⁴⁷

1.5K 132 126
                                    

İyi Okumalar✨

Jungkook'dan

Etrafta dolanmayı bırakıp yerime oturduğumda, Jin hyung omzumdan tutarak tekrardan ayağa kalkıp kaçmamı önlemişti. Şöyle ki artık saçlarımı kesmem gerekiyordu fakat Lisa'nın şu an hiçbir şeyden haberi yoktu. Birkaç haftadır yeni comebackleri için uğraştıkları için söyleyebilme imkânı bulamamıştım. Bu hafta sonu orduya teslim olacaktım, bundan haberi vardı fakat ondan habersiz saçlarımı kestiğimi öğrenirse bana kırılacağını biliyordum. Saçlarımla oynamayı seviyordu fakat yapmak zorundaydım.

"Artık kaçma Jungkook. İki gün sonra gideceksin, yapalım bitsin işte." dört hyungumda karşımda dizilmiş bana bakarken artık kaçamayacağımı anlamıştım.

"Jungkook hemen uzarlar merak etme, ama tekrar kesiyorlar." Hoseok hyungun gülerek söylediği şey ile diğerleri de gülmeye başlamıştı.

"Hyung en azından bir Lisa'ya haber verseydim."

"Otur oturduğun yerde beni deli etme." Suga hyung eline traş makinesi ile bana yaklaşmaya başladığında gözlerimi yerinden çıkartacak şekilde açmış ve koltukta geri kaçmaya başlamıştım.

"Hayır hayır! Ben daha hazır değilim!" Namjoon hyung ve Hoseok hyung da koltuktan kalktığında beni tutmaya çalışmışlar ve başarmışlardı da.

"Kımıldanma sakın, bu iş burada bitiyor." artık kaçacak deliğim kalmadığında, kaderime boyun eğerek derin bir nefes vermiş ve arkama yaslanmıştım. Lisa ağzıma sıçacaktı.

Ben bugün gittiğimde birlikte kesebileceğimizi düşünüyordum oysaki. Kucağıma saç tutamlarım düşmeye başladığında bakışlarımı koltuğun üzerine doğru indirmiştim.

"İnsan bir şey koyar altına, kim süpürecek burasını?" Jin hyung bize söylenirken çoktan eline süpürgeyi alarak temizlemeye başlamıştı bile.

Lisa'dan

Dans pratik odasından çantamı alarak çıktığımda, hem bulunduğumuz ayın sıcaklığından hem de dans pratiğinden çıkmış olmanın verdiği terlilikle enseme yapışan saçlarımı yukarıdan at kuyruğu yaparak aşağı kata inmeye başlamıştım.

Arka tarafta bulunan şirketin araçlardan birine binmiş ve arkama yaslanarak derin bir nefes vermiştim. Akşam olmak üzereydi, aslında daha kalırdım fakat bu akşam Jungkook ile birlikte olacağımız için erkenden bitirmiştim. Az çok neden buluştuğumuzu tahmin edebiliyordum galiba zamanı gelmişti. Kesin bir tarih söylemese bile bu zamanlarda olacağı belliydi.

Yıllar ne kadar da çabuk geçmişti anlayamamıştım bile. Ama güzel anılar biriktirmiştik en azından, birlikte olan yıllarımız eğlenceli ve atraksiyonlu geçmişti. Jungkook ile gerçekten Lisa olabiliyordum. Diğerlerine yansıtamadığım yönlerimi ya da duygusal hallerimi her şeyimi rahatlıkla paylaşabiliyordum. Önümüzdeki iki yıl nasıl geçecekti bilmiyordum, galiba kendimi tamamı ile işime adayacaktım.

Ona olacak özlemimi dilime dahi dökemiyordum, anlatamazdım. Ben Jungkook'u her şeyden ve herkesten daha fazla severken, bekleyebilirdim tabiki. Bekleyecektim de zaten, o benim ilk ve tek sevgilimdi.

Araç sitenin otoparkında durduğunda yan tarafıma koyduğum çantamı da alarak arabadan inmiştim. Vakit kaybetmeden binaya girdiğimde asansör yardımı ile hemen dairemin katına ulaşmıştım. Çantamdaki anahtarlarımı çıkarmanın ardından kapının kilit yerine geçirdiğimde bir kez çevirmenin ardından kilit açılmıştı. Sanırsam Jungkook benden önce gelmiş olmalıydı.

PHİLTRE | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin