²⁴

2.5K 152 90
                                    

Sabah gözlerimi açtığımda, yatakta esnemiş ve ardından sola doğru dönmüştüm. Jungkook dudakları aralanmış bir şekilde uyumaya devam ediyordu. Bu görüntü kalp atışlarımı hızlandırsa da gülerek yaklaşmış ve dudağını öpmüştüm.

Huylanarak arkasına döndüğünde, daha fazla rahatsız etmeden yataktan kalkmış ve lavaboya doğru, gözlerimi ovalayarak ilerlemiştim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra havlu ile yüzümü durulamış, ardından tekrar odaya geçmiştim.

Masanın üzerinde duran Jungkook'un kameralarından birini elime aldığımda, biraz incelemiş ve sonrasında video için kayda başlamıştım.

Kameraya gülerek el sallamış ve sonrasında yaklaşarak kahküllerimi düzeltmiştim. "Jungkookie uyuyor." diye tatlı bir şekilde konuşmuş ve gülmüştüm.

"Onu uyandırmalı mıyım?" düşünür gibi yapmış ve dudaklarımı büzmüştüm. Yavaş adımlarla yatağa çıktığımda, dizlerimin üzerinde ilerleyerek, Jungkook'un yanına kadar gelmiştim.

Yan yatan Jungkook'un üzerine yattığımda, kamerayı da bir elimle tutuyordum. Başımı ona doğru yaklaştırmaya çalışmış ve boynunu öpmüştüm.

"Uyanmıyor." demiş ve kameraya bakmıştım. Jungkook kımıldanmaya başladığında geri çekilmiş ve yatakta oturmuştum.

Gözlerini aralayıp, etrafa bakmaya başladığında beni fark etmiş ve gülmüştü. Ben de onu kameraya çekiyordum.

"Günaydın Kook" elimi tutmuş ve beni yanına çekmişti. Kamerayı yukarıdan bize tutarken, o yaklaşmış ve yanağımı öpmüştü.

"Ne yapıyorsun?" hâla uykulu sesi ile mırıldandığında çok tatlı gözüküyordu. "Video çekiyorum." kolunu belimin altından geçirmiş ve bana sarılıp, kafasını göğsümün üzerine koymuştu.

Kamerayı onun yüzüne yaklaştırmıştım. "Gelecekteki bize ne demek istersin?" kamerayı burnunun ucuna kadar soktuğumda gülmüştü.

Elini bir sır verir gibi ağzına götürmüş ve biraz daha kameraya yaklaşmıştı. "Lisa seni seviyorum." diye fısıldadığında gülerek ona ayak uydurmuştum.

"Çok şapşalsın." kamerayı ikimize çevirdiğimde eli ile yanaklarımı okşamıştı. "Çok tatlısın." yanaklarım ile oynuyor sonrasında, öpüyor, kendi kendine konuşuyordu. Ben ise onun bu haline gülüyordum.

"Bugün ne yapacağız Jungkookie?" ona doğru döndüğümde, dudaklarıma kısa bir öpücük kondurmuş ve ardından kameraya doğru dönmüştü.

Elini tekrar sır verir gibi ağzına koyduğunda fısıldamıştı. "Bu bir sır."

"Şaka yapıyorsun şu an?" hem eline hem ona bakıyordum. Sabah otel odasında birlikte kahvaltı ettikten sonra dün akşamdan beri bana söylemediği yere gelmiştik.

Tamam kesinlikle bunu beklemiyordum.

"Hadi Lisa elini ver." bana gülerek bakmaya devam ettiğinde, haklıydı. Çünkü şu an salak gibi suratına bakıyordum.

Elini tutarak büyük yata adım attığımda, beni çekmiş ve kendisiyle birlikte yatın içine doğru ilerletmeye başlamıştı.

Evet şu an yattaydık. Nasıl oldu bilmiyordum ama gerçekten öyleydik.

"Hâla çok tatlı gözüküyorsun." diyerek bana döndüğünde, koluna vurmuştum.

Jungkook eşyalarımı alıp, içeriye bıraktığında, yat çoktan hareket etmeye başlamıştı. Ne yapacağımızı bilmiyordum. Bana uzattığı siyah dalgıç kıyafetlerini aldığımda, onun suratına bakıyordum.

PHİLTRE | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin