|DERİN|

22.bölüm #düğün

Multimedya herkesin ne giydiği Derin ve Arda'nın ki geçen bölüm yayınladıklarım, Berk geçen bölümde söylediğim gibi gelmicek düğüne iyi okumalar :)

Derin'in ağzından ;

Gözlerimi açtığımda baş ucumda bana tip tip bakan kadınlar vardı. Ayağa kalktım sürüklemeye başladılar. Yüzümü yıkadıktan, ardından kocaman bir makyaj masasına oturttular önüme süt&oreo çiftini koydular ardından birileri saçımı taramaya diğerleri manikür pedikür yapmaya başladı. Aaa bugün düğün vardı doğru ya düğünle ilgili herşeyi Arda'ya bıraktığım sadece nikahta imza atacağım için düğün gününü bile hatırlamamam Normal ayrıca Ege'yi öptükten bugüne yani 3 gündür depresyondayım odamdan ve yatağımdan çıkmayıp pudinglerimi yiyip çöplerini yere attım. Televizyonda müzik kanalında tüm klipleri izleyip ezberledim bazı şarkılarda yatağın üstünde hopladım dans ettim. Kısaca 3 günüm çok saçma geçti yinede Ege'nin yüzünü görmeden geçirdim zar zor. Düşüncelerimden sıyrılıp aynaya baktım istediğim ve tarzım ile aynı olan abartısız siyah eyeliner, siyah uzun takma kirpikler, bordo bir ruj ve doğal pürüzsüz yüzüm. Saçlarım ise gelinliğimin omuzlarında detay olduğun için şık sade bir topuz. Ellerimde rujumla uyumlu bordo renk ojeler. Saat gelmişti ve ben hazırdım tabi bu ara üstümü felan da giyinmiştim. Düğün Amerikan usulü bir düğündü ayrıca kokteyl havasındaydı. Mekan bembeyazdı Arda ve benim içimi yansıtmıyordu ama çok hoştu beyaz güller heryerde kullanılmıştı. Girişten nikah masasına kadar uzanan beyaz bir halı kenarında beyaz gül yaprakları ve minik beyaz taşlar vardı. Nikah Masası da aynı konseptti, halının yanlarında yuvarlak kokteyl masaları vardı masalar da aynı konsept fakat hepsinin üzerinde beyaz birer gül vardı. Kokteyl olacağı için dans pisti yoktu kapıdan son kez baktığımda herkes masalarının başında beni bekliyordu. Arda nikah masasının önünde, bizimkiler kendi masalarında sohbet ederek, Onur gelen misafirleri karşılayarak. Bana Arda'nın yanına kadar eşlik edicek kişiyi Selim'i seçmiştim. O da vakit geldi deyip koluma girdi ve Roxette-Listen to your heart adlı şarkı ile giriş yaptık. Çok yavaş ve dengeli adımlar atarak yürümeye başladım tabi Selim'in kolunu acıtacak derecede sıkıyordum. Etrafıma bakınırken Ege'yi gördüm tek hareketi içkisini içmekti yanındaki Yeşim ise ona sulanmakla meşguldü. Ege'yi sahipsiz bırakıp o Yeşim sürtüğünün eline kendi elimle vermiştim Ege'de buna izin veriyorsa burnundan fitil fitil geri getirtmezsem benim adım da Derin değil he şurda bana bakıp gülümseyen Onur şerefsizine babama neler yaşatacağım kocacağım Arda yardımıyla...

-Siz Sofya kızı Derin Harper, Samet oğlu Arda Öztürk'ü hastalıkta sağlıkta kötü günde iyi günde yalnız bırakmamayı kabul ediyor musunuz?

Soğuk ve ciddi bir tavırla Evet dedim akış tufanı koptu...(Bu arada nüfusuna babası Onur olarak kayıtlı olmadığı için annesinin soyadını almış)

-Siz Samet oğlu Arda Öztürk, Derin Harper'ı hastalıkta sağlıkta kötü günde iyi günde yalnız bırakmamayı kabul ediyor musunuz?

Gözlerim en içine baktı sonra evet dedi gözlerini gözlerimden ayırmayarak bu arada şahitlere soruyorlardı benim şahidim Atakan, Arda'nın ki Batuhan'dı. İmzaları attıktan sonra artık evliydim. İlerleyen zamanlarda teker teker masaları dolaşıp hoşgeldiniz falan filan diyorduk. Arkada hoş bir fon müziği çalıyordu herkes içkilerini içmeye sohbet etmeye ara vermiyordu. Bizimkilerin masasına gittim keşke gitmeseydim Ege ve Yeşim işi pişirmiş öpüşüyorlardı hiç bozuntuya vermeden diğerlerinin hayırlı olsun dileklerini aldım kötülerin yanında tek kalan Ece'yi yanıma aldım sohbet ettik. Artık Atakan'ın ona itici gelmediğini söyledi bende çok mutlu oldum ve Atakan'ı övdüm yani aralarını yapmaya çalışıyorum geldiğimden beri. Sohbetler içkiler, pastalar felan derken sonlara doğru bizim ekip kaldı. Haberim yoktu birden önüme birsürü bavul getirdiler herkes balayı zamanı diye çığlık atıyordu fesatlar bir şey ima ediyorlardı. Of hayır ya en berbat yer ne balayıyı ben daha intikam planları yapacaktım. Herkesle teker teker vedalaştım Ege çok fenaydı cidden onla vedalaştığımda intikam planları kursam bile hiç ayrılmak istemedim ondan taki vedalaştıktan sonra biz arabaya binerken Yeşim'e sarılana kadar. Ardından peşimizden bağırtılar el sallamalar ve arabanın havaalanına doğru yol alması....

Balayını uzun uzun anlatmicam biraz anlatıcam sonra zaman akımı ile 1 veya 2 ay sonraya atıcam olaylar oradan başlicak planlar intikamlar herşey voteleri eksik etmeyin bugün 2 bölüm yayınladım keyifli okumalar okuma Sayısı artsın lütfen :):):)))