ÖĞRETMEN HANIM

16.bölüm "BEKLENMEDİK"

Nasıl hastaneye geldigini hatırlamiyordu.Hastane koridorunda bir o yana bir bu yana dönüp duruyor,hala karısına ne olduğunu bilmiyordu.
İçeriden çıkan doktora döndü bakışları.

-Ne olmuş karıma?

-Eşinizin tahlillerini yaptık sonucu birazdan çıkacak,sonuç çıkar çıkmaz size bilgi vereceğim.

Diyip gitti. Gelen hemsirenin komutuyla kimseye müsade vermeden Karısının yanına girdi. Bu kadına fazla acı yaşatmıştı.
Işığı sönmüş yeşil gözleriyle baktı güzel kadısı ona.

-Burçin, nasılsın iyi misin?

-başım ağrıyor.

Yaklaşıp alnını öptü

-Geçecek merak etme.

-Ne olmuş peki?

Karısının avuç içini öpüp

-Birazdan sonuçlar çıkacak sana ne olduğu o zaman belli olacak.

-Ali. O nerede?

Bu kadını sevmekte son derece haklıydı. Şu halde bile oğlunu düşünüyordu.

-Evde. Dediği sırada kapı açıldı ve hemşire içeriye girdi.

-Doktor bey sizi odasında bekliyor. Dedi burçin eşine bakıp

-Neden? Diye sordu.

-Tahlillerini konuşacağız. Diyip odadan çıktı.

Şivan attığı sert adımlarla doktorun odasına girdi. Masanın karşısındaki koltuğa oturdu.

-Dinliyorum doktor.

-Karinızın bünyesi zayıf,vitamine ihtiyacı var, özellikte bu dönemde.

-Bu dönemden kastınız ne?

-eşiniz bunu kendisi söylemeyi tercih etti. Ben gerekli ilaçları yazdım siz alı-

Demeye kalmadan Şivan sözünü kesti.

-Karımın neyi var diye sordum cevap verin!!

-Şivan bey rahat olun eşiniz gayet iyi. Sadece size güzel bir haber verecek o kadar.

Şivan doktorun yanından ağzında küfür geveleyerek çıktı. Burçinin kaldığı odaya hiddetle girip,eşine baktı.

-Bana söylemek istediğin birşey varmış,dinliyorum.

-Doktordan ilk ben duymak istemedim. Doğrulup oturur pozisyona geldi.

-Oğlumuzu kurtaracak kardeşi geliyor.

Beklenmedik haberle kala kaldı şivan doğru duymuştu dimi? Baba olacaktı.

-Nasıl yani şimdi ben.

-Baba olacaksın işte.
Dedi burçin zaten utanıyordu birde kocası bir türlü anlamıyordu.

Şivan olduğu yerde sessizce kaldı. Ne yani bu adam çocuk istemiyor muydu? Hem Ali'nin kurtulması için çabalayan o değil miydi?

-Şivan ne oldu?

-Sen bana hayatımı tekrardan bağışlıyorsun. Karısının alnına ardı sıra öpücükler kondurdu.

-Bir an istemeyeceksin sandım.

-O nasıl laf güzelim,o ikimizden bir parça ben onu nasıl istemem?
.
.
.
Taburcu işlemlerini halledip eve gittiler. Şivan kimseye bisey söylemedi tansiyonu düşmüş diyip geçiştirdi. Karısının utandiginin farkındaydı

-Dayemlere hemen söyleyelim mi?

-Akşam söylesek?

Karısının yanına uzanıp