Medya: Çisem Akumran - Yağız Uluca
BÖLÜM MÜZİĞİ: CEM ADRİAN- ELA GÖZLÜM
" Gülüşlerine sakladığım her an gaddarca katletti tekleyen kalbimi."
🔥🔥🔥
Yazar'dan.
" Şapşal Panda." Yüzündeki gülümsemeyi engelleyemezken Çisem'in evinin kapısını açarak içeri girdi Yağız.
Sabah erken dönmüşlerdi dağ evinden. Kendisi yüzünden esen soğuk rüzgar sabah Eda'yı görmesiyle durulmuş, yeni bir adres aramıştı. Pişmanlık sarmıştı her hücresini. Haber vermeden ortadan kaybolunca o kadar fazla merak etmişti ki onu; endişesi sinir olmuş ve bedenine karışmıştı. Sanki gözlerine görünmez bir perde inmişti.
Ona bağırmış hatta ağlatmıştı. Oysa ona darılmaya bile kıyamazken ağlamasına sebep olmuştu. Kendi kendine kızarken, evin sessizliği kaşlarını çatmasına sebep oldu.
" Nerdesin Maymun?" Sessizlik sürdürülürken anahtarı fırlatıp, ceketini çıkardı. Uyuyordur herhalde diye geçirdi içinden.
Zaten pek konuşmayan dili bir kaç gündür iyice sessizliğe bürünmüştü. Bu durum içini huzursuz ederken yavaş adımlarla basamakları çıkarak kendi odasına girdi.
Yorulmuştu bu gün.
Üstündeki tişörtü çıkaracakken aynadaki notla bir an duraksasa da gülümseyerek yaklaşmaya başladı.
" Bana sürpriz mi hazırladın Maymun?" Neşeli bağırışıyla yüzündeki gülümseme büyürken kafasını salladı. Bu notu yazarken nasılda kızarmıştır yanakları.
Yaklaştığı not içini daraltırken üzerindeki tek kelime kan akışını durdurdu.
' Elveda.'
Kaşları çatılırken dengesizleşen soluklarıyla odadan çıkarak hızla Çisem'in odasına koştu. Hiç düşünmeden açtığı kapıyla boş oda kendini sunarken bir titreme sardı tüm bedenini. Nerdeydi? Hızlıca baktığı her oda sessizliğini sunarken aynı hızla evden ayrıldı. İçindeki huzursuzluk hat safhaya ulaşmıştı.
" Nerdesin Maymun?" Fısıltısı kendisine bile zor ulaşırken arabayı çalıştırarak nereye gittiğini bilmeden ilerlemeye başlarken bir yandanda telefonunu çaldırıyordu. Her çalışta yanıtsız kalan telefon kaşlarını çatmasına sebep olurken açılan telefon ile ;
" Nerdesin sen Maymun? Nerdesin? Aklımı kaybettim ya?" Tek bir solukta kurduğu cümlelerle derin
bir nefes alırken duyduğu sözler kalbinde bir sızıya neden oldu.
" Efendim, Çisem hanım az önce hastanemize getirildi. Merkeze en yakın hastane." Sona doğru kadının sesini işitmesi zorlaşırken arabayı hemen hastaneye sürdü.
İçinde yanmaya başlayan volkan her hücresini yakarken geldiği hastaneyle hızla arabadan inip,
içeri girdi.
" Nerde? Nerde o!?" Bağırtısı bütün hastaneyi ayağa kaldırırken gelen doktorun yakasına yapıştı. Beyninde yankılanan fısıltılar mantıklı hareket etmesini engelliyor, hırçınlaştırıyordu.
Neye uğradığını şaşıran doktor şaşkınlıkla kızaran ela gözlerine bakarken geri çekilmeye çalıştı.
" Doktor! Çisem nerde?" Yağız'ın içindeki sızı artarken tek bir umut ışığına tutunmuştu. İnanmak istemiyordu olanlara. Sadece küçük bir şaka olmasını diliyordu içinden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK TUTKUNUN HAKİMİYETİ
Romance🔥🔥🔥 Hissizliğiyle geceye diz çöktüren, acımasızca katleden bir cellât! Katletiği her canda kana olan susuzluğunu gideren bir yargıç! O lanetlenmiş, acımasız bir hükümdar! SAVAŞ ARAS. Çiçeklerin fısıltısına hayran, geceye hükümlü bir Tanrıça. Tutk...
