Pars'ın ajansına geldiğimizde içimi bir heyecan kapladı.
Pars elimi kavrayınca gülümsedim. Bizim ajansa göre burası bin basardı.
"Hoş geldiniz Pars Bey." dedi sekreter. Niye sekreter etek giyiyordu. Yani neden?
Pars bana bakınca neye kaşlarımı çattığımı anlamıştı.
"Benim ofisimdeyiz. Bize iki kahve getir." dedi.
Sekreter "Hemen efendim." deyip gitti.Koridorda ünlü insanlar görmem ile hepsinden imza istesim geldi ama şimdi bende ünlü olacağım. Böyle imzalar istemem olmaz.
Pars ofisinin kapısını açınca içeri girdim ve hızla onun sandalyesine oturdum.
"Bakıyorum da birileri patron koltuğunda gözü var." dedi Pars.
"Sevgilimin koltuğu. Otururum. Kimse de laf edemez." dedim.
"Bugün canlı yayına çıkacağız. Heyecanlı mısın?" diye sordu.
"Çok." dedim.
"Birkaç programa çık. Bu heyecanın geçer." dedi.
"Sanmıyorum." dedim gülerek.
Pars yanıma geldiğimde sandalyede ayaklarımın yere değmediğini görüp kahkaha attı.
"Gülmesene." dedim.
Gülerek belimden tutup kaldırdı ve masaya oturttu. Kendisi sandalyeye oturunca somurttum.
"Böyle daha uzun oldum gibi ama." dedim.
"Bence seni böyle masa süsü yapmam gerek. Gördükçe aşık olurum." demesi ile "İşine odaklanman lazım." dedim.
O sırada kapı tık tıklandı ve içeri sekreter kız girip kahvelerimizi bıraktı.
"Güzelim sen kahveni iç. Bende şuradaki birkaç dosyaya bakayım." dedi.
"Peki." dedim ve kahvemden bir yudum aldım.
Dosyalardan birini alıp çalışmaya başlaması ile gülerek yanağını dürttüm.
Bana bakması ile hızla kafamı farklı yöne çevirdim.
Gülerek kafasını geri dosyaya çevirince tekrar yanağını dürttüm.
Tekrar bana bakınca bu sefer de salladığım ayaklarıma baktım.
Dosyalara dönünce yanağını dürtecekken bir anda beni çekip kucağına oturttu.
Yüzüm, özellikle yanaklarım kıpkırmızı kesilirken ona sarıldım.
"Böyle daha iyi." dedi ve dosyayı okumaya devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oyuncu
Chick-LitOyunculuk mesleğini yapan genç kız ve yeni anlaştığı şirketle hayatında değişen olaylar.