Bölüm 9-Beni mi istiyorsun ?

27 5 2
                                    

*Hatırlatma*

"Abi iş tamamdır."

Gözlerim daha ağırlaşınca dayanamadım. Ve karanlığa teslim oldum.

#POYRAZ'IN AĞIZINDAN#

En az iki gündür Hazal'ı arıyoruz. Ama lanet oldun bulamıyoruz amk. Sanki yer yarıldı yerin dibine girdi. Delirmek üzereyim sanırım. Her yerde Hazal'ın suratını görüyorum. Her gözümün önüne geldiğinde yıkılıyorum. Umutsuzluğa kapılıyorum. Bu kızı neden birileri düzenli bir şekilde kaçırıyor onu anlamadım ben.

Ne istiyorlar kızdan lan! Bir dertleri varsa benimle halletsinler ibneler ! Bir kızı kaçırmak ve benim yüzümden o kıza zarar vermek onların kitabında yazıyor muydu ? Bir adam bunu yapar mı lan ! Gelir sorunu neyse erkek erkeğe çözeriz.

Barış odadan içeri girdi. Suratı asıktı. Yine bulamadık diyecekti oc.

"Abi.."

"Bulamadınız değil mi lan!?"

"Bak abi her yerde aradık ama.."

"Kapat lan çeneni. O kızı bulmadan gelirseniz cesedinizi ailelerinize paketle gönderirim. Yanında bir de prezervatifle hemde ! Yapamamışsınız bir daha deneyin diye not bile koyarım."

"Biz birilerinden şüphelendik abi ama.."

"Kim !?"

Dayanamayıp sinirle ayağa kalktım. Barış'ın yakasından tuttum.

"Söylesene lan !" Bir iki kere sarstım. Ağzında birşeyler geveledi.

"Yüksek sesle konuş !"

"Kenan Kahraman"

"O kim lan ?!"

"Deniz'in meşhur mafya babası."

"Ben niye ilk defa duyuyorum bu ismi?"

"Abi Deniz'e en son baya zarar vermiştik. Bu da babasıyla görüşmüş olabilir. "

"Bebek mi lan bu çocuk!?"

"Abi sonuçta babası İstanbul'un en karanlık mafyası."

"Yemişim mafya babasını."

"Öyle deme abi bunun yurtdışında da bağlantıları var. "

"Ne yani kızı yurtdışına mı kaçırmış olabilirler diyorsun ?"

"Olur mu olur abi."

"Peki nerelerde mekanları varmış bu itin. "

"Londra da büyük bir kumarhanesi var abi."

"Adı ne bu mekanın?"

"Death blue."

"Tamamdır. Uçak biletlerini hallediyorsun. Yarım saat sonra havaalanında buluşuyoruz. Çabuk ol.!"

"Tamam abi."

#DENİZ'İN AĞIZINDAN#

Hala yaralarım geçmemişti. Her gün pansuman yapıyordu Maya ama yinede izleri çoktu.

"Hayatım."

"Bana şöyle hitap etme Maya."

"Neden yaa."

"Biliyorsun çok sevdiğim bir kız var."

"Ne yani bende senin kadının değil miyim amaa ?"

Mal dudaklarını büktü bebek gibi. Sinir oluyordum bu kıza. Bu kızda Hazal'a.

"Git başımdan."

Terslediğim halde yüzsüzce hala her gece benimle yatıyor. Aptal sürtük.

Yavaş hareketlerle kapıdan çıktı. Bende yatakta biraz debelendim. Bir anda telefonum çaldı.

Arayan Barış'tı.

"Alo kardeşim."

"Deniz kardeşim. Sana çok önemli haberlerim var."

"Neymiş bakalım anlat."

"......................"

"Bu hala neden uğraşıyor benimle lan !"

"Bilmiyorum kardeşim. Bende emir kuluyum biliyorsun."

Biliyorum biliyorum. Haber verdiğin için sağol kardeşim."

"Önemli değil. Görevimiz."

*****

Gönderen:DENİZ KAHRAMAN

Baba en kısa zamanda ziyaretine geleceğim. Haber vermek istedim. Çok büyük mevzular var. Gelince detaylı konuşuruz.

Çarş, 21:45

. ✓✓

----------------------------------------------

#HAZAL'IN AĞIZINDAN#

Gözlerimi açtığımda bir yatakta yatıyordum. Başımda ise 15-20 tane siyahi adamlar vardı. Korkuyla doğruldum. Bomboş ama olabildiğince geniş olan odada sadece yattığım yatak vardı. Ve tüm adamlar etrafıma dizilmişti.

"Demek uyandın."

Ben sesin nereden geldiğini anlamaya çalışırken siyahi adamlar birden kafalarını aşağı eğdiler.

Ve hepsi birşeyler mırıldanmaya başladılar. Bu ne ingilizce ne de türkçeye benziyordu. Sonra mikrofon gibi bir şeyden çıktığını düşündüğüm cızırtılar çıkmaya başladı. Gerçekten çok korkuyordum.

O siyahi adamların aralarından bir beyaz adam çıktı. Üstü kıpkırmızıydı. Aslında beyaz olan takımı kanlar içindeydi. Ve kan resmen bir boya gibi beyaz takımı kırmızıya boyamıştı.

Korkuyla çığlık attım. Siyahi adamlar birden diz çöktüler. Yine garip bir dilde saçma sapan şeyler mırıldandılar. Beyaz adam tam yatağın ayak ucunda ayakta duruyordu. Gözleri kapandı adamın. Sonra ışıklar kapandı birden. Çığlıklarım odayı doldururken aklımı kaçırmak üzereydim. Işıklar tekrar açıldığında kimse yoktu odada. Etrafa bakınıp duruyordum fakat kimse yoktu.

Odada kapı olmadığını daha yeni fark ediyordum. Baya bir süre aradım ama kapı yoktu. Nasıl olur ya ? Peki ben buraya nasıl getirdiler ? Neredeydim ben böyle.

Tekrar yatağa gidip bağdaş kurdum. İleri geri sallanmaya başladım. Demin olanları düşünüyordum. Ve buradan nasıl çıkacağımı...

Işıklar tekrar kapandı. Bu sefer kim yapıyorsa bu oyunu ona seslendim.

"YETER ARTIK KİMSEN ADAM GİBİ ÇIK ORTAYA TÜRLÜ OYUNLARA GEREK DUYMA !"

Ve birden ışıklar açıldı. Daha yeni fark etmiştim. Yatağın ayak ucundaki duvarda ayna adılıydı. Ama gördüğüm şeyden dolayı kaskatı kesilmiştim. Arkamda bir kız vardı. Beyaz ve kirli elbiseleriyle öylece duruyordu.

Çığlık bile atamıyordum. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Aynada kıza bakarken o da bana bakıyordu. Siktir. Yine ışıklar kapandı.

"Beni mi istiyorsun !"

Gelen ses kulaklarımda yankılanıyordu.

"Beni mi istiyorsun ?"

"Beni mi istiyorsun?"

"Karşındayım işte. Beni mi istiyorsun?"

Bir şarkı çalmaya başladı..

BURADAN ÇIKIŞ YOK.

RUHLARA OYUN OYNAMAK YOK.

ZAMAN KALMADI.

ÖLÜM ENSENDEYKEN BURADAN ÇIKIŞ YOK.

BAK SALINCAKLAR BOŞ.

ÇOCUKLAR ÖLÜYKEN

BURADAN ÇIKIŞ YOK.

Gecemin GündüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin