Oyuncu

İlk

Eve geldiğimde söylenerek içeri girdim. Üst katımızda oturan ev sahibimiz yine gözü üzerimdeydi. Sanki evini pavyona çeviriyoruz! Çalışıyoruz ve kiramızı düzenli ödüyoruz.

Mutfaktan ses gelmesi ile "Tuana evde misin?" diye sordum.

"Evet. Yanıma gelsene." dedi. Yanına gittiğimde yemek hazırlıyordu. Oflayarak sandalyeye oturdum. 

"Çekim nasıl geçti?" diye sordu. 

"Güzeldi. İşi yapabildim ama tekrar bir iş bulmam gerek." dedim. 

"Bir ajansla anlaşabilsen aslında çok iyi olur." dedi Tuana. 

"Biliyorum ama kim daha çömez birisi ile iş yapmak ister? Daha tecrübeli insanlar ile çalışmak istiyorlar." dedim. 

"Yaz sezonu yaklaşıyor. Sektöre yeni oyuncular almak isterler. Bir şansın olabilir." dedi.

"Benim de tek umudum onlar. Yoksa Trabzon'a geri annemin yanına dönüp çay ve fındık toplama gibi işlerde çalışacağım. Hayallerimi de televizyondan izleyeceğim." dedim.

"Öyle söyleme. Sende büyük bir yetenek var. Eminim ki harika yerlere geleceksin. Hem bana yakışıklı oyuncular arasından sevgili bulman gerek! Sap ölmek istemiyorum." dedi gülerek. 

"Hiç kusura bakma ev arkadaşıma koca bulup da koca kirayı kendi omzumda taşımam." dedim. 

"Senin dizi yarın gösterime giriyor. İlk oynadığın dizi olacak!" dedi heyecanla. 

"Sektöre intihar rolü ile giriş yaptı!" dedim gülerek. 

Telefonumun çalması ile arayana baktım. Annem arıyordu. Hızlıca açıp kulağıma götürdüm. 

"Hatice Sultan beni mi özlemiş?" dedim.

"Arayrım arayrım, açmaysın. Nerdesın?" diye konuşması ile gülümsedim. İstanbul'da kala kala Trabzon ağzını neredeyse unutmuşum. Annem "Arıyorum, arıyorum, açmıyorsun. Neredesin?" demek istemişti.

"Anam dedum ya çekime gideceğum.  Oradaydım." dedim. 

"He tamam. Ninen aramış da bir şey oldi zannediy. Ha ben onu ariyim. Haber vereyum da." dedi. 

"Görüşürüz anacum. Hepunuzi çok sevirum." dedim ve telefonu kapadım. 

"Annen ile Karadeniz ağzı ile konuşmanızın hayranıyım. Farklı bir dil gibi geliyor kulağıma." dedi Tuana. 

"Sen birde bizim oralara gel. Şok yaşarsın." dedim.