20.bölüm #gidelimburalardan

237 7 8
                                    

Multiye kesin bakın Derin'in kendine aşık ettiği erkekler :):):)

Onur'un ağzından;

Benim suçumdu karşımda hareketsiz yatan minik, masum, bir kolu tamamen dikişlerle kaplı olan kızın mutsuzluğu,sevgisizliği,acımasızlığı ve acıları hepsi benim suçum. Ona hiçbir zaman baba olamadım, olmayacaktımda zaten yapmayın oradan bakılınca iyi biri gibi mi gözüküyorum Ege ve diğerlerine kıyasla iyi gözüküyo olabilirim ama olgunluğumdan dolayı. Her neyse bir kaç güzel hediye ile Derin'in gönlünü alma düşünceleri kurarken saçmaladığımı farkettim Derin ne kokoş bir bayan ne de küçük bir kızdı. Beni asla baba olarak görmeyecek bundan sonra benden hep kaçacaktı belkide geldiği yere geri dönecekti. Odada Derin'le yalnızdım çünkğ herkes söylediklerimin şokuyla sarsılan Ege'yi hastanede bir odada ilaçlarla sakinleştiriyorlardı. Aniden kapı açıldı ve siyahlara bürünmüş Arda çok ciddi biz şekilde içeri girdi. Derin'i o halde görünce yüzü kaskatı kesildi çünkü hayatta en değer verdiği kişi bileklerini keserek ölmüştü. Gitti Derin'in yatağına yanına oturdu ve ellerindeki çiçekleri gösterdi hayatımda ilk defa çiçek alıyorum beğenmediysen kusuruma bakma dedi. Ben Arda'nın bu tavırlarını dikkatle incelerken onu ikinci kez böyle sarsılmış gördüm. Benim kızım neydi yahu bu kadar erkeği kendine aşık edebilecek kadar? Arda boğazını temizledi ve bana döndü Derin iyileştiğinde onunla evlenicez bana olan sözünü unutma dedi ve sarsılmış halini gizlemeye çalışan vir sırıtış ekledi yüzüne, kin dolu sırıtış....

Evet Arda'nın ablası benim için intihar ettiğinden beri benim adamım olan Arda bana isyan bayrağı çekmişti ablası bana aşıktı ama ben değildim, kötü biriydim ablasını çok kullandım bir sürü işimi hallettim kız bana yaklaşmaya çalıştığında tersledim, kırdım, horgördüm ve intihar etti, öldü. Bunun üzerine dağılmış olan, bitkin, ruhsuz Arda'yı iyi hissettirmek ve işine geri dönmesini sağlamak için ileride bir kızım olursa seninle evlendireceğim damat demiştim. Arda'nın geçenki Derin'i kaçırma mevzusu da buydu Derin'in benim kızım olduğunu öğrenmişti önce ablasının intikamını almaya çalıştı sonra Derin'e aşık oldu. Ve evlenmek istiyor sözümü tutmamı istiyor. Aslında bu cazip bir fikirdi çünkü Arda sağlam biriydi onu yanıma almak beni güçlendirirdi ayrıca da Ege ile Derin ilişkisi böyle bir konuda biterdi. Bu işi düşünecektim. Düşüncelerimin arasından beni sıyıran Arda'yı uyanır uyanmaz başucunda gördüğü için uzak dur benden diye bağırıp yatakta iki büklüm olup yorganı üstüne çekmesiydi. Arda gülümsedi ve günaydın müktakbel karıcım dedi yorganı şevkatle okşadı ve odadan çıktı. Derin kimse yok zannederek yorganı açtığında gözü direk beni buldu. Hangi yüzle buradasın hadi dışarı yeniden kendimi kesmem gerek bu olmadı dedi sonunda kahkaha atarak. Sinirli diye yatışması için odadan çıktım. Herkesin başında toplandığı Ege'nin olduğu tarafa uyandı dedim ve hastanenin dışarıdaki denize bakan banklarından birine oturdum ve düşünmeye koyuldum.

Ege'nin ağzından;

Yatakta iki büklüm olmuş gözlerini sımsıkı kapatıyordu. Kapı sesini duyduğunda o güzel çekik, iri gözlerini bana çevirdi. Tek kelime etmedi ve arkasını dönüp yattı. Ağır adımlarla yatağa doğru yaklaşarak yatağa uzandım, belinden tutup vücuduma yasladım. Birkaç dakika vücudu kasılmış bir şekilde bekledi ardından kalk dercesine sirkelenmeye, kımıldamaya başladı. Kalktım ve yanındaki koltuğa oturdum henüz hiç bir kelime dahi etmemiştik bu sinirimi bozmaya başlamıştı. Onun yanında sevgili olmamızı istemiyorsa biz de onun yanında olmayız. Derin dedim iç çekerek, gidelim buralardan. Dediğim şey karşısında bana dönük olan sırtı yerine artık yüzü dönüktü. Kahkaha atmaya başladı ama hiç samimi veya sıcak değildi, küçümsercesineydi. Amca benden böyle şeyler isteyemezsin dedi. Buz gibi yüzünden acı çektiği hemde çok çektiği anlaşılıyordu. Bana biraz bira getirsen fena olmaz dedi sonra kendisine nakledilen kan'ın iğnesinin koluna saplı olduğunu umuraamayarak bana iyice yaklaştı burnumuz sürttüğünde öpecek sandım ama elini cebime soktu sigara alıp ağzına koydu ardından diğer cebimdende çakmak alıp yaktı. Kocaman içine çekti ve yüzüme doğru üfledi. Sevgili babacığım sağolsun yanımdan hiç ayrılmamış dedi buz gibi söyledikten sonra kahkaha atarak. Kahkahasını bölen içeri giren Atakan ve Ece oldu. Bu kız Atakan'ın 2 metre bile yanına yaklaşmazdı ne oldu diye düşünürken Ece aman tanrım hastanede bile sigara içiyorsun kolun dikişler içindeyken diye cırladı. Derin'le aynı anda yüzümüzü burışturduk. Ve Derin tek kelime etmeden camı açtı sigarayı fırlattı ardından Atakan ve Ece'yi birleştirerek ikisine de sımsıkı sarıldı Atakan'a hadi yine iyisin dedim ve sus işareti yaparak elini Ece'nin beline doladı. Hep birlikte odanın belirli yerlerine yerleştik onlar sohbet ederken aklımdan çıkmayan şarkı bir daha aklıma geldi ve mırıldanmaya başladım.
Ölü aşk diyarlarına beni sen attında
İçim paramça viraneyim yalan oldum
Sesin yankı olur boğar her adımda
İçim paramça duman oldum

|DERİN|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin