XVII¦Soru(n)lar

2.5K 268 292
                                    


Arkadaşlar, genel olarak hyunlix ilişkisine odaklandığım için sahnede sürekli onlar ve onların arasındaki konuşmalar olacak.

Şu an softum nedenini beş dk sonra alnlarsınız zaten şarkı da cabası smdmlsjdd

iyi okumlaarr

Lütfen more and more yorum smdkdk

Bölüm sonunda sizden sevgi sözcükleri bekliyorum :**

,

Martin Garrix & Bebe Rexha  , İn the name of love

XVII¦Soru(n)lar

Öksürükten geberiyordum.

Jisung'un getirmiş olduğu ilacı içeli üç  saat olmuştu ve arkadaşlarım, iki gündür okula gelmediğimden dolayı, her ne kadar telefonla konuşmuş olsak da içlerinin rahat olmadığını söyleyerek bir saatlik-ki telefon şarjı dolma süresi - misafirim olmuşlar ve ardından hastalık kapmak istememe bahanesiyle gitmişlerdi.

Ve şimdi, banyo yapmamdan ötürü ıslak olan saçlarım, esnemi ufaktan ufaktan nemlendirirken bir yandan öksürüyor, diğer yandan ise şifresi zaten olmayan telefonun kapalı ekranına bakarken Hyunjin'e küfürlerimi sıralıyordum.

Aklıma geldiğinde dahi, hasta olmamın dışında ekstradan ısınıyor, ekstradan halsizleşiyordum sanki.

Gerçekten bitkindim. Moralim inanılmaz düşüktü ve sabah yediğimle akşamı etmek üzereydim. Benden aldıkları zaten yetmemiş gibi,

Bir de hastalığını bulaştırmıştı orospu çocuğu.

Gerçi, umurunda mıydı ki?

Telefonu bile saatlerdir elimdeydi ve o, karıştırma ihtimalimi bile siklememiş, onca geçen zamana rağmen hâlâ gelmemişti. Aslında gelmemiş olması bir yandan iyiydi çünkü onu eğer bir daha görürsem bu sefer olabilecekleri gerçekten kestiremiyordum. Aklıma onu kapıya vuruşlarım geliyor, nefesim iyice daralıyor ve avuçlarım karıncalanırken ağlama raddesine yalın ayak tırmanıyordum.

Lanet olsun ki düşündükçe içim acıyordu.

Beni yıpratıyordu. Hyunjin'in, neresinden bakarsam bakayım, iyi tarafını yalnızca uçkurunu doyurmak adına gösterdiğini görüyordum.

Beni, sadece gözümü boyamak için önemsediğini görüyordum.

Mesele ileri gitmek falan da değildi aslında. Onunla her halükarda,

Zaten yatacakmış gibi hissetmiştim zaten. Bu o kadar da önemli değildi. Sevişmeyi, öpüşmeyi ve diğer tensel temasları o yokken de yaşamıştım. O yokken de birileriyle beraber olmuştum.

O yokken de ilgiye boğulmuştum.

Mesele, sonraki aşamaydı. Mesele, geride bırakacağı enkazı nasıl toparlayabileceğimdi. Benimle işi bitecekti.

Beni elde ettikten sonra her şey bitecekti.

Peki ben bununla baş edebilecek miydim?

O mesajı okuduğum halde acı çekiyordum. O mesajı okuduğum halde hâlâ Hyunjin'i, onun şu anda ne yaptığını düşünüyordum. Her seferinde 'kafayı yemek' tarifini dibine kadar yaşıyor, delirmenin eşiğinden dönüyordum fakat yine de burada olmasını, yanımda olmasını istiyordum. Aşkın getirileri bir yandan, berbattı. Aşk, en azından şu anda tattığım kadarıyla toz pembe değildi.

Any | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin