Herkese merhaba🌿 çok uzun zaman oldu... Aslında yazmayı bırakmıştım ama bu bölüm aylar aylar öncesinden yazılmış taslakta kendisini okumayı bekleyen gözleri bekliyordu. Taslakta kalmasına gönlüm el vermedi. Bölüm sizlere emanet bakarsınız ardından yeni bölüm de gelir.... Kim bilir? Keyifli okumalar ❤️
Sabah kalkan Burçin 1 haftadır gittiği işine bugün gitmeyecekti. Bugün Zehra ve Hamzanın günüydü. Konakta herkes bir şeylere yetişmeye çalışıyor, elleri ayakları birbirine dolanmıştı. Tüm hazırlıklar tamamlandığında Avlu gelen misafirlerle dolmuştu. Burçin artık hazırlanması gerektiğini düşünüp odasına çıktı, dolabından çıkardığı elbisesine baktı. Şivanın tüm ısrarlarına rağmen göstermemiş "giydiğim zaman görürsün" diyerek ertelemişti.
Gözlerinin yeşilini ortaya çıkaracak yeşil bir elbise almıştı. onunla uyumlu şal, ayakkabı ve çantasını da giydiği zaman biraz abartıya kaçacak bir makyaj yapmıştı. Kendisi her ne kadar sade istese de kayınvalidesi gelip "Ağa gelini ve Ağa karısısın biraz abart" demişti. Takmayı sevmediği altınlarını da taktığında hazırdı. Kızını da hazırladı. Oğlu babasıyla beraber Hamzayı berbere götürmüşlerdi.
Kızını Asiye hanıma verip gelen misafirleri karşılamaya gitti.
Her gelenle tek tek ilgilenmiş ve şimdiden yorulmuştu. Gelen korna sesleri davul seslerine karışınca geldiklerini anladı. Koca kapı açılınca önce içeriye Hamza ve Zehra girmiş arkalarından da Şivan ve Ali girmişti.
Şivan karısının ondan köşe bucak sakladığı elbiseyi merak edip gözleriyle etrafta karısını aradı. Gözleri aradığını bulduğunda gözleri parladı. yeşil elbisesi o kadar güzel olmuştu ki... tekrar aşık olmuştu. Etrafta ki sesleri duymamaya başladığına yemin edebilirdi.
Yaklaşıp karısını mutfağa çekti.
"Çok güzelsin delalamın"
Gözlerinin yeşiline doya doya bakmayı istese de bir avlu dolusu misafirle ilgilenmesi gerekiyordu.
"Sen de çok yakışıklısın kocacığım"
Kapıda geldiğini belli edercesine öksüren Sibelle Şivan dışarıya çıkmıştı.
Burçin bu kıza iyice sinir olmaya başlamıştı.
Heyecanları ötelerden belli olan Hamza ve Zehra gelen tebrikleri kabul ediyorlardı. Sonunda Zehrasına kavuşuyordu Hamza.
Burçin sürekli yanlarına gelip bir şeye ihtiyaçları olup olmadığını soruyordu. Düğün yeni yeni başlamıştı ki açılan kapıyla göz yaşlarını tutamadı Burçin. Aylar önce kızının doğumunda gördüğü annesi ve babası karşısındaydı. Her gün telefonla görüşseler de hiçbir şey yanlarında olmanın yerini tutmuyordu.
Kapıya koşar adım gidip annesi ve babasına sarıldı daha sonrasında babası erkeklerin yanına geçmiş Fatma hanım ise kızıyla beraber Asiye hanımın yanına geçmişti. Hal hatır sorma faslı geçince torununu kucağına alıp doyasıya öpüp kokladı Fatma hanım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖĞRETMEN HANIM
General FictionSpiritüel= 2. (21.11. 2020) Güç= 1. (13.09.2022) "Torunumu hayata döndürdüğün gibi oğlumu da hayata döndür" dedi yaşlı kadın. Peki şimdi ne olacaktı? "Olacağına inandığın her şey birgün gerçekleşir." Kapak tasarım: ebrar-ky