10.Tacenda

403 63 12
                                    

Tacenda:Bazı şeylerin söylenmemesi veya ortaya çıkarılmaması herkes için daha iyidir anlamında kullanılır.

Alana Bloom Mason'un kasabanın tepesine yapılmış oldukça yeni malikanesinden içeri girerken onu ilk karşılaşmalarındaki gibi bekleyen Cordell aralarındaki samimiyetin ilerlediğini düşünerek gülümsemişti.Alana sonuçta buraya geliyorsa Mason'u kabul etmiş sayılırdı ve çok yakında planlarını devreye sokacaklardı.Efendisinin neler yapacağını düşündükçe içi bu soğuğun içerisinde tekrar ısındı ve düşüncelerini yutkunarak zihninin bir köşesine yollarken kasabada olanları düşününce tekrar gülümsedi.

Bugün güzel bir gündü.

"Alana Bloom.Kahvaltıda bana eşlik edebileceğini umuyordum."

Alana çantasını bir kenara bırakmış eldivenlerini çıkartırken Mason ağzı dolu bir şekilde onu selamlamıştı.Onun domuzlarla arasının iyi olduğunu umuyordu çünkü yediği yemeklerin neredeyse hepsi aynı içeriği taşıyordu.Cordell'in ona başka ürünler ayarlayabileceğinden emin olsa da endişe duymuştu.Onun tatmasını istiyordu.

"Terapinizi tartışacağımızı sanıyordum Bay Verger. Bana söylediğiniz şey tam olarak buydu."

"Bana Mason de."

Mason bu konuşmanın aralarında birkaç kez daha geçtiğini düşünerek çatalını keyifsiz bir şekilde kenara bıraktı. Buraya gelmesinin sebebi işlerin kısa sürmesini istemesiydi.

Yeterince beklemiş, intikam hissi zihnine kadar işlemişti. Artık harekete geçme zamanı olduğunu biliyordu.

Bunu iliklerinde hissedebiliyordu.

"Sanırım güven bağları tam olarak kurulmadı. Aramızda."

Alana viski şişesinin kapağını açarak cam bardaklardan birini aldı ve cevap vermedi. Sabahın körü sayılabilecek bir saatte acı bir şekilde boğazından geçecek olan viskiye bu kadar aç bir şekilde davranması ruhsal olarak ne kadar dağıldığının küçük bir göstergesiydi.

Mason onun bir zamanlar Hannibal'a karşı hisler beslediğini ve daha da üstünde onun için birçok fedakarlık yaptığını biliyordu ama artık Hannibal'ın gerçek yüzünü görme zamanı gelmişti.

Onu bu şekilde kullanabileceğini umuyordu ama önce yanında görülen adam hakkında konuşmalılardı.

Will Graham.

Oyunu belirgin bir şekilde değiştireceğinin farkındaydı.

"Bunu kuracak bir şeyler yapmadın Mason. Bunu ikimiz de biliyoruz."

"Seanslarımız ilerledikçe terapinin çift taraflı olduğunu göreceksin Alana. Sana her şeyi bir anda anlatırsam bana inanmakta güçlük çekebilirsin. Gerçekleri sindirmen ve ne yapacağını düşünmen için sana zaman tanıyorum gibi düşünebilirsin."

Sandalyeyi kaba bir şekilde çekerek ayağa kalktı ve yeşil takım elbisesine çekidüzen verdi. Kumral saçları kafasının ortasında bir palmiye gibi dağılmış ve dikdörtgen şekilli gözlükleri ise kemikli burnuna oturtulmuştu. Ağzını peçeteyle silerken Alana'ya koltuklara doğru ilerlemesini işaret etti. Cordell Alana'nın gelişinden önce biraz hazırlık yapmış ve küçük sehpalardan getirerek atıştırmalıklara yer açmıştı. Mason Alana'nın yemek konusunda nasıl hissettiğini bilmiyordu bu yüzden her ihtimali düşünerek onu etkilemek istiyordu.

Bu aşkla ya da arzuyla alakalı bir etkileme duygusu taşımıyordu sadece Hannibal'ın tarafından birini daha kendi amaçlarına hizmet etmesi için kullanmayı düşünüyordu. Bu sadece kendisine savaş açtığından bile haberini olmayan bir adama karşı savaş açışının izleriydi. Hannibal belki Alana'yı kaybettiğinin farkında bile değildi ama zamanı geldiğinde bunu onun gözüne sokmak için elinden geleni ardına koymayacaktı. Ondan iliklerine kadar nefret ediyordu. Bazen onu hatırlatan en ufak bir kelimeyle katran gibi köpüren öfkesini serbest bırakıyor ve boş bir odada olsa bile kendini başka bir şeyle oyalayana kadar düşüncelerine avazı çıktığı kadar bağırıyordu.

Lost/HannigramHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin