Bir

2.8K 136 33
                                    

Serçe annesine gözlerini kocaman açarak baktı. "Annem delirdin mi? Nasıl yani? Salonu kapatacaksın. Sadece sen ve kim olduğunu bile bilmediğimiz bir herif. Ben anlamadım neden Kamil abi ye haber vermiyorsun ki? Erkek danışana o bakar her zaman."

Annesi kıvırcık platin sarısı kısa saçlarını düzeltir gibi yaptı. "Serçem bu farklı bir iş. Asla kıramayacağım biri rica etti. Dahası seansa 2 bin dolar ödeyecekler. Düşünsene 2 bin dolar. Tek istekleri sonsuz gizlilik. Salon boş olacak. Adam maskesiyle gözlüğüyle gelecek. Yatacak kalkacak parasını verip gidecek. Kılçıksız mis gibi kazanç. Ay ne var yani? Sabahtan akşama kadar önümüze gelenin kılını tüyünü amını götünü görüyoruz. Bir bok kazandığımız yok. Düşün Serçe. Adamı tanımıyorum ama aracıyı tanıyorum. Şartlara uyar müşteriyi de memnun edersek var ya bizi ihya ederler. Kadına sadece kaş kontur yapmıştım bana öyle bir bahşiş bıraktı ki 6 aylık kiramızı ödemiştim."

Serçe şüpheyle annesine baktı. Sonra "Yani herifin birini öyle yatıracaksın sedyeye daldaşak afedersin. Orasını burasını elleye elleye... Anne nasıl yapacaksın?"

Gülsün Hanım kızarıp bozararak "Serçecim yani baban öldüğünden beri paslanmış olabilirim ama erkek bedenini tanıyorum kızım. Düşüp bayılmam merak etme sen. Hem çok geç artık. İlk ödemeyi aldım. Hatta cihaz peşinatı yaptım onu da." Kadın genç kızlar gibi heyecanlıydı.

"Ne cihazı?" Serçe korkuyordu. Bu çılgın kadın yine ne almıştı acaba? Annesinin müşterilere sempatik görünmek için kurduğu yılbaşı ağacının tepesine uzanmasını endişeyle izliyordu bir taraftan da.

Gülsün "Bir zayıflama cihazı aldım. Türkiye'de yok. Tek seansta 2 beden inceltiyor. Ay serçem paraya para demeyeceğiz. Kıçımızı parayla sileceğiz kızım öyle böyle değil. Şu yıldızı takayım da göstereyim sana. Ah ... Tut beni kızım. Ay Serçe düşüyorum. Düşüyorum. Ayyyyy."

Düştü...

******

Ateş yüzüne sıkıca oturan maskesi ve gece gece taktığı güneş gözlüğü ile çok komik göründüğünü düşünüyordu. Şehrin genellikle bulunmadığı bir yerinde, kendisine verilen adrese giderken bir taraftan da İpek Teyzesine giydiriyordu. Osman Ege sorununu bildiği için annesinden yardım istemiş, İpek teyze de onun için bütün ayarlamaları yapmıştı. Hatta Ege annesine kendisinin gideceğini söylemişti Ateş iyice rezil olmasın diye.

Sıkıntıyla oflayarak kapıyı çaldı. Tıpkı kendisi gibi maskeli, önlüklü biri açtı kapıyı. "Hoş geldiniz." dedi. Tamam ciddiyet ve gizlilik önemliydi ama bu ses tonu neydi yani.

"Selam" dedi. Çıkan metalik ses onu bile korkuttu. Çekim ekibinden istemişti bunu. Boğazına taktığı minik bir cihazdı. Sesi bile ünlüydü kahretsin.

Karşısında duran kadın kafasını hafifçe yana yatırıp, sık kirpikli kahverengi gözleriyle bir süre baktıktan sonra; "Geçmiş olsun" dedi.

"Sağ olun." Neye teşekkür etmişti ki şimdi.

Onu içinde bir sürü cihazın ve bir sedyenin olduğu beyaz bir odaya götürdü. Ateş çantasından bir cihaz çıkarıp, "İzninizle bunu yapmam lazım. Malum gizlilik." diyerek çalıştırdı. Etrafta kayıt alabilecek kamera ses cihazları fotoğraf makinesi hatta telefon ne varsa devre dışı kalmıştı artık. Babası sağ olsundu.

Serçe ellerinin titremesini durdurmak ve rahatlamak için aldığı pasiflora ya teşekkürler ederek adama "soyunun lütfen" dedi. "Bugün kemerin altından başlayacağız. İşlem çok canınızı yakmayacak. Cildinizi koruması için de ek ürünler vereceğim. İlettiğiniz fotoğrafları inceledim. Toplam 10 seansta kemer altındaki bölgenizde ciddi bir tüy kaybı hedefliyorum. Sizin için rahatsız edici aşamaları olacak. Lütfen mümkün olduğunca rahat olmaya çalışın. Ben bir profesyonelim ve gördüğüm ilk anüs sizinki değil."

Ateş donup kaldı. Bunu hiç düşünmemişti. Anüs mü? Şimdi bu kadın onun kıç deliğini mi görecekti? Erkek olmasını mı tercih ederdi? "Eee yani daha ilk seansta oradan başlamak şart mı?" diye sordu çekinerek.

Kadın eldivenlerini takarken soyunan adama sırtını dönmüş, paravanın arkasından çıkmasını bekliyordu. "Yani şart değil tabi. Ama benim için fark etmez. Koltuk altınız ya da bacak aranız aynı."

Ateş "Ne olacaksa olsun" diye düşünerek sedyeye uzandı. Bu sırada kadın acayip bir empati yeteneğiyle kulak üstü ucuz ama iş gören bir kulaklık uzattı ona. "Alın. İşimiz bitene kadar dinleyin. Daha az rahatsız hissedersiniz." diyordu. Kasıklarında ilk batma hissini hissettiğinde kulaklarında yine aynı ses bir kitap okuyordu. Daha önce okumadığı bir klasik. Devlet Ana.

Seans bittiğinde giyinirken kadının verilen ürünleri nasıl kullanacağını anlatan sesine yine hayran kaldı. "Bunu müşterileriniz için mi yaptınız? Çok güzel bir davranış. Teşekkürler."

Serçe adama baktı. Seans onu mahvetmişti. Bakire bir kız için bir erkeğin her yerine bu kadar yakın olmak dokunmak, çok zordu. Yine de cevap verdi. "Görme engelliler için okudum. Siz de benim kadar gergin olunca dinlemeniz iyi olur diye düşündüm."

Adam minnetle gülmüş olmalıydı ki gözlerinin kenarlarında kırışıklıklar oluştu. Nereden tanıdıktı bu gözler?

Ateş cüzdanından yüklü bir miktar çıkarıp "Çok teşekkür ederim. Benim için işkence olması gereken bir işi böyle sorunsuz çözdüğünüz için. Kitabın kalanını merak ediyorum." diyerek danışma masasına bıraktı ve gitti.

Serçe çıplaklığa en yakın erkeği sahilde görmüştü. Tanga giyen bir turistti o da. Ama az önce bir adamın her yerini, istisnasız her santimini görmüştü. Belki yattığı kadınların bile göremediği yerlerini. Danışma masasındaki paraya baktı. 3bin lira mı? Siktir. 3bin lira mı?

Kafasındaki testis penis kıl tüy görüntüleri yerini borçsuz bir hayatın hayallerine, yazın tatil yapma umuduna, belki yüksek lisans yapabilme ümidine bırakırken sevinçle çığlık atıyor, bir taraftan da "Ayh üç bin, bin değil üç bin, 2bin değil 3 bin, 3 biiiiiinnnnn. Çillibombombom çillibombombom" diye bağırarak Adile Naşit gibi göbek atıyordu.

Kapının dışında Ateş hayatında daha mutlu bir ses duymadığını düşünüyor ve kahkahasını zor tutuyordu. Deli teyze halen "3biiiiinnn çillibombombom" derken bu işi sorunsuz haledeceğine duyduğu inançla bir kaç sokak aşağıya park ettiği arabasına yürüdü. Kıllarından kurtulacak ve hayatı hiç olmadığı kadar pürüzsüzleşecekti.

Şeytan Tüyü (Tamamlandı) Korunun Çocukları Final KitabıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin