Ev Arkadaşı

Kalp Krizi

Saat beşti. Metehan'ın çalıştığı hastanenin önüne gelmiştim. Bugün derslerim iyi geçmişti.

Beraber eve gidecektik. Sonra eşyalarımız gelecekti.

Hastanenin bahçesinde bir anda yere yığılan adam görmem ile hızlıca yanına koştum. Etrafta doktor yoktu. Kalp krizi geçiriyordu.

Etrafına insanlar toplanırken "Açılın adamın nefes almasını zorlaştırıyorsunuz. Hemen bir doktor çağırın!" dedim.

Her dakika hastanın yaşama ihtimali yüzde on azalyordu. Krizden üç dakika sonra hastanın beyin ölümü, altı dakika sonra ağır beyin hasarı başlarken, on iki dakika müdahale edilmezse hastanın ölümü gerçekleşir. Bu yüzden acil müdahale için ambulans çağırılması önemliydi.

Adam kusmaya başlarken hızla yanına eğilip onu yan çevirdim. Bunu kusmuğu boğazına kaçmasın diye yapıyorduk.

Adama kalp mesajı yapmaya başladım. Bu şekilde beynin üç dakika yerine yirmi, otuz dakika daha faaliyetini sürdürmesi sağlanılıyordu. Bu da gelecek olan ambulansa zaman kazandırıyordu.

Doktorlar gelirken hastayı benden aldılar. Aralarında Metehan da vardı.

Hastayı içerir götürdüklerinde bende merakla arkalarından gittim.

Hastayı acile alırken iki doktor ona bakmaya başladı.

Orta yaşlı bir doktor Metehan'a bağırarak "Bu hasta senin kontrolün altında değil miydi! Nasıl bahçede kalp krizi geçirebiliyor!" dedi.

"Hocam acilden çağırdılar. Oraya gitmiştim." dedi Metehan.

"Gitmeyeceksin! Senin burada hocan benim! Ne dediysem o! Seni bu vakadan alıyorum." dedi.

"Hocam yapmayın. Bir daha daha dikkatli olacağım." dedi Metehan.

Hoca onu takmadan yanındaki diğer öğrenci olduğunu düşündüğüm kişiye döndü. Bu benim sabah çarpıştığım çocuktu.

"Selim artık bu hastaya sen bakıyorsun." dedi.

Doktor benim onları izlediğimi fark edince "Hastayı kurtaran sen misin?" diye sordu.

"Evet." dedim.

"Daha önce aldığın bir sağlık dersi mi vardı?" diye sordu.

"Hemşirelik son sınıf öğrencisiyim." dedim.

"Staj zamanı buraya gel. Sana yardımcı olurum." dedi.

"Sağ olun hocam." dedim.

Hoca Metehan'a döndü ve "Son sınıf hemşire öğrencisi bile senden daha iyi iş çıkardı! Şimdi git evine! Aklına başına al ve yarın aklın başında gel!" dedi sinirle.