle konuştum.
"Merak etme, acı eşiği yüksek bir insanım ve fazla acımıyor zaten."
"Emin misin?"
"Gayet eminim. Peki sen nasılsın?"
"Ben mi? Her zamanki gibi."
"Bana her zamanki gibi gelmiyor Morpheus. Sende bir haller var. Anlat bana."
"Ápeiro ben... Atina'ya gittim."
"Ne?!"
"Şşt! Bağırma. Birileri duyabilir."
"Morpheus sen kafayı mı yedin? Nasıl yaparsın böyle bir şeyi?!"
"Bir şey yapmadım ki... Yalnızca gittim ve geldim."
"Nasıl yani? Olivia'yı görme-"
"Gördüm Ápeiro, o da beni gördü."
"Ee?"
"Ne ee? Bu kadar. Beni tanımıyor Ápeiro. Oğlunu tanımıyor."
"Sen onu nasıl buldun?"
"Babamda birlikte oldukları bir fotoğraf vardı. O fotoğraftaki kadını bulmaya çalıştım yalnızca. Pek değişmemiş zaten..."
"Ah Morpheus... Gel buraya!"
Dikkatli bir şekilde ayağa kalkıp Morpheus'un yanına yaklaştım ve sarıldım. Çok geçmeden kendisi de sıkı sıkı sarıldı. Morpheus, küçüklüğünden beri anne sevgisinden mahrum kalmış bir genç ve ona sevgisini gösteren kimseyi geri çeviremiyordu bu yüzden. Apollo elinden geleni yapmış olsa da o boşluğu asla dolduramazdı zaten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Tanrıça
FantasyYıllarca kendini hiçbir yere ait hissedememek nedir? Sanırım cehennemdir... Peki ait olduğun yeri senden alsalardı? Daha büyük bir cehennem mi? Peki, ya ait hissetmediğin bu dünya aslında senin hükmün altında olmayı bekliyorsa? Yaşadığın bunca acıda...