Ayaklanma

333 40 0
                                    

Zed
Büyük bir kubbe altındaki koltuklarda asiller ve Alderaan'a saldırmayı kabul eden birlikler oturuyordu. Yüzbinlerce kişinin üzerinde ise kurumuş kan kokusunu alıyordum. Planım gayet başarılı ilerliyordu. Alderaan'ın bir sürü stratejik öneme sahip bölgesini almış hızla ana kuleye saldırmaya hazırlanıyorduk. Bakışlarımı saldırılardan zaferle dönmüş ordu, birlik ve asillere diktim.
"Kardeşlerim, çok az kaldı. Barışın geri gelmesine... Hayatıma, hayatımıza ve özgürlüğümüze, yapılan saldırılar bende büyük yaralar açtı. İzler bıraktı. Ama sizi temin ederim kararlılığım hiç bu kadar güçlü olmamıştı! Her alanda güvenliği ve kalıcı dengeyi sağlamak amacıyla Alderaan'ın yönetim biçimi sistem değiştirecek ve adı da Galaktik İmparatorluk olacak! Daha güvenli, eşitlikçi ve huzurlu bir toplum için ayaklanın kardeşlerim!"

Salonda binlerce kişi ayaklanıp sözlerime alkış tutuyorlardı. Ve bir özgürlük işte böyle ölür. Alkışlarla...

_____________________________________

Korben'in eşi Jewel... Saraydan kaçtığı haberini aldığım ilk vakit onu yakalamak ve Alderaan tahtı için canlı kalkanım olarak kullanmak istemiştim. Tabii emrim altındakiler daha yetenekli olup sevgili yeğenim Korben 'den önce onu bulmuş olsalardı.

Bu büyük şansı kaçırdığım gerçeğini hatırlamak bende gereksiz bir gerilime sebep olmuştu. Sinirle yanımdaki generale döndüm. Kesin bir ses tonuyla konuştum. "Talihsiz bir takım gelişmeleri unutalım. Daha hızlı davranmamız gerekecek. Birliklerini topla Alderaan'ın topraklarına birer sivil olarak yerleştir."

Bana şüpheli bir tavırlara gözlerini çevirdi. "Efendim bunların hiçbiri yasal değil. Şayet planımız başarısız olursa..."

"Ben yasallaştıracağım. Tahta geçtiğim gün."

"Peki ya Kral ve kardeşi?"

"Onları ufak bir kargaşa çıkararak tehlikenin içine atacağım bu sırada da saray tamamen savunmasız kalacak. O küçük kıvılcım hariç." emrimdeki herkesin içini titretecek bir gülüş sundum. "Sevgili yeğenim Dejan ile bir görüşme ayarla."

"Evet, efendim. Emredersiniz."

____________________________________

Dejan

Yemek sırasında yanıma yaklaşan asker hafiften kulağıma eğilirken kimsenin duymaması umuduyla fısıldadı. "Amcanız. Sizinle irtibat için onay bekliyor." Amcam mı? Bu beklenmedik görüşme talebiyle kaşlarım çatılırken Korben bendeki bu aurayı fark etmiş olacak ki yüzüme karşı ani bir dönüş yaptı. Jewel'in dikkatini çekmeden bana "Neler oluyor?" manasında bakışlar atıyordu. Ben ise onu ve merakını sofrada bırakırken yanlarından kalktım. Korben de benimle beraber ayaklanmaya kalktığında Jewel endişeyle ikimize doğru döndü.
"Lazım olursa seni haberdar ederim. Otur ve eşinle bu güzel sofranın tadını çıkart." saldığım baskın aura ile birlikte hareketlerimle Korben'i oturması için ikna etmiştim. Şayet ona bu kadar sert olmazsam biliyorum ki beni asla dinlemez ve endişelerimi öğreninceye kadar durmazdı. Biliyorum ki onun merakı yaramaz küçük bir çocuktan farksız.

İletişim Odası

"Merhaba sözde dirlik Kralı Dejan"
Her zamanki alaycı tavırlarını takınırken beni selamlıyordu. Ne klasik ama.

"Neden direkt lafa girmiyorsun amca? Şayet konu taht meselesi ise cevabım değişmedi."

Anlamadığım bir şekilde dudakları yukarı doğru kıvrıldı. Öyle ki bu gülümseme içimde büyük bir huzursuzluğa sebep vermişti.
"Hayır. Bu sefer daha farklı. Sana bir soru sormak için konuşmak istedim sevgili yeğenim."

"Nedir o?" dedim fakat öğrenmek istediğimden emin değildim.

"Halkını seviyor musun?"

"Ne?" ve işte yine içimi saran bu huzursuzluk hissi baş göstermişti. "Ne demek istiyorsun amca? "

"Soru basit Dejan. Halkını seviyor musun? En azından bazı haklarından vazgeçecek kadar seviyor musun?"

"Seviyorum." dedim tereddüt göstermezken. Şayet bir insanımın hayatı bile benim için önemliydi.

"Çok güzel bir cevap. Senlik bir cevap. O zaman şöyle söyleyeyim. İtimatın altındaki 'Sylat' gezegeni ablukam altında. Ve elinde iki seçeneğin var sevgili yeğenim. Ya buraya gelir ve bu gezegen üzerindeki hakimiyetinden vazgeçtiğini kabul ettiğin anlaşmayı imzalarsın ya da olur da anlaşmaya varmayıp gezegeni ablukadan kurtarmak için birlik gönderirsin ve ben sen buraya ulaşamadan önce burada yaşayan tüm canlıları öldürürüm. "Bir kaç saniyelik sessizlik ardından kesin bir ses tonuyla konuştu." Ve sen bunu yapabileceğimi biliyorsun. "

Plan basit gençler.  kralı kaleden uzaklaştırmak ve tamamen savunmasız bir anında merkeze saldırmak. Ya da Dejan bu ihtimali düşünür ki zaten ihtimal veriyordur. Halkının ölümüne razı gelecek. Ya da kurtarma şansı varken kaleyi savunmasız bırakacak.  Ne olsa ki?..
Siz olsanız merkezi korumayı mı yoksa yaşayan canlıları kurtarmayı mı seçersiniz? 🙂

Yeni Dünya ||Tamamlandı||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin