23. Bölüm

12 2 2
                                    

Evet sabah erken uyanmıştım. Aşağı indiğim de kimse uyanmamıştı. Sadece ben kalkmıştım. Onlar uyurken bu günlük anneme süpriz yapmak isteyip kahvaltıyı hazırladım. Çayı, omleti ve kızarmış eklek dilimleri de masada yerini alırken merdivenlerden geken ayak sesleriyle başımı o yana çevirdim. Jhon uykulu gozlerle masaya bakıp gülümsedi. Masaya oturmadan sandalyenin başında durdu ve konuştu.

"Elimi yüzümü yıkayıp geliyor ben."dedi bozuk ama diline yakışan tatlı türkçesiyle.

"Tamam"diye karşılık verdim ve Jhon'un koşarak banyoya gidişini seyredip güldüm. Acıkmıştı belli ki. Tabi dün ki çarşıda ki kız sürüsünden sonra elbette acıkacaktı. Kızlar çarşıdan çıkana kadar peşimizdeydi. Hemen taksiye binip eve gelmiştik. Bir gün çarşıya geldiğim için pişman olacağımı söyleseler kesinlikle inanmazdım. Ama dün o inanmayacak olabileceğim sahneyi yaşamıştım.

En son mutfağa girip kahvaltılık ne varsa getirmiştim. Geldiğim de Jhon masada ki yerini çoktan almıştı. Hemen tabağını doldurup yemeye başladı. Ben de oturacaktım ki annem ordan bakıp bizim duyabilecegimiz bir ses tonuyka güldü.

"Ooo baslamışsınız."dedi ve gelip masanın başında ki sandalyeye oturdu. Sağında ben solunda Jhon oturmuştu. Anneme bakıp:

"Sana da günaydın anne"dedim ve kısık bir şekil de Jhon ile beraber kıkırdadık. Ama annem bozulmamıştı. Tersi, o da bizim gülüşümüze bakıp kahkaha atmıştı. Bu sayede mutlu bir sabah da bize eşlik etmişti. Ben tabağımı bitirdiğim de Jhon'a bakıp bir teklifte bulundum.

"Jhon?"dedim. Meraklı iki çift göz bana dönmüştü.

"Ha? " dedi. Annem hem çatalını ağzına götürüyor bi yandan da bizi izliyordu.

"Bugün Masala gitmeye ne dersin?"dediğimde Jhon'un yüzünde sebepsiz bir heyecan gördüm. Umutla bakiyor derker ya. Sanırım umutla bakmak buydu. Masal'ın geri döneceğini fekan mı sanıyordu. Umarım bu kadar kafayı sıyırmamıştır.

Annem bize baktı ve konuştu.

"Gadi gidip hazırlanın. Masayı ben hallederim. Ama Masala gidipte tekara hemen eve dönmeyin. Biraz gezin ya. Evde otur otur nereye kadar? Değil mi ama?"dedi ve ben annemin sağ yanağını Jhon sol yanağını öpüp koşarak yukarı çıktık. Jhon onun icin hazırladığımız odaya giderken ben de odama gittim ve hazırlanmaya başladım.

Bej tonlarında ki dolabımı açtım ve ne giyeceğime karar vermek için biraz kurcaladım. Biraz uğraştan sonra siyah, mini, geniş tülleri olan bir etek giymiştim. Üstüne toz pembe, sıfır kol, önü hafif dekolteli tül bir gömlek giymiştim ve eteğimin bel kısmının içine sokmuştum. Ayakkabı olarak yarım bot tarzı bir platform ayakkabı giydikten sonra. Bileklerime siyah zımbalı, kalın bilekliklerimi taktim ve gözüme de gözlüklerimi geçirdim. Saçlarımı açık bıraktım ve düzleslştirdim. Sade bir patlatıcı da sürdüm ve evet, iyi görünüyordum. Fakat takı manyağı biri olarak çekmecelerimi karıştırdım ve bileklikler gibi zımbalı bir kolye taktım ve artık hazırdım. Çıktığım da John da hazırdı. Mavi buzlu bir gömlek giymişti. Altına siyah bir keten pantolon, ayakkabı olarak bordro, aralarda beyaz şeritler olan bir spor ayakkabı tercih etmişti. Oldukça sportif takılmıştı bugün. Ve kesinlikle kabul ediyorum ki; evet yakışıklı idi. Masal varken sırf Jhon'u Masadan kıskandığım için çirkin görüyordum fakat öyle değildi. Tersine, ortalığı yakacak kadar karizmatik bi duruşu vardı. Zaten çekici ve karizmatik olmasa o kadar da ünlü bir aktör olmazdı. Her neyse işte.

Aşağı indim. Annem önceden bir taksi çağırmıştı. Ben bu kadına hayranım ya.
Kapıya geldiğimde Jhon beni bekliyordu. Kapıyı açtığımda oldukça sıcak ve bunaltıcı bir rüzgar yüzümü yalarken ben gerilip yüzümü salona doğru kıvrımıştım. Hava sıcaktı. Bayagı sıcaktı, pardon. Annem bana baktı. Yanıma geldi ve askılıktan aldığı şapkayı kafama yerleştirdi. Gudip aynadan son kez kendime baktım. Makyaja gerek duymamıştım. Dudaklarım kendiliğinden renkliydi zaten. Sadece parlatıcı sürmekle yetişmiştim.

Taksiye bindik ve yola çıktık. Mezarlığa geldiğimizde direkt olarak Masal'ın mezarına yöneldik. Jhon benim arkamdaydı. Ben önde yürüyordum.

Ayağımda ki platform ayakkabılar ile rahat yürüyemiyordum. Zaten her yer taş doluydu. Açıkçası düşerim diye korkuyordum. Dönüp Jhon'a baktığımda, havaya kaldırdığı saçlarının üstünde ki gözlüğünü gözlerine yerleştirmişti. Eminim ki bunu kimse onu tanımasın diye yapmıştı. Önüme dönüp yürümeye devam ettiğimde Masal'a yaklaşmıştık. Jhon önüme geçti ve hızlı hızlı yürüyerek Masal'ın kabrinin önünde durdu. Ben de solunda durmuştum. Jhon gidip Masal'ın mezar taşında oturdu ve ağlamaya başladı. Ağladığını belli ettirmiyordu ama ben farkındaydım. Yüzünü bana çevirmese bile en azından birkaç defa hıçkırıklarını duymuştum.

Burda yeterince kaldığımızı düşündüm ve Jhon'a artık gitmemiz gerektiğini söyledim.

"Jhon, hadi."dedim buruk bir sesle. Kafasını tmm anlamında salladı ve ayağa kalktı. Gitmek için hazırlandığımız da gözlerini sildi ve yine bana, önünde yürümem için yol gösterdi. Önünde yürürken yine düşmekten korkuyordum. Minik adımlarla yürürken Jhon arkamdan geliyordu. Ve bom! Sonunda korktuğum başıma gelmişti. Önümdeki küçük kaygan taşı görememiştim ve takılıp düşmüştüm. Yerde kalçamın üstünde oturmaya yeltendigim de ayağımın üstünde duramadığımı fark ettim. O iniltiyle Jhon bana döndü. Düştüğümü fakr etmemişti. Etse hemen yardım etmek için harekrte geçerdi.

Jhon yanıma geldi ve bilegimi kontrol etti. Kızmıştı. Kaşları çatılırken;

"Ne diye bu kadar yüksek topuk giyiyorsun ki?" dedi. Hafiften sesi yükselmişti.

"Neden? Çok mu kötü? " dedim korkarak.

"Sanırım yerinden çıkmış. " dedi.

"Yani? " dedim.

"Yani...hastaneye gidiyoruz. " dedi. Ama gezecektik ya. O da iptal olmuştu.

"Gezmeye gitmeyecek miyiz? " dedim. Kaşlarını daha da çattı ve bu sefer bağırdı.

"Bu ayakla hâlâ gezmeye gitmeye mi planl yapıyor sen ha? " dedi. Yüzümü eşkittim. Burnumu kırıştırıp söylendim.

"Tamam ya. Neden bağırıyorsun ki şimdi?" Sesini çıkartmadı. Ve biz doğru hastaneye. Gezmek yok!

Arka arkaya iki bölüm. Yeterli galiba. Keyifli okumalar. Mutlu kalın ♡

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 17, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÖLÜME AŞIK OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin