Medya; Gözde & Tunç ve Bölüm Şarkısı
İyi okumalar! :*
Eve dönerken arabayı Gözde'nin kullanmasına izin verince bir şeylerin ters gittiğini anladı ama sormak yerine sessiz kalmayı tercih etti. Yol boyunca yaptığım tek şey başımı camdan ayırmadan gördüğüm o kızı düşünmekti. Rüyamda benim olarak gördüğüm kıza çok benziyordu, o olma ihtimalini bile düşünmüştüm ama bu fikir kendini hemen imha etmişti. Rüya ve gerçek birbirine karışmış, beynim yanmış gibi hissediyordum. Bakışlarımı yaprakları dökülmüş, cılız ağaçlardan çektiğimde konuşmak için kendimi zorladım. Gözde'den bir şeyler saklamak hoşuma gitmiyordu.
"Dün rüyada gördüğüm kızın bugün alışveriş merkezinde gördüğümüz kız olma olasılığı var mıdır sence?"
Gözlerini yoldan birkaç saniyeliğine ayırıp bana baktıktan sonra tekrar yola baktı ve gülümsedi. Bu konularda bilgisinin olmasını umuyordum, başka birine benim garip rüyalarımın gerçek olup olamayacağını sormak... garipti. Bir elini direksiyondan çekip salladığında bakışlarımı ona çevirip söyleyeceği şeye dikkat kesildim.
"Bu kadar çok şeyi aynı anda düşünmeyi keser misin? Eve gidince internetten bir bakalım şu dediğin şeye, rüyada gördüklerinin gerçekte çıktığını söyleyenleri görmüştüm."
Teşekkür ettikten sonra tekrar cama yaslanıp yolu izlemeye devam ettim. Çok şeyi aynı anda düşünmememi söylemek kolaydı, bunu uygulayabilmekti asıl zor olan. Düşünceler birden beynime saldırıya geçince 'buyrun tek tek geçin' deme şansımın olduğunu hiç sanmıyordum. Hiçbir zaman sorunsuz veya mükemmel bir hayatım olmamıştı ama şimdiki gibi çok sorunlu bir hayatım da yoktu. Can ile olduğum zaman bütün sorunlar kanatlanıp gitmiş gibi hissediyordum zaten. O gitmişti ve benim tüm sorunlarla tek başıma ilgilenmem gerekiyordu.
Araba durduğunda eve geldiğimizi fark edip arabadan indim. Havanın soğuk olmasını umursamadan arka bahçeye yöneldiğimde Gözde'nin beni izlediğini biliyordum. Gelmesi için elimle işaret verdikten sonra paltoma sıkıca sarılıp salıncağa oturdum, Gözde de yanıma yerleşince ayaklarımla biraz salladım. İkimiz de konuşmuyorduk ama sanki çok şey anlatıyorduk. Uzun süren bir sessizlikten sonra donmaya yüz tutmuş parmaklarımı Gözde'ninkilere doladım, soğuğa rağmen elleri sıcacıktı. Hep benim sorunlarımdan bahsediyorduk, bu yüzden ona her şeyin yolunda olup olmadığını sordum. Gülümsemeye çalışırken bir yanda da ellerimi ısıtmaya çalışıyordu.
"Sorun sayılır mı bilmiyorum sadece aklıma takıldı işte. Birkaç sene öncesine kadar kanserin kıyısından döndüm, bu süreçte Tunç hep yanımdaydı ve ne kadar yıprandığını gözlerimle gördüm. Doğum günü hazırlıkları beni yormuş olacak ki sürekli uyumak istiyordum, Tunç bana yeniden bir şey olabileceğinden korktuğunu ve bir daha böyle yorucu şeylerle ilgilenmemem gerektiğini söyledi. Biz evleneceğiz, nasıl yorucu şeylerle ilgilenmeyebilirim ki?"
Anladığımı belli edercesine başımı salladıktan sonra ayağa kalkıp onu da benimle birlikte kaldırdım. "En kısa zamanda kontrole gidelim, sağlıklı olduğuna eminim." dedim kapıya doğru yürürken. Ellerimi çekip birbirine sürtmeye başladığımda kollarını boynuma dolayıp teşekkür etti. Kapı açıldığında babam elinde çöp poşetiyle dışarı çıktı. Bizi birbirimize sarılmış görünce durup ikimize de tek tek baktı.
"Siz kızlar bu soğukta dışarıda sarmaş dolaş ne yapıyorsunuz?"
Kollarımı kendime çektiğimde önce babama ardından Gözde'ye baktım. Göz göze gelince aynı anda kahkaha atarak içeri girdik, annem bu halimizi görünce garip garip bize bakmaya başladı. Yine birbirimize baktığımızda gülüşlerimiz iki katına çıktı. Hala gülüyorken odama doğru yürüdük, birlikte kapıdan geçmeye çalışırken çarpışınca gülmeye devam ederek tek tek girdik. Gülmekten gözümden gelen yaşları silip karnımı tutarak yatağa oturdum. Gözde de aynısını yaptığında kahkahalarımız kesildi, ikimizde aynı şeyi düşünüyorduk sanırım. Gidip çalışma masasından laptobu aldım ve onun da görebileceği şekilde kucağıma koyup bağdaş kurdum. Arama motoruna 'rüyada görülenin gerçek olması' yazıp beklemeye başladım. Çıkan ilk sayfayı açıp sesli okumaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek (Ara Verildi)
Любовные романы"Yaralarını tek tek kapatacağım." dedi bir elini yanağıma yerleştirirken. Gözlerindeki huzara bırakırken kendimi belli belirsiz başımı salladım. "Kendi yaralarının üstünü kapatmış olman benimkileri de kapatabileceğin anlamına gelmiyor." Dudakları al...