HARABE

66. Bölüm: Gökyüzü Yeryüzündeymiş

66.Bölüm: Gökyüzü Yeryüzündeymiş

* Ateş bendim kabul. Ama sendin hem ateşi yakan, hem yangını başlatan.*

"Bak, bak!" demişti elini beline atarak Bulut sitemkâr bir sesle. "Birde gelmem diye tutturmuştu! Ulan varya Minik senin şu âni ruh değişikliklerin bende olsa herkes tarafından boğazlanırdım!"

"Ama Bulut," demiştim tahterevallide yukarıda kalırken. Karşımda Bulut vardı ve keyfi gayette yerinde zeminle buluşmuştu. "Beni indir hemen!"

"Hava güzel mi orada?" demişti ayaklarını iki yana açıp kendini sabitlerken. "Zirvede çok daha güzel oluyorsun."

"Birde seni görelim o zaman Bulut." Deniz önüme geçtiğinde demirin üzerine oturmuş ve oturduğu an Bulut resmen havaya uçmuştu. Kendimi zeminle bire bir bulduğumda büyük bir kahkaha atmıştım ve şoke olan havadaki Bulut'a alayla bakmıştım.

"Hayatımda gördüğüm en şerefsiz insansın Deniz!" Ayaklarını sallandırmaya başladığında yerinden dahi kımıldayamıyordu ve sadece çırpınıyordu. "Ama bu haksızlık!" diye cırlamıştı. "İkiye bir saymam ben!" Deniz sayesinde görülmeyen bana zar zor baktı. "Minik sen yoksun ama olsun aha bu öküz senin yerine de var."

"Öküz?!" dedi Deniz. Tahteravallide oynamaya başladığında ben ve Bulut bir aşağıya iniyor bir yukarı çıkıyorduk. "O öküz işte seni böyle silkeler aptal herif."

"Sert erkeğim benim," demişti Bulut Deniz'e öpücük atarken. "Ama burada zararlı çıkan Minik oldu. Beyni sulandı kızın!"

Kalktım tahterevalliden. Deniz'in kolunu tutup onu da kaldırdığımda havada olan Bulut bir anda yere çakılmış ve "Kıçım!" diye inlemişti. "Ah aman Tanrım, kıçım koptu."

"Kıçın koptu?" demiştim alayla. "Yoo hâlâ yerinde sanki."

"Kıçım koptu Minik!" Bağırıyordu ve bunun farkında bile değildi. "İstersen gel bak."

"Biraz daha konuşursan şuradaki teyze sapık var diye bağıracak Bulut." Bulut Deniz'den gözlerini ayırıp kadına döndüğünde saniye geçmeden bize döndü.

"Kadın yüzüme değil kıçıma bakıyor!" Tekrar kadına döndü ve tekrar bize. "Aman Tanrım, yoksa sugar mommy olmayı planlıyor ve bunun için ben ve o güzel kıçımı mı seçti?!"

"Parada anlaşırsanız olur?" demişti Deniz göz kırparak.

"Kendine gel Deniz." Sinirli görünmeye çalışan Bulut'a gülmekle yetindim. "Biz zenginiz."

"Ah sürekli unutuyorum bunu, evet kahrolsun biz zenginiz."

"Siz zengin değilsiniz aileniz zengin," demiştim ikisini de iğneleyerek. "İkiniz de beş para etmiyorsunuz."

"O zaman ben bu teyze ile konuşmaya kaçar." Bulut el sallayarak teyzeye döndüğünde adım atmasına izin vermeden kolundan tutmuştum. "Ne?!" demişti sitemle. "Ben fakir olamam Minik. Bir sugar mommyye ihtiyacım var."

"Bulut, sen daha önce kimseyle öpüşmedin bile."

"Ah!" Elini sol göğsünün üzerine koydu. "İşte bu koydu Minik." Ardından parmakları dudaklarına ulaştı. "Ben daha önce kimseyle öpüşmedim..." dedi bu, hayatındaki en acı şeymiş gibi.

"Boşver be kader dostum," demiştim alayla. "Bend-" Ve Deniz sinirle sözümü kesmişti.

"Seni öpecek çocuğu silkerim ben."