Oyuncu

Geliyorum

Zilin çalması ile gözlerimi açıp kapıya doğru yarı uyur şekilde gitmeye başladım.

Kapıyı açtığımda karşımda Pars'ı görmem ile kapıyı geri kapadım.

Geri kapıyı tıktıklamaya başlaması ile "Birazdan geliyorum." diye bağırdım ve banyoya koştum.

Elimi yüzümü yıkayıp tuvalete girdim. Banyoda iş bittikten sonra odama gidip yırtık kotumu ve siyah tişörtümü giyip aynada kendime baktım. Saçlarımı hızlıca tarayıp topuz yaptım ve çantamı aldım.

Kapıya gidip açtığımda Pars bana şaşkınlıkla baktı ve "İki Beril arasındaki farkı bulma oyunu falan oynayacaksak neden önceden demedin?" diye sordu. 

"Ne komiksin. Niye gelmiştin?" diye sordum. 

"Senaryoyu ezberledin mi?" diye sordu. 

"Birinci bölümün çoğunluğunu ezberledim." dedim. 

"O zaman settekilere haber veriyorum. Çekimler için çalışmalara başlayabiliriz." dedi.

"Sen daha dün bir bugün iki. Ne ara ezberledin de çekimlere başlayacağız?" diye sordum. 

"Sizin ajans ile ortak çalışacağımız için senaryo bana daha önceden verilmişti. O yüzden sorun olmadı." dedi. 

"İyi o zaman, gidelim." dedim ve ayakkabılarımı giyip evden çıktım. 

O sırada apartmanın merdiveninde Mustafa Amca bize bile bakmadan hızla dışarı çıkınca şaşkınlıkla "Bu adamın kafasına ne düşmüş de laf atmadan gitti." dedim. 

"Sana uğramadan önce biraz konuştum. Bundan sonra değil laf atmak, bakamaz bile." dedi. 

"Buna gerek yoktu diyemeyeceğim çünkü çok iyi olmuş. Teşekkürler." dedim gülümseyerek. 

Gülerek kolunu omzuma atmıştı ki "Canını seviyorsan o kolunu omzundan çek." dedim. 

"Rol için alıştırma." demesi ile "Role girdiğimiz sıra yaparız." dedim ve evden çıkıp arabaya bindim.

Ardımdan şoför koltuğuna geçip oturdu ve arabayı sürmeye başladı.