bir takım yeni şeyler

29 9 0
                                    

BİR KAÇ HAFTA SONRA...


"Bir ilan daha buldum arkadaşlar."

Başımı kaldırıp sandalyede telefona  bakan Yiğit'e baktım.

O otelde kaldığımız gece üstüne tam 3 hafta geçmişti ve biz kendimize yeni bir ev bulmaya çalışıyorduk. 3 hafta otelde sağolsun Toprağın babası sayesinde kalmıştık ama bu her zaman orada kalabileceğimiz anlamına gelmiyordu.

Denize kıyı küçük bir kafede oturmuş ev ilanlarına bakıyorduk.

"Önceliğimiz oda sayısı olsun. sonuç olarak 6 kişiyiz ve en azından 4 odalı olsun ,oda minimum."  Rüzgar'a bakıp onaylarcasına başımı salladım,

"Abi, şimdi bu ev iki katlı bir apartman dairesi, evin odaları yeterli gözüküyor ve 4+1 ."

masada duran kahvemden bir yudum aldığımda Toprak araya girmişti.

"bence bir gidip bakalım , tüm kriterlerimizi karşılıyor. "

"3 haftadır ev arıyoruz bencede bakalım artık bu eve."

Buğra'nın sözüyle ayaklandık.

hepimiz Rüzgar'ın porschesine atladık.

İlandaki evin önünde durduğumuzda başımı kaldırıp apatmana baktım. Dışı tamamen siyah renkti büyük koyu kahve  demir kapısı vardı , bir kaç senelik bir ev olmalıydı ,çok eski gözükmüyordu.

içeri girip en üst kata çıktık.

anahtar bakmak isteyen olur diye kapının üstünde bırakılmıştı.

Cemre anahtarı çevirdiğinde yavaşça içeri girdik. önce mutfağa girmiştik ,ne çok küçüktü ne de çok büyüktü. İdealdi.

aşağıdaki diğer iki odayı gezdim ve oldukça geniş çaplıydı.

üst kata çıktığımızda burası dubleks olduğu için tavanın eğri olduğunu yeni farkediyordum. aslına bakarsanız hoş bir görüntü veriyordu.

tüm odaları gezip koridorda durduğumuzda hepimiz birbirimize baktık.

"Ben beğendim,bence bize çok uygun ."

dediğimde herkes tek tek onay vermişti.

bu arada bu evi nasıl alacağımız konusunda Rüzgar'ın dedesi bir kaç yıl önce vefat etmiş ve tüm mirasınıda ona bırakmıştı.

Rüzgar'da o mirası kötü güne saklamıştı.

aslına bakarsanız miras 1 trilyon lira ve ayvalıkta bir yazlıktı.

böyle mirasa can kurbandı.

1 AY SONRA...  

elimdeki oyun konsolunu sinirle masaya bıraktım " Sen hep haksızlık yapıyorsun , ben oynamıyorum." 

Buğraya göz devirip koltukta oturan Rüzgarın yanına oturdum.

bu arada o baktığımız  eve taşınmıştık.

yeni eşyalar almış evi düzene sokmayı başarmıştık sonunda .

Cemreyle ben,Toprakla Rüzgar ,Yiğitlede Buğra aynı odada kalıyordu.

bir odayı oturma odası yaparken diğer odayı film izleyip ,bilgisayar oyunu oynayabileceğimiz , istersek kitap okuyup ders çalışabileceğimiz bir odaya dönüştürmüştük. 

aslında Rüzgar neden  ikimizin aynı odada kalmadığını sorgulayıp durmuştu, bende inat edip 'evlenince birlikte yatacağız zaten böyle büyüsü bozulur' deyip konuyu kapatmıştım.

GİTARİST~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin