Bebeklerim, uzun, yarı soft-yarı hard bir bölüm oldu bu yüzden DAHA MORE MORE YORĞM İSTİYORHMAÖKDÖSÖBakın bugün yarın falan ikişer bölüm gelebilir, biraz boşluktayım
sizleri seviyorum :*
İyi okumalarrrr
,
Gnash, hate u i love u
XV¦Başlayamamak
Hiç, birine karşı gardınızı tamamen indirdiğiniz oldu mu?
Hatalarını görmezden gelmeye çalıştığınız, ne olursa olsun,
Her ne olursa olsun şans vermek istediğiniz biri oldu mu?
Benim oldu. Tam da şu anda oldu hem de.
Kulaklarımı artık dış kulaklara kapadığım, batacaksak da birlikte batalım dediğim kişi, tam da yanımda, başını koyduğu bar tezgahından baygın gözlerle bana bakarken bunu düşünüyordum.
Bir şans, çok muydu?
En sonunda terk edip gideceği bir şans.
Hyunjin'e güvenmemekte haklı mıydım bilmiyordum. O kimdi? Biz kimdik?
Biz diye bir şey var mıydı ortada onu bile bilmiyordum.
Onunla hiç adam akıllı sohbet edememiştik. Sadece öpüşmüş, kavga etmiş,
Ve yeniden öpüşmüştük.
Bu ne kadar sağlıklıydı?
Hyunjin, beynimi mahvetmişti. Tüm sinir sistemimin içine sıçmış, göğsümün ortasında kendine koca bir taht kurmuş,
Orada uyuyordu.
Şaka gibiydi.
Tüm her şeyi riske atıp onu buraya getirmem ve sipariş ettiğim içkiyi beklemem şaka gibiydi. Akıllı Felix, eskisi gibi düşünen Felix bunu hayatta yapmazdı. En azından benim için, duygudan öte mantık ön plandaydı.
İşte bu yüzden tüm ilişkilerim hüsranla bitmişti belki de.
Şimdi ise en yanlış zamanda, en yanlış kararı, en yanlış kişi için almıştım. Aptallıktı, mantığım artık can çekişmeyi bırakmış, ruhunu tanrıya tamamen teslim etmiş ve beni kalbimle tamamen baş başa bırakmıştı. Mantıklı düşünemiyordum. O kimdi?
Tanrı aşkına Hyunjin kimdi?
Neden bana öyle bakıyordu neden-
Neden kalbimi bu kadar çok hızlandırıyordu?
Tüm bunları soracaktım.
Önüme, kalın kristalli bir bardakla konulan içkiyi hızla almış, gözlerimi ondan ayırmadan dikmiştim kafama. Elleri tezgahın üzerindeydi ve parmağının arasında pasta süsü olan o şemsiyelerden biri vardı. Kürdanımsı çubuğunu, işaret ve baş parmağının arasına kalem tutar gibi kıstırmış, tezgahın yüzeyine hayali bir şeyler çiziyordu.
Fondiplediğim bardağı gürültü çıkaracak bir şekilde masaya koydum ve elimin tersiyle ağzımı silip dudaklarımı yaladım. Annesinden azar yemeği bekleyen bir çocuk gibi bakıyordu.
Umarım, garip şeyler yaşamazdık.
"Kimsin?"
Evet, direkt girmem çok daha iyiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Any | hyunlix
FanfictionWhy'd you only call me when you're high? 070121-hyunlix#2 10,20 04,22