YORUMLARINIZI ÇOK MERAK EDİYORUM LÜTFEN YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.
NOT:OYLARINIZI BEKLİYORUM...
*******
Koşarak Acar'ın yanından uzaklaştım bahçenin kapısından çıkana kadar kalbim ağzımdan attı. Yola bir merdivenle iniliyordu hemen de kendimi merdivenin altına attım.Sakinleşmeliydim,gözlerim doldu.Herkesten ,her şeyden nefret ediyordum.Kendimi hissetmediğim kadar kötü hissetim.Belki de beni gerçekten de öpmek istemişti.Başımı salladım büyük ihtimalle sarhoştu ama alkol kokusu almamıştın sadece o güzel kokusunu hatırlıyorum.Ne olursa olsun öyle biri beni bu kadar etkilemişken bir de öpücüğü olmazdı.Çömeldiğim yerde bu sefer de yere çöktüm.Al işte şimdi de gözümden yaş akıyor.Gözümü silip yine aynı hiddetle ayağa kalktım.
Yürümeye başlarken şimdi de tokat aklıma geldi. Onu reddetmeliydim ama tokat aşırı olmuştu, Acar'ın hayatı boyunca hiç tokat yemediğine yemin edebilirdim. Ondan bu kadar şaşırmış olmalıydı.
Ofladım gözümü kapatıp biraz bastırıp biraz bekledikten sonra gözümü açtım. Şu an daha önemli sorunlarım vardı ; param yoktu ortalıkta bir Yaser yoktu ve az önce tokatladığım zengin çocuğu biraz ötemdeydi.
Hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyordum artık. Geldiğimden beri yaşadıklarım, beni küçümseyen gözler yüzünden sinirlerim allak bullak olmuştu.Buradan bir an önce gitmeliydim, garaj kısmına geçip Yaser'in şoförüne baktım. Diğer şoförlerle sohbet ediyordu.
"Şey bakar mısınız?" sırtı bana dönüktü konuştuğu adam beni gösterince arkasına döndü.
"Beni bugün Yaser 'le getirdiniz, beni hatırladınız mı?" deyip dudağımı kemirdim.
"Evet, Evet elbette hatırlıyorum hanımefendi. Buyurun bir isteğiniz mi vardı"
"Benim eve gitmem lazım ama hiç param yok beni götürebilir misiniz?"Bana bir ömür gelen süre boyunca baktı acaba Yaser'i arar mıydı?Açıkçası onu görmek bile istemiyordum bugün bir züppenin keyfi için buraya gelmiştim resmen.
Hava haddinden soğuktu ve ben her saniye gerim gerim gerildim.En sonunda "Tabii buyrun gidelim,"deyip arabaya yürüdü.Ben de hemen ardından koşar adım gittim.Kapımı açmaya başlamadan arka kapıyı açıp oturdumBurdan bir an önce gitmek istiyordum.Yola çıkınca saatlerdir çantamda duran telefonu elime aldım.Bir de aptal aptal elimde telefon girişte Yaser'i beklemiştim.Sekiz cevapsız arama vardı biri hariç diğerleri Yaser'dendi.Diğer arama ise annemindi.İki isme de içimden küfrettim sonra da telefonu yine çantama attım.Hala gergindim ve tek istediğim bir an önce eve gitmekti.
Nihayet araba bizim sokağa girmişti.Teşekkür edip bizim evi görene kadar koştum yine ağlamak istemiyordum ama kendimi yine ağlayacak gibi hissediyordum .Ağladığımı göstermek istediğim son insan annemdi o yüzden eğer uyumamışsa diye odama gidene kadar ağlamayı kendime yasaklıyorum.Anahtarı çevirip yatmış olsun dileğiyle eve girdim ve şansıma sadece annem değil amcam da salondaydı.Dış kapı direkt salona açıldığı için şu an karşı karşıyaydık.
"Nerdesin sen saat kaç?Annene de bir şey dememişsin Baran başınızda yok diye her istediğini yapabileceğini mi sanıyorsun?"Bunu diyen gereksiz amcamdı.
Öfkelendim ,yine amcalık yapacağı tutmuş zaten akıl vermede ve hesap vermede amcam olduğu aklına geliyordu piçin.
"Baran başımızda olsa ne olur olmasa ne olur ?Sen ve Baran bana ne yaptınız ki şimdiye kadar?Bana hesap soramazsın sen.Sen git iki kızına hesap sor,"deyip dibine kadar girdim.Hadsiz ,ne sanıyordu kendini.
"Bana bak sen iyice zıvanadan çıktın,amcanım ben senin."Bağırıyordu şimdi de hem de bizim evimizde.Annem her zaman ki gibi biri bağırdığı için müdahale etme kararı aldı.
"Kemal tamam ben onunla konuşacam,onunda bu olanlar yüzünden canı sıkkın o yüzden biraz asabileşti bu aralar."
"Aslında senin hakkın iyi bir dayak ama akşam akşam senin terbiyesizliğinle güzel haber sonrası anneni üzmeyeceğim,"deyip anneme döndü amcam.
"Dediğim gibi Belkıs bu sizin için çok iyi bir fırsat yarın gidin mutlaka ."
Kapıya doğru yürümeye başlamadan önce bana ters ters bakıp sonra yürüdü annem de onu geçirirken odama geçtim kilitledim kapıyı.Beklediğim an geldi annem kapımı yumruklamaya başladı.
"Sen benim başıma bela mısın?Nereye gittiğini söylemeden çıkıyorsun üstüne amcanla kavga ediyorsun.Ne zaman akıllanacaksın?Bari telefonuma baksaydın amcan saatlerdir bana neler dedi."
"Sen de normal bir anne olup beni savunsaydın.Üzerinde hiçbir hakkı olmadığı kızın hakkında konuşmasına izin vermeseydin.Bana neler ima etti.İkinizde aynı boksunuz ,git beni bağırtma yoksa çok önemsediğin komşulara seni rezil ederim."
Üstümü değiştirirken bir süre sessizlik oldu ama annem konuştu.Hiç şanslı değildim.
"Salona gel ,konuşmamız gerek .Amcana izin verseydin sana diyecekti zaten."
Son cümlesine gözümü devirdim.Nasıl bir kadındı şu annem hala amcama haksızlık yaptığımı düşünüyordu.
"Git ,tamam izin ver artık .Giyineyim."
Adım seslerini duydum nihayet yalnız kalmıştım.Giyinmeyi bitirip biraz yatağımda uzandım.Annem gelip kapımı çalana kadar boş boş tavana baktım.
Salona geçtiğimde annem "Beni uğraştırmaktayı seviyorsun değil mi?" Ben ters bakınca da "Tamam neyse ,amcan bir haber için bize uğramış.Bu evi satıp gitmemize gerek yok artık."
Kafamı çevirdiğim halıdan hızla kaldırdım ."Ne yani amcam o kadar parayı hayır için mi verdi."
Başını sağa sola salladı annem"Ev amcanın ama satmak için uğraşmak istemiyor o yüzden tapuyu onun üzerine yapacağız o da kiraya vercekmiş."
"Lafı dolandırıyorsun gibi ,ne yani bize mi kiralayacak.Paramız yok farkındaysan ," tam ağzını açacakken "Bizi kira almadan burada bıraksa herhalde yengem onu uykusunda boğar,"deyip sirıttım.
"Adam bizi nasıl bir beladan kurtardı sen hala alay peşindesin.Tabi ki burda yaşamayacağız .Amcan bir malikane de iş bulmuş.Yarın oraya gideceğim sen de geleceksin ,okul zaten bitti sayılır.Üniversite de olmayacağına göre benimle orada çalışacaksın.Yıllardır orada çalışan anne kız varmış ,kadının en büyük oğlu üniversiteyi bitirince gitmeye karar vermişler.Yatılı çalışanlarmış o yüzden orada kalabileceğiz.Restoran da çalıştığın zamanlardaki gibi düşün."
Bir an ne söylemem gerektiğini unuttum ama kalbim sadece üniversite kısmında kalmıştı.
"Neden üniversite olmayacakmış ,benim her şeyim hazırdı sen ve oğlun mahvettiniz.Her şeye yeniden başlıyacağım en kötüsü mezuna kalırım."
"Baran da gitti ,istediğin beni yapayalnız bırakmak mı?"
Annemin samimi olmadığına adım kadar emindim,o kendine bir köle arıyordu.Baran daha kaybolmadan önce annemin hayali gelini ve torunlarıyla ömür tüketmekti.O yüzden üstelemedim .
"Neyse ,yarın kaçta bizi çağırıyorlar."
"Saat iki de ,diğer çalışanlarla da tanışırız .Odalara bakabiliriz belki yarın."
"Peki kim bunlar ,kimin malikanesi?İnşaallah yaşlı insanlardır."
"Atasay turizminin sahibininmiş malikane .Karı,koca ve tek oğlu yaşıyormuş.Yarın iyi giyin ve beni sakın utandırma Berfu.Amcana ne kadar minnettar olsak az bu iş olmazsa memlekete geri döneceğiz yoksa .O nefret ettiğin yere gitmek zorunda kalmak istemiyorsan yarının güzel geçmesini sağla ."
Anneme sadece kafamı salladım yarın ki iş olmak zorundaydı.Şİmdiden borçlanmaya başlamıştık ve amcamdan ne kadar nefret etsem de bu ev artık onun hakkıydı.Odama girerken hatta uyumadan önce ki son düşüncem bu işe kabul edilmemiz gerektiğiydi.Bu son şansım olabilirdi kendi yolumu çizmek için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN
Ficción GeneralBerfu kendi yolunu çizerken buldu Acar'ı doğuştan yorgunken buldu aşkı. Hayal kırıklığının en büyüğünü de buldu onda vazgeçemediği aşkı da... Hayatta her şeyi önünde olan hiçbir zaman hayır cevabını duymayan bir arkadaş grubunun ve bu grubun en popü...