~19~

710 51 14
                                    


Medya: Hera
Bölüm Şarkısı: Duncan Laurence- Arcade

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ❤️

***

Hızla kendimi geri çektim. Ne yapmıştım ben? Ah! Gerçekten şu an o kadar utanıyorum ki.

"Apollo ve Hermes bizi bekliyor, gitsek iyi olur."

Tek kelime etmeden yüzünde imalı bir gülüşle bana baktı. Ellerimi bir an nereye koyacağımı şaşırıp saçlarıma uğraşmaya başladım. Lanet olsun, flört eden ergen kızlara benzemeye başladım. Ellerimi hızla saçlarımdan çekip konuştum.

"Gidelim mi?"

Kafasını salladı.

"Nasıl istersen."

Tamam, derin nefes alıyorız. Gidebiliriz. Hızlı adımlarla önüne geçerken az ileride Ares'i gördüm. Biriyle tartışıyor gibi bir hâli vardı. Aiolos'a dönerek o tarafı işaret ettim.

"Kiminle tartışıyor olabilir?"

"Bilmem, bakmalı mıyız sence?"

"Bizi ilgilendiren bir durum olduğunu düşünmüyorum."

"Yani?"

"Hadi bakalım."

Sessizce biraz daha yaklaştık ve bu sefer sesler daha net gelmeye başladı.

"Benden ne istediğinin farkında mısın sen?! Geçmişte bir çok hatam oldu biliyorum ama bu kadar alçakça bir şeyi benden isteyemezsin. Eğer bir şeyler öğrenmek istiyorsan git ve kendin araştır ben senin ayak işçin değilim!"

Onu bu kadar kızdıran şeyin ne olduğunu çok merak ettim açıkçası.

"Bak, şu an çok öfkelisin ancak bu konu hakkında biraz düşünürsen sen de benim haklı olduğumu anlayacaksın."

Çok naif bir sesti bunları söyleyen. Bu sesi daha önce hiç duymamıştım merak edip biraz daha yaklaşacağım an da Aiolos beni kendine çekti ve fısıldayarak konuştu.

"Bu kadar yaklaşman doğru değil. Seni fark edebilir, hadi gidelim."

Haklıydı, dediklerini onaylayarak sessizce oradan uzaklaştık. Kimsenin olmadığından emin olunca lafa atladım hemen.

"Kimdi o kadın? Tanıyor musun?"

"Sesi tanıdık değil, ilk defa duyuyorum. Ares'ten her ne istiyorsa eğer sarayla alakalı olduğuna eminim."

"Nasıl yani?"

"Şöyle açıklayayım, Ares her ne kadar bu zamana kadar herkese zarar vermiş olsada onun bir kırmızı çizgisi var. Yaşadığı ve uğruna ölümü bile göze aldığı bu saray. En büyük hayali ise günün birinde tahtın başına geçmek."

"Gerçekten mi? Hiç bu kadar sadık biri olduğunu düşünmemiştim."

"Ares bu, kimseye nasıl biri olduğunu göstermez ve kimseye gerekenden fazla yaklaşmaz."

"Peki sen onu nasıl bu kadar iyi tanıyorsun?"

"Birlikte büyüdük Ares'le öz kardeşlerimizden bile daha yakındık."

"Yakındık diyorsun ama şu an öyle değilsin. Neler oldu?"

"Ufak tefek kavgalarla bu günlere geldik."

Son Tanrıça Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin