15.Bölüm

52 11 0
                                    

Annem hep benim destekçim olmuştur. Şuan Masal için kendimi öldürsem, Masal için olduğu için annem gıkını çıkartmaz. Masal'ı çok severdi benim annem. Annemin bu huyuna bayılıyorum. Hiç kimseye kin ve nefret beslemez. Ben annemin içinde bir çocuk olduğuna inanırım hep. 38 yaşında olmasına rağmen biz gençlerden daha pozitif ve daha fazla hareket ediyor. Onu çok seviyorum. Ama artık uyumam gerekiyordu. Yatağa girip yorganımı da üzerime atıp uyudum.

"Masal, Masaaal."diye bağırarak uyandım. Masal'ı görüştüm rüyamda. Bana artık sabredemediğini söyledi. Hemen kalkıp üzerimi giyindim ve çıktım. Jhon'a gittim. Hizmetli kapıyı açtığında Jhon'nun evde olup olmadığını sordum. İçeride değince koşup salona gittim. Tercüman bayan yine evdeydi.

"Jhon...Jhon nerede?"

"Odasında."dedi. Koşup bütün odalara baktım. Çünkü onun odasını bilmiyordum. Sonun da buldum.

"Türkiye ye gelecek misin?"diye sordum iki elimi çalışma masasının üzerine vurarak. Kaşlarını çatıp bana bakarak;

"Bana bağırma. Geleceğim dediysem gelirim."dedi. Her ne kadar inanmamsam da.

"Peki ne zaman gelmeyi düşünüyorsun?"dedim dalga geçer bir şekilde.

"Sen ne zaman istersen."dedi.

"Pekala öyleyse hemen yarın. Gelebilir misin?"diye sordum.

"Yarın gelemem ama."

"Hani ne zaman istersem o zamandı?"

"Yarın bir programım var ve gitmem lazım."dedi sinirli bir şekilde.

"Peki öyle olsun. Yarın olmazsa o bir gün olur."deyip çıktım. Otele döndüğüm de kapımın üzerinde asılı olan notu gördüm.

"Küçük hanım umarım iyisindir. Bir planın yoksa seni Morland Cafe de bekliyorum saat tam 15:00 da orda olmazsan bir dakika bile durmam hemen giderim.

CARY♡♥

Diye yazmıştı. Notun arkasına ise adresi yazmıştı. Bu iyiydi. Adresi taksiciye göstersem kolayca gideceğim yere gidebilirdim. Saate baktığım da saat 15:00'a 30 dk vardı. Hemen odama girip hazırlandım. Saçımı ise açıp yana attıktan sonra aldığım çizmeleri giyip çıktım. Hemen önüme gelen ilk taksiye binip adresi gösterdim. 5 dakika gibi bir sürede Cafe'nin önündeydim. Saatin 15:00 olmasına 13 saniye kalmıştı. İçeri girdiğimde Cary pencere tarafında ki masada oturuyordu ve gözü saatte idi. Son 3 saniye kala masaya oturdum ve "3, 2, 1, 0. Tam zamanın da küçük hanım."deyip bana baktı.

"Neden burada da o kadar güzel değilsin?"dedi ne dediğini anlamamıştım.

"Ne. Neden bahsediyorsun sen"deyip elindeki dergiyi bana uzattı.

"Bu nedir?"

"Bak da gör ne olduğunu."dedi.Dergi çıkmıştı. Ve üzerinde ben ve Jhon'nun resmi vardı. Çok erkendi. Bu kadar çabukmu çıkmıştı dergi.

ÖLÜME AŞIK OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin