"𝐤𝐢𝐦𝐬𝐞𝐧𝐢𝐧 𝐤𝐢𝐦𝐬𝐞𝐲𝐢 𝐛𝐮𝐥𝐚𝐦𝐚𝐝ı𝐠ı 𝐛𝐮 𝐡𝐢𝐤𝐚𝐲𝐞𝐝𝐞 𝐬𝐞𝐧 𝐤𝐞𝐧𝐝𝐢𝐧𝐢 𝐛𝐮𝐥𝐚𝐛𝐢𝐥𝐞𝐜𝐞𝐤 𝐦𝐢𝐬𝐢𝐧?" Çelme takıp yere düşmesini sağladım. Ama... Sadece o değil, ben de düştüm yere. Kollarımı saran kolları sırtımda birleşirken ellerim omuzlarının üzerinde duruyordu öylece. Çok yakındık. Yutkundum sessizce. "Yapma...Ben alışık değilim böyle sevgiye, böyle anlamlı kelimelere,güzel bakan gözlere, yapma Alper..." "Esin..." dudaklarından çıkan ismi sahiplenmek istiyordum. Ama benim adım o değildi, gerçek değil bana ait değildi. "Sana bakınca sokağın ortasında bir şeylerini yitirmiş bir kız görüyorum, yitirdiklerini sana geri verilmesi için de, benim sana gönderildiğimi görüyorum." "Sevgiyi, merhameti,aşkı;yitirdiklerini... Acıyı,kördüğümü,düğümlenen duygularını;hisettiklerini... Benimle de tat bu duyguları?" "Beni ailem bile sevmemiş,sen beni nasıl seveceksin?" demek yerine dudaklarımdan çıkan o kelimeler birleşip bir cümleye tat oldu. O tat da ağzımızın tadını kaçırdı. " Sen bu duyguları... Karınla da tattın mı?" - Bu kitapta ki karakterler ve olayların gerçek kişi ve kurumlarla ilgisi yoktur. Tamamen hayal ürünüdür.